Çarptığım beden yere düşecekken refleks olarak onu tuttum . Kimi tuttuğuma baktığımda bir kız olduğunu gördüm. Onun dengesini sağlayıp hemen ellerimi çektim. kızı baştan aşağı süzdüğümde Çok güzel bir kız olduğu hemen anlaşılıyordu . Bana şaşkın şaş...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Aylin'in ağzından)
Semih ,Yeliz'i bırakıp gittiğinden beri baygın bir şekilde yatıyordu. Artık korkmaya başlayıp bir öğretmene haber vermek için çadırdan çıkacaktım ki Yeliz gözlerini açmaya başladı. Gözlerini açtıktan sonra bir kaç sefer kırparak nerede olduğunu anlamaya çalıştı. Yerinden hızla doğrulup bana sarıldı. Bende ona sarılırken hıçkırarak ağlamaya başladı. O ağlarken benim de gözlerimden yaşlar akmaya başladı. Biraz ağlaması durunca kendimden ayırıp yüzüme bakmasını sağladım. Ne olduğunu deli gibi merak ediyordum.
"Ne oldu? Sana ne yaptı?" dedim. Bu sorumla tekrar gözleri dolarken
"Beni yılanların olduğu bir yere kapattı !" dedi .
"Ne!" dedim.
"Aylin ayağımdan ayakkabılar çıkarılmış bir şekilde duvarların boyası akmış bir oda da eski bir yatak da uyandım. Odadan çıkıp merdivenleri kullanarak bir salona çıktım çıkış kapısına doğru ilerleyecekken ayağıma soğuk bir şeyin değmesiyle durdum. Kafamı eğip ayağıma baktığımda ,ayağıma dolanmış bir yılan gördüm." dedi ağlamasına devam ederken tekrar kendini toplayıp
"Bir yılanın ayaklarım da gezinmesini hazmetmeye uğraşırken ikinci bir yılan diğer ayağıma dolandı."
"Aylin çok korktum. Semih olmasaydı belki de ölmüştüm. Aylin onların soğuk vücutlarını hissettikçe kendimi titrememek için zor tuttum." o tekrar bana sarılıp ağlarken ben duyduklarımı hazmetmeye uğraşıyordum. Ufuk , bu kadar nasıl ileri gitmişti. Kendimi Yeliz'in yerine koydum. Ayağımda yılanın soğuk derisini hissetsem herhalde oracıkta bayılırdım. Yeliz'e sımsıkı sarıldım güven vermek istercesine .Ne kadar süre böyle durduk bilmiyorum ama birbirimizden ayrılmamızı sağlayan Ufuk'un çadırın fermuarını açıp bize bakması oldu.
"Yeliz iyi misin?" diye sordu. Bu çocuk bunca şeyi yaptıktan sonra nasıl olur da gelip dalga geçer gibi " iyi misin" diye soruyor. Yeliz benim aksime Ufuk'a ifadesiz bir yüz ifadesiyle bakıyordu. Yüzüne bakıp ne düşündüğünü anlamaya çalıştım ama yüzünden hiç bir düşünce okunmuyordu. Ufuk'a düz bir şekilde bakıyordu. Yeliz'in konuşmayacağını anlayıp
"Sen hangi yüzle gelip bu soruyu soruyorsun?"dedim. Ufuk ,Yeliz de olan bakışlarını çekip bana baktı.Tam ağzını açıp bir şey söyleyecekti ki Yeliz
"Egon tatmin oldu mu? İntikamını aldın mı ? Bana ölüm korkusunu yaşattığın da mutlu oldun mu?"dedi.
Ufuk tekrar ağzını açıp bir şey söyleyecekti ki Yeliz onu eliyle işaret yapıp susmasını sağladı.
"Git buradan senin yüzünü dahi görmek istemiyorum. Senden nefret ediyorum. Bu okula geldiğim günden seninle çarpışıp tokat attığım günden nefret ediyorum. Mutlu ol tamam mı . Bana yaşattığın bu korku bir ömür yeter" dedi. Eliyle gözünden akan bir damlayı sildi ama yaşları akmaya devam etti.
