32. Bölüm: "Kül kedisi..."

3K 141 38
                                    

"Birilerine kendini ispat etmek istiyorsan eğer asla değişme, olduğun gibi kal !"

Sevdiğiyle mutlu olur insan. Sevmeyi bilip sevildiğini hissettiği zaman ise ömrü uzar o kişinin. Ölüm bize bir nefes kadar uzak, bir nefes kadar ise yakın. Sevdiğimiz kişi bir kalp kadar bize yakın, bir beyin kadar ise uzak. Yaşamak ailemizin varlığı ile çiçek bahçesi, ailemizin yokluğu ile kurak bir çöl gibidir. Mutlu olmak emek ister, güç ister en önemlisi ise sabır ister. Bunu asla unutma hiç kimse dört dörtlük bir hayat yaşamaz. Mutlu olduğun zaman o anın hiç bitmeyeceğini ve asla üzülmeyeceğini düşünüp mutlu olduğun anı kafanda sıradan birgün müş gibi görme. Elinden geldiği kadar o anı uzat ve doya doya yaşa o anı. Çünkü öyle bir an gelir ki bir tebessüme muhtaç kalırsın !

Öleceğini bile bile yaşa bu yaşamaya değmeyen dünyayı. Eğer öleceğini bilerek yaşarsan işte o zaman yaptığın şeylerden zevk alırsın ve nefes aldığını hatırlarsın. Sevdiğini birgün bu dünyadan gidecek miş gibi sev. Çünkü gidecek... Sev böyle seversen asla onu sevmekten bıkmazsın. Karşındakini ise sevgi seline boğarsın.

Fazla sevdiğin insan olmasın bu hayatta. Ne kadar çok sevdiğin olursa o kadar çok acı çekersin bu dünyada. İnsanları sevdikleri insanlarla sınanır bu dünyada ve fazla kalabalığa gerek yok bu nedenle. Mutsuz günler biter tıpkı yaşadığımız acı günler gibi. Bunlarla uğraşarak adım adım ömrümüzü tamamlarız. Bu dünyada tek isteğim sevdiğim yanımda olsun beni sevsin. Çünkü o yanımda olduğu zaman her şeyin üstesinden birbirimize karşı kullandığımız aşkla çözüyoruz ve daha az hasar alıyoruz.

Ama unutmadığım çok önemli bir ayrıntı daha var en çok sevdiğimiz insanlar yaralar bizi . Ben bunu istemiyorum sevgiyle yaralarımızı saralım. Efken benim hayatımın çıkış noktası olsun. Mutluluğu bulduğum anahtar olsun. Ölene kadar yanımda olsun. Her zorluğu aşkla aşalım istiyorum. Tıpkı bugün beni koruduğu gibi, kendi canını hiçe sayarak kendini bana siper ettiği gibi hayatta yanımda olsun.

Gözlerimi açtığım zaman uzaktan gelen bağırış sesleri ilk ulaştı kulaklarıma. Üzerimde bulunan ağırlık ise ayrı bir olay. Kafamı çevirip üzerimde bulunan ağırlığa baktım. Gözleri kapalı bir adet Efken... Yüzünü görmemle içimde korku ve panik duyguları yer edindi. Kendimi zorlada olsa altından çıkarıp Efken'in kafasını ellerimin arasına aldım. Birşey falan mı oldu acaba? Allahım ne olursun birşey olmasın.

"Efken... Efken ne olur gözlerini aç birtanem ne olur kendine gel çok korkuyorum." Dedim gözlerimden gelen yaşlara mani olamadım. Ölü gibi kucağımda uyuyordu. Ya ona birşey olduysa? Bu düşünce bile beni öldürürken gerçek olması canımı yakıyordu.

"Ne tepemde ağlıyorsun Masal?" Diye sordu ve bir anda kafasını kucağımdan kaldırdı. Bu neydi şimdi ya bu adam ölmedi mi yani?

"Sen ölmedin mi?" Diye sordum şaşkın bir şekilde. Efken'de suratıma şaşkın şaşkın bakmaya başladı.

"Ölmem mi gerekiyordu?" Diye sordu. Ayy aklımı yedim galiba sorduğum soruya bak. Şuan düşünüyorum da hayatımda hiçbir an bu kadar mutlu olmadım yada onun öldüğünü düşündüğüm an kadar üzülmedim. Ben Efken'i gerçekten çok ama çok seviyorum. Onsuz bir dünyayı düşünemiyorum bile. Benim tüm hayatım onunla yaşayacağım güzel anları hayal ederek geçiyor. Onunla geçireceğim zamanlarımın nasıl güzel olacağını düşünerek gitmesini istiyorum.

"Şey. Sen öyle yerde cansız yatınca korktum öldün sandım." Dedim şaşkın sesimle. Efken gülümseyerek ayağa kalktı ve yerden büyükçe bir parça aldı. Neyin parçası olduğunu pek anlamadım.

KALP YANGINI (Tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin