34. Bölüm: "Aile yemeği..."

2.4K 126 24
                                    

"İnsan yalnızken anlıyor değerini. Ve yanlızlık, sevdiklerimiz tarafından nasıl da umursanmadığımızı yüzümüze vurmak için vardır aslında."

Toprak'tan...

Aşk aptallaştırır. Aşkın yaptırdıklarına karşı koyamazsın. Ağlarsın, hıçkıra hıçkıra ağlarsın mesafelere. Ağlatır seni şarkılar... Mutlu olmak için sevdiğin insanın seni yanlız bırakması aşkın adaletsizliğini bir tokat gibi çarpar yüzüne... Ve sen hiçbir şey yapamaz, her geçen gün devam edersin sevmeye. O güldükçe hayat bulur ağladıkça ise ömrünü kısaltırsın. Onun için canını feda etmen gerekse edersin o mutlu olsun yeter bana dersin. Uzaktan uzağa onun mutluluğunu yaşar, gülüşüyle hayat bulursun.

Bende uzaktan sevdim. Kimseye zararım yoktu sadece uzaktan uzağa büyük bir sevgi ve aşkla sevdim. Onun mutlu olması için herşeyi yaptım ama herşeyi. Canım yana yana onu o çocuğa bıraktım. Sırf beraber olsunlar diye uğraştım. Şimdi ödülüm onu daha uzaktan sevip, daha çok acı çekmek. Dediğini yapacağım ona yaklaşmayacağım. Artık iki yabancıdan farkımız yok bizim. Yanlız kaldığım zaman anladım. Aslında ona ne kadar bağlandığımı. Şuan onun bir gülüşünü görmeye ne kadar muhtaç olduğumu anladım.

Şuan yanında bulunduğu adama güvenmiyorum. Gözlerine baktığım zaman Masal'ı seven herhangi bir duygu görmüyorum. Hislerim bana onu kandırdığını söylüyor. Umarım yanılan taraf ben olurum mutlu olan taraf ise Masal olur.

Masal'dan...

Toprak ile konuşmamızdan sonra bende beni bekleyen Efken'in yanına gittim üzgün surat ifademle. Efken bir terslik olduğunu anlamasına rağmen sormamayı tercih etti. Bende benim için getirmiş olduğu kahve ve tostumu yemeye başladım. Efken'de kendine getirmiş olduğu kahveyi içmeye başladı. Sessizliği bu defa Efken bozdu.

"Ne oldu Masal az önce çok mutluydun şimdi bu surat ifadesi nedir?" Diye sordu Efken şüpheci sesiyle. Ona ne kadar bazı şeyleri yansıtmamaya çalışsam da olmuyordu. Her zaman herşey yolunda surat ifadesini takınsam bile olmuyordu bazen bir yerden patlak veriyordu olay. Asla kaybetmek istediğim arkadaşımı ben bugün kaybettim. Yüzümün asık olması gayet normal.

"Onu kaybetmek istemezdim. Arkadaşlığı bana güven veriyordu." Dediğim an Efken sinirle elindeki bardağı masaya bıraktı. Bardağı bıraktığı zaman içindeki kahvenin yarısı yere döküldü.

"Onun için mi üzülüyorsun sen şimdi? Bende ailesiyle ilgili bir konu oldu onu düşünüyor sanıyorum birde aptal gibi. Senin için bu kadar mı değerli bu çocuk Masal ? Sevgilinin yanında surat yapacak kadar mı seviyorsun bu çocuğu?" Diye sordu sinirle.

"Sen gerçekten çok saçmalıyorsun şuan Efken ne dediğinin farkında değilsin." Dedim bende sinirli.

"Aşk acısı çekiyormuş gibisin şuan Masal. Ruh gibisin ve hiçbir şeye gülmüyorsun, deminden beri surat yapıyorsun. Bu durumda ne düşünme mi bekliyorsun ki?" Diye sordu yine aynı sinirle. Masadan hızla kalkıp çantamı koluma attım ve tekrar Efken'e döndüm.

"Bugün aylardır bana yardım eden, yüzümü güldüren, sen olmadığın zamanda bile yanımda olan tek dostumdan benden uzak durmasını istedim. Bunun ne kadar acı birşey olduğunu biliyor musun sen buz adam. Hayır sen bilemezsin çünkü sen hissiz ve duygusuz bir insansın ne anlarsın ki? Bende beni teselli etmeni bekliyorum aptal gibi. Sana iyi günler." Dedim ve okulun çıkışına doğru ilerledim. Harika şimdide sevgilimi kaybediyorum galiba şans bana bugün götüyle gülüyor herhalde. Okul çıkışına geldiğim zaman karşıma yine şu meşhur ikili çıktı. Yok şans bugün bana farklı şekillerde gülüyor bu kesin.

KALP YANGINI (Tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin