25 》 "Yazık oldu."

376 37 21
                                    


En kısa zamanda görüşmek üzere canlarım...


Keyifli okumalar :)

"Sana güvenmekle hata ettiğimi biliyordum!"

"Gökçe!" diyerek bağırdığında çevremizde yürümekte olan birkaç insanın bakışları bize dönmüştü.

O da bunu fark ettiğinde ki bu sinirle gözünün etrafı görebilmesi ayrı bir yetenek olmalıydı, kolumdan tuttuğu gibi parkın daha tenha olan köşesine bedenimi adeta sürükledi.

"Geleceğini söyledi. Gelecektir." derken benden çok kendini ikna etmek ister gibi bir hali vardı. Bu nedenle titrediğini düşündüğüm sesi ilginç bir şekilde de yüksek çıkmıştı.

"Aklı yerinde hangi insan lunaparkta buluşmak ister ki?" diyerek onu çıldırtan sorularımdan birini yineledim.

Tuvalete gelen birkaç çocuklu bayan dışında uğrayanı olmayan, o koca parkın kalabalığından sıyrılmış hafif karanlık bir köşedeydik.

Yeterince sıyrılamamış olacağız ki arkamızdaki dev oyuncaklardan gelen çığlıklar ve kahkahalar yüksek bir gürültü oluşturmaya yetiyordu.

"Sakin olacak mısın sen artık!"

Tıslamasıyla yerime sinerken dudaklarımı birbirine yapıştırdım. Yapmasaydım şayet onun endişesinin asıl endişe kaynağım olduğu gerçeğini ağzımdan kaçırabilirdim

Beni evire çevire döven rahatsız edici bakışlarını, telefonunun elinde titremesiyle benden ayırdı.

"Biz geldik, sen nerdesin?"

Bana kaplan kesilen adam narin havayla kapladığı sesini karşısındakine sunuyordu.

"Anladım. Geliyoruz, beklet."

Telefonunu cebine attığında bana açıklama yapacağını umduğumdan biraz bekledim. O da beni yanıltmayarak, "Buradaymış. Dönme dolapta." dedikten sonra bel boşluğuma yerleştirdiği eliyle beni yönlendirmeye başladı.

Kocaman aletlerin yanında kendimi karınca gibi hissettiğim kısa yürüyüşümüzün ardından kalabalığının büyük bir kısmı çocuklardan ibaret olan dönme dolabın yanına varmıştık.

Herkes sırayla yaklaşan vagona biniyordu. Sıradaki vagona çoktan gençten bir adam yerleşmişti.

Tam gideceğim sırada belimdeki el bu sefer bileğimi kavrayıp beni kendisine çevirdi.

"Ben senin yerine her şeyi soracağım güzelim. Sen muhatap olma olur mu?"

Sinirli ruh halinden bu denli çabuk sıyrılması korkunç özelliklerinden biri olarak ilan edilmeliydi belki de.

"Peki." diyerek gönülsüzce onu onaylamamın ardından bileğimdeki elini çekmeden beni çekerek vagona yaklaştırdı.

Çok geçmeden vagonda adamın karşısında yerimizi almıştık.

"Jetonları ben ödedim." derken gülümseyen adama yalnızca bakışlarımızla karşılık verirken bir süre sonra yükselen vagonla şehir altımızda küçülmeye başladı.

"Fatih'i en son ne zaman gördün?"

Bodoslama konuya dalan Emirhan'a kaşlarımı kaldırarak baktığımda bana, "Detayları biliyor." diyerek tekrar adama döndü.

"İki ya da üç yıl kadar önceydi. Yeni bir iş planı yaptığından bahsedip duruyordu. Zaten sonra sırra kadem bastı, ara ki bulasın."

"Yaptığı işi biliyoruz zaten. Bu Fatih'in bir de ortağı varmış. Sen kim olduğunu biliyor musun?"

Centilmenler KulübüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin