3 》 "Mücadeleden vazgeçme!"

843 70 15
                                    

Bu bölümle birlikte hikayenin asıl kısmı başlıyor. Keyifli okumalar :)

✗✘✗

Ömrü boyunca insanların heyecan ve mutluluklarının kıyısında sürünen fakat o mutluluk ve güzelliklerden bir avuç bile edinemeyen ben; durmuş ayağa kalkmaktan söz ediyordum.

Kendimi telkin ederken yalan söylememem gerekirdi değil mi?

Banyodan çıktığımdan beri koltukta oturmuş öylece hayatımı düşünüyordum. Hiçbir zaman mutlu olamayacağım hayatımı...

Yoksa fazla mı depresif takılıyordum? Aldatılmış, işsiz ve yalnızdım. Hiçbir insanın içinde bulunmak istemeyeceği bir durumdaydım. Benim için gün, dibine kadar depresif olma günüydü elbette.

Kapının rahatsız edici zil sesi kulaklarımı doldurduğunda suratımı buruşturarak yerimden kalktım.

Kapıyı açtığımda karşımda bana bakan iki takım elbiseli adam bulmuştum. İkisinin de bakışlarında bana olan acımalarını görüyor gibiydim ki bu kesinlikle benim şu saçma kuruntularımdan biriydi

"İyi günler, Gökçe Kaya siz misiniz?"

Adamın sorusuna yavaşça başımı sallarken aynı zamanda kaşlarım da çatılmıştı.

"Evet, benim." dedim kısmi bir tedirginlikle.

"Siz kimsiniz?"

"Gökçe Hanım, adınıza kayıtlı olan araziniz borcunuzun iki gün içerisinde ödenmemesi durumunda bankamıza olan borcunuz karşılığında ihalede satışa sunulacak."

Pörtleyen gözlerimin önünden aşağı kaymış olan gözlüğümü işaret parmağımla yukarı ittim.

"Ne demek ihale yoluyla satılacak!"

Ah amca! Babamı kefil yaptığı parayı kim bilir nerelerde yiyordu. Ben ise burada babamdan yadigar bahçemizi kaybetmek üzereydim.

Adamlar bana bir cevap vermezken çok uzatmak istemediğim için "Pekala. Haber verdiğiniz için teşekkür ederim."

Bir adım gerileyerek adamları umursamadan kapıyı yüzlerine kapattım.

Çaresizlik ilk defa böylesine dört bir yanımı sararken ne yapacağımı şaşırmıştım. Ne yapmalıydım? Bunu sorabileceğim kimsem bile yoktu. Bu sorunlar ve yalnızlık, kısır bir döngü haline gelmiş ve beni içine hapsetmişti.

Göz yaşlarım yanaklarımı ıslatırken biraz önce kalktığım koltuğa çöktüm. Artık böğürtlen yetişmese de orası babamdan bana kalan yadigarlardan biriydi. Bir diğeri ise her sabah gözlerimi açtığım bu anı dolu evdi.

Birkaç hafta önce gelen üç adam mahalle de yapılacak olan rezidanslar için evi ve bahçeyi yüksek bir miktar karşılığında satın almak istemişlerdi fakat onları kesin bir dille reddetmiştim.

Mahallenin yarısını kısa sürede satın almış olan büyük inşaat şirketine kaptıracaktım bahçemi eğer borcumu ödeyemezsem. Çünkü bu şirketin ihaleyi kazanacağından yana şüphem yoktu.

Mahallem ile birlikte bu mahallede ki tüm anılarımı kaybedecek olmam içimi acıtıyordu.

Annem ile babamın ve biricik kardeşim Gökhan'ın anılarına bulanan bu evi ve bahçeyi asla kaybetmeyi göze alamazdım.

Elim kolum bağlı çaresizlik içinde kıvranıyordum. Fakat ne evimi ne de bahçemi asla kaybetmeyecektim.

✗✘✗✘✗

Geniş masanın üzerine yerleştirilmiş olan ihtişamlı maketi incelemeyi kesip bakışlarını sırtında hissettiği adama döndü yüzünü. Yayıldığı koltuktan kendisine bakan adama doğru yürüdü.

Centilmenler KulübüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin