"Hadi Herm, konuşalım biraz..."
Ginny hevesle Hermione'ye bakıyordu. Ama Hermione'nin konuşmaya niyeti yoktu.
Okumakla meşgul olduğu kitaptan gözlerini ayırmadan: "Öff Ginny, sabahtan beri koşuşturuyorum zaten. İzin ver de biraz kafamı dinleyeyim, zaten Bayan Weasley birazdan yemeğe çağıracak. Yemekte bol bol konuşuruz."
İkisi de April gider gitmez odaya çekilmişti. Böylece Bayan Weasley'nin sofrayı kurma görevi de Harry ve Ron'a kalmıştı. Ron ve Harry de ortada yokken, Hermione ve Ron arasındaki soğukluğun sebebini öğrenmek isteyen Ginny'nin eline bulunmaz bir fırsat geçmişti. Ama Hermione konuşmamakta ısrarlıydı. Ginny'nin ısrarcı tavrına aldırmadan elindeki kitabı okuyordu.
Sonunda Ginny iç çekip: "Tamam, konuşmayalım, bari sadece Ron'la aranızdaki sorunu söyle!"
Hermione sinirle: "Aramızda sorun falan yok Ginny, bunu da nereden çıkardın!"
Ginny inatla: "Ne demek yok, sabahtan beri kavga,küslük..Hala sabahki konu değil anladığım kadarıyla.. Victor konusu, Ron'u deli ediyor.. Seni değil.. Ama sen de en az Ron kadar kızgınsın."
Hermione iç çekti. "Aaay Ginny ne kadar uzattın !"
Ginny inatla devam etti. "April bir şeyler söyledi aslında.. Lavendar Brown'la karşılaşmışsınız. Soğukluğun sebebi bu olabilir demişti. Lavendar'la sorunun yok diye biliyordum.."
Hermione kitabını sertçe kapattı. Ginny sonunda onun konuşacağını anlayıp yerinde dikleşirken Hermione öfkeyle ağzındaki baklayı çıkarıverdi.
"Ron o kızla mektuplaşıyormuş!"
Ginny hayretle: "Ne!!" diye bağırınca Hermione hızlıca başını sallayıp devam etti.
"Kız geldi yanımıza.. Yok bana Quidditch öğret, yok mektubuma cevap yaz... Aaay sinir krizi geçirdim yaa... Düşünsene Ron ve Lavendar!"
Ginny hem şaşırmış, hem meraklanmıştı. "Şaşırtıcı, ağabeyim onunla hiç ilgilenmezdi halbuki..."
Hermione sinirle: "Demek ki ilgileniyormuş.. Geri zekalı Ron! Lavendar'ın neresini beğendi anlamadım. O küçük fare suratlı, tiz sesli..." Hermione hakaretlerine devam ederken Ginny'nin aklına gelen bir düşünce, kahkahalarla gülmesine sebep oldu...
Bayan Weasley'nin "sofra kurma görevi" verdiği iki genç, sıkıntıyla tabakları masaya koymaya başladı.
Ron öfleyerek çatalları ararken söylenmeyi de ihmal etmedi. "Hermione ve Ginny ne şanslı, hemen odaya kaçtılar. Tüm iş bize kaldı..."
Harry, onaylar bir tavırla başını salladı. "Sofrayı da onlar toplar artık.."
Ron sinirle: "Sanmam, annem onlara karşı daha yumuşak.. Kesin sofrayı da bize toplatacak!"
Mutfaktan Molly'nin sesi duyulduğunda, ikisi de yerinden sıçradı.
"Arkamdan konuşma Ron! Çatalları sola koyacaksın, sağa değil!"
Ron öfkeyle dişlerinin arasından tısladı. "Arkasında gözü var sanki, nereden bildi çatalı sağa koyduğumu..."
Harry bilmiş bir tavırla sırıttı. "Hep aynı hatayı yaptığından bilmiş olmasın..."
Ron gözlerini devirirken Harry gülmekle yetindi. Kısa süren bir sessizlikten sonra Harry kafasını kurcalayan soruyu Ron'a yöneltti. "Hermione'yle kavgalı mısınız hala?"
Ron sessizce başını sallayınca Harry sitemle devam etti. "Victor konusunu fazla büyütmedin mi Ron?"
Ron: "Konu sadece Victor değil Harry, Hermione de bir konuda bana sinirlendi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Draco'nun Meleği
FanfictionDraco Malfoy. On dokuz yıl sonra, eşi ve oğluyla Hogwarts Tren Garı'nda; Harry'lerin yanından geçip gittiğinde çoğu kişinin aklında şu soru belirir: Draco Malfoy kiminle evlenmiştir? Severek, isteyerek mi evlenmiştir; yoksa safkan ailesinin uygun g...