49-Şizofren Cadılar

184 7 1
                                    

Nymeria bana mesaj atmıştı "Harima yeni bir gruba girdim whatsappda. Belki biliyorsundur illaki görmüşsündür. Youtube da cadılıkla ilgili videolar paylaşan bi kadının grubu ama biraz garipler. Sende gwl istersen." Tamam dedim ve gruba katıldım. 15 kişilik 17-30 yaş arası cadıların bulunduğu sohbet edip bilgi paylaşımı bazende ders yaptıkları bir grup ama tipler cidden garipti. Grubun asıl rehberi bu 30 yaşındaki kadındı. Evli değil annesiyle yaşıyor tipide bir garip standart bilindik sevimli güzel veya taş olan cadılardan değil Hansel ve Grateli yiyen kötü kalpli cadı gibiydi. İlk başlarda iyi anlaşmıştık. Bilgisini aktarması ilgilenmesi emek vermesi sebebiyle onere edici iltifatlarda bulunmuştum. Sohbetler güzeldi ama ilerleyen saatlerde grupta dönen sohbetlere bakınca şöyle düşündüm. "Abi bunlar cidden farklı bi boyutta yaşıyor." Bilmediğim aşina olmadığım garip terimler kelimeler kullanıyorlar daha çok cadılığın ütopik tarafıyla ilgileniyorlardı. Uygulamaları benim çevremdeki bildiğim cadı ve cadılık öğretilerinden farklıydı. Tamam o ekolleride biliyordum ama uygulayanla hiç karşılaşmadım. Kabala ve melek çalışmaları bildiğim ama uzak olduğum konulardı hatta birazda masonik ögretileri harmanlamışlar. Tabiki meleklerle çalıştıklarına inanmadım. Sonuçta Edward Kelly bile enochian çalışmaları sırasında John Dee ye karşı çıkıp çalışmayı bırakmıştı. Kristal küreye bakarken melek olarak gördüğü varlıklar artık kötü şeyler söyleyip o ulvi görüntülerinden uzaklaşmışlardı ve"Bu varlıklar melek değil bunlar iblis!" Diye bağırmıştı korkudan. Meleklerle çalışmak için gereken şartların ne kadar ağır zor bezdirici olduğunu ve şuan sadece tek bir ekole cevap verdiklerini bildiğimden ve o kadınında o ekolle çalışmaması yüzünden inanmadım. Neyse sonuçta arada güzel bilgiler veriyordu. Mesela
"3 cadı örgüsü: istenilen boyutta şiş veya tığ ile irish mesh yani irlanda ağ örgüsüyle battaniye veya şal örülür bunun sihirli hale gelmesi için olan seyleri anlatayım şimdi
Bitkiler: mür,buhur,adaçayı,yasemin,gül tomurcuğu (örülen ürünü tütsülemek icin) Örerken dua ediyoruz arkadaşlar,elementlere tanrı ve tanrıca,evrene,tüm kadim pozitif varlıklara. Ben malachim dilinde yapıyorum ama klasik dilde de yapabilirsiniz,zihniniz berrak enerjiniz pozitifken başlayın ,ses tellerinizi yormayan yumuşak bir ses tonuyla örmeye baslayin örgü komple bitene kadar dua devam edecek Sonra yaptığınız örgünün renginde bir mum yakın tütsüyüde yakın yine aynı duayı ederek tütsünün ayesi ve dumanı bitene kadar örülmüş ürününüzü tütsü dumanına bolca maruz bırakın
Tütsü bittiğinde mumun yakınına ama tutuşmayacak şekilde birakin ve mum bitene kadar odayı terkedin.
3 cadı örgüsü budur kader iplerini örüyormuş gibi örmek ve kutsamaktır giyildiğinde korur arındırır ve kutsar Korumasının azaldığını düşündüğünüzde duayla birlikte tütsüyü ve mumu tekrarlayın." Tabi ben uğraşmam böyle. Bende bir soru sordum "Gölgeler kitabımı yazarken çok yoruluyorum tükeniyorum enerjimi sömürüyor!" Dedim direk kitabın rengini sordu Bordo dedim normal dedi. Bordo rengi aşırı şekilde enerjiyi soğurur emermiş. Bordo rengiyle sadece güçlü cadılar çalışmayı tercih edermiş. Neyse bu kadınla özelden konuştuk cadılığın ailesinden geldiğini söyledi. Rehberi annesiymiş. Yasadığı bir olayı anlattı. Astral seyahate çıktığında gelecekte olduğunu farketmiş. Bir sonraki denemesinde ordaki insanlarla konuşup temas edebilmeye bir sonrakinde ise direk hayatlarına karışmaya başlamış. Tabi o sırada maddi bedeni ölüm eşiğine yaklaşıyormuş. Kalp atışı solunumu yavaşlıyor vücudu soğuyormuş. Bir gün yine denediğinde orada saldırıya uğramış. Koluna bıçak yarası almış. Uyandığında kolunun kanadığını görmüş o sırada annesi bu durumu görünce "cin ifrit işi değil bu ne yaptın sen?!" demiş. Bunu duyunca şizofren olduğu düşüncem pekişti. Çünkü astral alemde zaman yolculuğu için geçilmesi gereken 12 kat var. 13. Kata ulaşınca yapılan Hekatenin 1000 kapısı ritueli var. Ve bunuda sadece ileri seviye majisyenlerden çok azı başarabiliyor. Heleki birde orada seyirci olarak değil katılımcı olarak bulunmak oda ayrı bir uzmanlık. Toprak elementiyle çalışan uzmanlaşmış kişiler ancak astralde kendilerini maddeleştirebilir.  Bu konulardan uzun uzun bahsediyor Hermetik Bilimlere Giriş kitabı. Yani kısaca bahsettiği durumu istemli olarak yapması zamansal astral seyahette cisimleşme fazla ileri bir seviye. Tabi başka bir yol daha var çalıştığı varlık sayesinde bunu başardı. Gücümüzün yetmediği durumlarda onların güçlerinden istifade ederek onların yardımıyla ileri seviye uygulamalar yapabiliriz. Yani ya biz yıllarımızı verip gelişeceğiz yada bir varlıktan tanrı veya tanrıçadan yardım alacağız. Tabi bu onların keyfine kalır canları isterse veya ikna edebilirsek yardım ederler. Birde şu durum var eğer çalıştığım varlık 4. Astral kattaysa beni 7. Kata çıkaramaz sadece bulunabildiği katlara beni davet edebilir yada çekebilir. Benzer bir olayı bende yaşamıştım. Rüya görüyordum Avaloyun kıyısındaydım ama gelecekteydim. Gelecekle ilgili rüyalar görmeye alışkındım. Sonra uçarak ilerlemeye başladım o sırada astralde olduğumu farkettim işte buna alışkın değildim tam o sırada yanımda karanlık bir varlık belirdi ve kolumu tuttu. Ama aynı hissi fiziki bedenimdede hissettim. Sanki birisi yatağımın başında cesedimin kolunu çekiştiriyor. O an bedenime yapışır gibi geri döndüm ve uyandım. İçimden acaba annem mi kolumu tuttu dedim ama gözlerimi açtığımda odada kimse yoktu. Daha sonra farkettimki oraya davet edilmişim daha doğrusu çekilmişim ve farkına vardığımda ve göreceğimi gördüğüm için davet geri alındı ve bedenime geri gönderildim. Neyse o kadında bu şekilde yaptı heralde ama anlattığı şekilde istemli olarak yapması imkansız. Grupta ergen mi ergen kezban mı kezban bir kız vardı. Adını unutup duruyordum. Herkes ona Athe diyordu. Adını sorduğumda hakaretler etmeye başladı dalga geçtiğimi düşünüp. Tartışmaya başladık kavga çıktı. Kız tam bir varoş   çıktı. Seviyesiz terbiyesiz saygısız. Gruptakiler de bizi sakinleştirmeye uğraştı. O akşam skype görüşmesi yapıldı bende katıldım sonra Athe geldi. Ay bu salakta mı burda? Dedi yine laf dalaşına girdik. Bu sefer gruptakiler beni uyardı. Biraz ağır konuşmuştum. Haklılardı çünkü sivridilliyim. Aralarında bir çocuk vardı baya bilgiliydi zaten eğitimli ana dili gibi ingilizce bilen biriydi. Takma isim olarak Ateşi kullanıyordu. Ama grubun geneli gibi oda sakattı. O biraz ılımlıydı diğerlerine göre. O yüzden sohbete onunla devam ettim. Ama Athe durmadan konuşma esnasında bana hakaret ediyordu bende grubu terkettim. Grupta nymde vardı. Ben gittikten sonra Athe beni kötüleyip diğerlerini doldurmuş. Hepsi arkamdan sövüp dedikodumu yapmış. Sabah telefona baktığımda gruptan atıldığımı gördüm. 30 yaşındaki ele başı kadın bile kızın dolduruşuna gelmiş. Ona mesaj attım. Durumu açıklayıp sordum. Grubun ortak kararı eğer Atheden özür dilersen geri alırım dedi. Kısacası suç bana yıkıldı ve kabul etmem beklendi. Bende umursamadım beni tanıyan tanıyor büyüklük olgunluk olsun diye özür mesaji yazdım. Tabi yine alttan alttan laf gömerek. Sonra bana ana avrat düz gitti Athe bende ekran resimlerini gönderdim o kadına. O sırada nym mesaj attı "Harima sakın özür dileme arkandan kuyunu kazdılar sana küfrediyorlar niyetleri seni aşağılamak gruba almayacaklar." Dedi şimdimi söylüyorsun diye kızdım. Sonra kadından mesaj geldi. " Athe istemiyor seni gruba almayacağız" bende sinirlenip "bir veledin dolduruşuyla böyle karar vermeniz çok üzücü. Yaşınızın olgunluğunu taşısaydınız keşke." Dedim meğer atheyle bu kadının arası çok iyiymiş. Atheye tapıyormuş nerdeyse. Sonra bende hıncımı atheden çıkarttım. Ağzıma gelen küfürleri edip ardından "sen bir bok bile değilsin senide sülalenide o ışığın cadıları grubunuda hepinizi harcarım ama değmezsiniz." Dedim engeli bastım. Bu olaydan bir süre sonra ögrendimki aralarında kavga çıkmış o kadın yalvarmıs resmen götünü yalamış athenin. Her istediğini yapmış athede onu kullanıp atmış. Bunu nymden öğrendiğimde içimin yağları eridi. Bir oh çektim. KARMA IS A BITCH BABY!

Dareska'nın GünlüğüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin