Umut: Helikopter

216 26 0
                                    


     O koşarken bir patlama sesi daha duyuldu,yine çok büyük bir basınç ve gürültü. Koşarken arkasına döndü ve baktı. Kendi kendine güldü çünkü ondan başka hiçkimse bunu yapamazdı.

     Ağaçların tarafına geldiğinde cebinden yine o cep telefonunu çıkardı ve birisini aradı. Açan kişi ile fransızca çok kısa konuştu. Teröristler etrafta hala bombacıyı yada içlerine sızıp bir çok köpeklerini öldüren bu adamı ararken,adamımız helikopter tarafından alınmayı bekliyordu.

     İçinden saymaya başladı,altmışa kadar saynca yaklaşık bir kilometre ötedeki poligon kulesine doğru koşacaktı ve kuleye tırmanıp helikopterin sarkıttığı ipten tutunacaktı.

     Helikopter bu yönden gelecekti çünkü kulenin arkası uçurum idi,bu terörist kampı bir dağın düz bir arazisinde kurulmuştu. Helikopter görülmeden gelip onu alacaktı ve gideceklerdi. Altmışa kadar saydı içinden ve altmış olunca bütün gücüyle kuleye doğru koşmaya başladı.

     O koşarken birkaç keskin nişancı onun koştuğunu görmüşlerdi ve derhal silahlarını kurup ona nişan almışlardı. Birinci atışlarda mermiler gerisine düştü koşan adamın.

     Ağzında poşu olan teröristler birer atış daha yaptılar nişanı daha ileriye alarak. Bu seferde koşan adamın geriye savrulan paltosundan vurdular. Üçüncü atış için hazırlanırken onlar koşan adam gülümseyerek bir uzun takla attı ve dizleri üzerinde durdu kule merdivenlerinin önünde.

     Merdivenleri tırmanırken helikopterin kanatlarını gördü ve rüzgarını hissetti. Biraz daha tırmandı ve halata doğru attı kendisini,halatı havada yakaladı ve uzun süre sallandı.

     Keskin nişancılar tetiklere tam basacakken helikopter pilotu ani bir manevra ile sol tarafa doğru dönüp harekete başladı ve mermiler adamımıza isabet etmeden geçip gittiler.

     Adamımız ateş altında yukarıya doğru barfiks çeker gibi ayaklarını kullanmadan çekiyordu kendisini yukarıya. Helikoptere tırmandı ve bir kulaklık takıp oturağa oturdu. Helikopter onu direk Fransız Karargahına götürüyordu.

     Karargaha geldiğinde onu bir rütbeli subay karşıladı. Adamımızın arkadaşı idi. Samimice sarıldılar ve adamın kulağına türkçe"Teşekkürler" dedi adamımız. Orada yıkanıp temiz kıyafetler giyip akşam bir uçakla Türkiye'ye dönmeyi planlıyordu.

     Tekrar sevdiği ile randevusu vardı.Bu kokuşmuş dünyada kalan en güzel şey ile..


Bir Komandonun AnılarıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin