Bölüm 28: Gryffindor Pikniğinde Bir Slytherin

1.5K 99 35
                                    

Off sabaha kadar gözümü kırpmadım....Ve başım ağrıdan çatlıyor...O korkunç kehanetten sonra, uyumam beklenemezdi...Derin bir iç çekip, perdeden süzülen güneş ışığına baktım...Saat kaçtı acaba? Hermione ve Ginny uyumaya devam ediyor; ama ben artık yatakta dönüp durmaktan sıkıldım...Kalkıp, biraz bahçede mi dolaşsam ne yapsam...Hımmm oldukça iyi bir fikir..Temiz hava iyi gelecektir...
Sessizce pikeyi üstümden çektim ve terliklerimi ayağıma geçirip, sabahlığım kavradığım gibi odadan çıktım...
Kovuk'ta herkes uyuyordu anlaşılan, hiç ses yoktu.. Öyle ki aldığım nefesi bile rahatlıkla işitiyordum...
Merdivenlerden iner inmez, duvardaki büyük saate baktım.. Saat altıya geliyordu.. Yüzümü buruşturdum, bu saatte ayakta olacağım hiç aklıma gelmezdi..Dokuzda kalkmaktan yakınan April Draker, altıda ayakta!!! Annem görse, gözleri yaşarırdı herhalde...
Ay şimdi şöyle sıcak bir süt ne kadar iyi gelirdi...İçine biraz kakao da koydum mu! İçme de yanında yat.... Sıcak kakaoyu hazırlamam on beş dakika mı aldı. Fincanı mı kaptığım gibi bahçeye çıktım...Sabah ayazının yarattığı ürpertiye aldırmadan, çimlerde yürümeye başladım.. Şuan o kadar mutluyum ki... Yaprakların hışırtısı, soğuğun keskin kokusu ve sıcacık kakaom...Tamam şimdi hayatımı baştan aşağıya düşünebilirim...Hım nerden başlasam ki, yazın başından sonunda kadar yaşadığım her şeyi film şeridi yapmaya kalksam herhalde akşam olur...
Vicdanım alaycı bir kahkaha ile, "Bence direk dün geceki kehanetten başla..."
Doğru, o kehanet.. Onu unutmak istiyorum!!! Draco'nun alev alev yandığını görmek, onun çırpınışları...Merlin adına hatırlamak bile istemiyorum.. Kalbime soğuk bir bıçak saplasalar ve içini oysalar daha iyi!!! Yok ,yok o kehaneti düşünmeyeceğim....
"Off tamam, kehaneti unutalım...Tamam o zaman bugünkü piknikten bahsedelim...Gryffindor pikniğine nasıl Draco'yu sokmayı planlıyorsun?"
Aslında bu konuda birden fazla fikrim var..Hangisi daha mantıklı ve yapılması kolaysa, onu gerçekleştireceğim...
"Birinci planından başlayalım o zaman..."
Birinci plan şu;
*Hermione'lerle bir yandan piknik yaparken, bir yandan da Draco'yla yapacağım... Mesele on dakika bizimkilerle oturup, yiyeceklerimizi yiyeceğim.. Ardından ormanda yürüyüş yapacağım deyip, ormanın biraz ilerisinde beni bekleyen Draco'nun yanına gideceğim...Bir Draco'nun yanına gideceğim, bir bizimkilerin yanına..Nasıl plan ama?
"Aslında olabilir... Ama bir yandan da oldukça basit bir fikir... Yani bir onlarla bir Draco'yla olmaya çalışırken yorulacaksın. Ormanın bir ucundan diğer ucuna koşuşturmak hiç de kulağa zevkli gelmiyor...."
Vicdanım gene ve gene olumsuzca bir yorumda bulundu!!! Bence bu vicdan benim değil, yani ben bu kadar olumsuz değilim ki...Vicdanımın, doğumda karıştığını düşünmeye başladım.. Kesin başka bir bebeğin vicdanıyla, benim vicdanım karıştı!!! Eve döndüğümde, anneme bu konuyu araştırmasını söyleyeceğim....
Vicdanım ters bir bakış atarak, "Saçma sapan konuşma! Ben senin vicdanınım.Vicdanlar karışamaz, tamam mı!!!"
Her neyse şimdi seninle bunu tartışmayacağım... Hadi gelelim ikinci planıma!!!
*İtalya'dan buraya gelmeden önce, babamın iksirlerine bir el atmıştım.. Ve yanıma bol miktarda iksir aldım!!! Şuan bavulumun gizli köşesi,iksir zulası konumunda....
"Sen ne yaptın??? Babanın iksirlerini mi aşırdın!!!!"
Neden bu kadar bağırıyorsun ki! Sonuçta ihtiyacım olabilir diye aldım... Ve şuan kesinlikle ihtiyacım var...
"Hangi iksiri kullanmayı düşündüğünü bana hemen açıklar mısın???"
Hım çok özlü iksir desem....
"Neeeeeeee!!!! Merlin'in tüm sarkık donları aşkına, Draco'yu neye dönüştürmeyi planlıyorsun sen!!!"
Bilmiyorum...Ama pikniğe gelen birini bayıltıp, onu ormana saklarsam Draco da o kişinin yerine geçer...
"Sen kesinlikle çıldırmışsın!!!! Bu yaptığın çok yanlış olur..."
Off beynimin içinde bağırmayı keser misin? Ben şimdilik ilk planı uygulamayı düşünüyorum; ama eğer acil bir durumla karşılaşırsam çok özlü iksiri kullanacağım....
"Aaah Merlin adına biri bu kızı durdursun!!!"
Vicdanımın yakarışları umurumda bile değil, Draco'yla bu pikniği yapmayı çok istiyorum ve bunun için de her şeyi deneyebilirim....
Bayan Weasley'nin telaşlı sesi kulağıma gelince, vicdanımla muhabbetime son vermek zorunda kaldım.
"April, tatlım; bu soğukta çıplak ayakla çimenlere basma!!! Sistit olabilirsin!!! Hadi içeri gir, kahvaltıyı hazırlamama yardım edersin..."
Bayan Weasley'nin uyarısıyla içeri doğru koşuştururken, kehanet aklımdan uçup gitmişti.. Şimdi tek düşündüğüm Draco, ben ve piknikti!!!


Ron hışımla sosisleri tabağına doldurmaya başladı. Hermione ona ters bir bakış atıp; "Kibarca yap şu işi Ron! Kibarca!!!"
Genç adam omuz silkerek, söylendi. "Açım Hermione, açım... Kibarlık şuan düşündüğüm en son şey.. Hem karşımda bu iki aç ağabey olunca..." George ve Fred'e pis bir bakış attı.

Draco'nun MeleğiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin