"Yeter artık Ron ! Seninle daha fazla tartışmak istemiyorum.Çoktan çıkmış olmalıydık, April ağaç olmuştur.."
Hermione, merdivenlerden söylenerek inerken; Ronald Weasley onun tam arkasından öfkeyle bağırıyordu.
"April daha evden çıkmamıştır.Hem bu konu bitmedikçe dışarı çıkmak yok !"
Hermione hışımla bağırdı."Emredersiniz Ronald Weasley !"
Ron hala çok sinirliydi.Kulaklarına kadar kızarmış olan suratı, domatesten farksızdı."Victor Krum sana neden mektup yollamış ? Ne hakla mektup yollar o, şişme adam görünümlü saman beyinli Bulgar !"
Hermione sinirle:"Ne demek yollamasın, sen bana karışamazsın ! Hem sözlerine dikkat et Ron, bahsettiğin benim arkadaşım. " Ron gözlerini devirdi."Peeeh arkadaşmış...Adamı iki senedir görmüyorsun, ne arkadaşlığı.."
Hermione öfkeyle:"Fazla oldun artık Ron ! Ara sıra hatırımı sormak için mektup yazıyor, ne var bunda ! Daha fazla bu konuda yorumda bulunursan, seninle konuşmayacağım haberin olsun."
Ron sinirle:"Tabiiii benle konuşma ama koca kafalı ama küçük beyinli herifle mektuplaş..." Hermione öfkeyle bağırıp bahçeye yöneldi.Ron da söylenmeye devam ederek mutfağa girdi.Sinirden karnı acıkmıştı.
April, çantasına cüzdanını yerleştirirken Draco ağır adımlarla salona indi.Draco'nun elindeki mektubu gören April alayla sırıttı."Ne o Pansy'den haber mi gelmiş ?" Yapmacık bir ses tonuyla Pansy'yi taklit etmeye başladı. "Sevgilim hasretine dayanamadım, seni görmeye geliyorum.." Draco gözlerini devirdi."Saçmalamayı keser misin !"
April hafifçe gülümsedi."Saçmalamak mı ? Kıtlıktan çıkmış gibi öpüşen bir çiftten böyle aptalca mektuplar beklemenin neresi saçma.."
Draco alayla:"Kıskanma, kıskanma..."
April omuz silkmekle yetinirken Draco durumu açıklığa kavuşturdu."Mektup, teyzemden geliyor..Akşama doğru bize uğrayacağını haber veriyor.. "
April'in parlayan gözlerini görünce tek kaşını kaldırdı."Gene ne oldu ? Sevinmiş gibisin.." April heyecanla el çırptı. "Bellatrix Lestrange ile tanışacağım, daha ne olsun !" Draco şaşkınlığını gizleyemedi. "Deli misin sen ? Teyzemle tanışmanın ne önemi var.." April hülyalı bir bakışla hayallere daldı."Ben Bellatrix Lestrange'e hayranım !"
Draco'nun hayretle büyüyen gözlerine bakınca gülerek:"Ölüm yiyen olmasına ya da Voldemort'a çalışmasına değil tabi ki..Ya da adam öldürmesine..Hayran olduğum onun karakteri..Birine koşulsuz bağlanmasına, sadakatine ve her koşulda dimdik ayakta kalışına hayranım ben..."
Draco küçümseyici bir bakış attı ona."Teyzemin hayranı olduğuna inanamıyorum..Aslında inanmalıyım, senin gibi tuhaf birinin hayran olacağı kişi tabi ki Bella olur !"
April omuz silkti."Tuhafmış..Sen kendine bak ! Eminim sen de Lucius Malfoy'a hayransındır.." Draco hayır anlamında başını salladı."İşte şimdi yanıldın Draker..Hayran olduğum kişi çok farklı birisi.."
April meraklanmadan edemedi."Kime hayransın ? "
Draco onun merakını görünce sırıttı."Neden sana söyleyeyim..." April suratını buruşturdu."Aman söyleme, soran da kabahat..Zaten tahmin etmek zor değil, senin gibi mazoşist birinin hayran olacağı kişi Voldemort'tan başkası değildir.." Draco hafifçe sırıttı."Küçük düşünüyorsun April, çok küçük.."
April sinirle:"Küçük düşünmek mi ! Daha ilk günden her tarafımı morart, mazoşist deyince de küçük düşünüyorsun de..Öff seninle zaman kaybedeceğime Benotti'ye giderim daha iyi.." April hışımla malikaneden ayrılırken Draco onun arkasından hafifçe sırıttı.Sonunda bu ukala kızı aşağılamayı başarmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Draco'nun Meleği
FanficDraco Malfoy. On dokuz yıl sonra, eşi ve oğluyla Hogwarts Tren Garı'nda; Harry'lerin yanından geçip gittiğinde çoğu kişinin aklında şu soru belirir: Draco Malfoy kiminle evlenmiştir? Severek, isteyerek mi evlenmiştir; yoksa safkan ailesinin uygun g...