Heart By Heart || Z.M

4

Her zamanki gibi, çiftimizin kıyafetleri ve dinleyeceğiniz müzik, Rihanna- Drunk On Love bulunuyor. İyi okumalar!

Beklentiyle bakan gözlerine baktım. "Emin misin Elisa? Ya ters teperse?" Omuzlarını silkti. "Ters teperse, Zayn'den kurtulmuş olursun" Bakışlarım yere kaydı. Zayn beni sinir etsede, etkilendiğim bariz bir gerçekti. Kurtulmak istiyor muydum? Emin değilim.

"Yoksa kurtulmak istemiyor musun?" Suratına yaramaz bir gülüş yerleşmişti. Başımı iki yana sallayıp silkelendim. "Hayır, kurtulursam daha iyi olabilir. Tamam, oynayalım bakalım bu oyunu" Gülerek başını salladı. "O zaman yarın, birlikteyiz" Başımı salladım. "Birlikteyiz" Diye mırıldandım. "Ama önce" Diyerek ayağa kalktı ve yanımdaki pufa oturdu. Ben ona bakarken, telefonunu çıkartıp kamerayı açtı. "Fotoğraf çekip, paylaşmamız gerek" Gülümseyerek başımı salladım. Doniya'nın arkasında durup kameraya bakıp gülümsedim. Fotoğrafı çektikten sonra düzenleyip İnstagram'a yükledi.

"Harika olacak" Diye cıvıldadı. Onun bu heyecanlı haline güldüm. "Marie, gelin içeri yağmur yağacak yine" İçeri girdik. Abimin yanına oturup kolları arasına girdim. Zayn televizyona bakarken, birden bize döndü. "Sana çok düşkün" Dedi abime bakarak. Surat ifadesini göremiyordum. Başıma bir öpücük kondurdu. "Bende ona çok düşkünüm" Bu sözü üzerine Zayn biraz bozulmuştu.

Waliyha ve Safaa içeri geldiler. Safaa abimle arama girip kollarını belime sardı ve başını karnıma yasladı. "Burada uyuyabilir miyim?" Masum sesine karşılık gülümsedim ve onu kucağıma alıp rahat bir şekilde yatmasını sağladım. Kollarını yine belime dolamıştı, başını bu sefer göğsümün üzerine yasladı. "Uyuyabilirsin tabi ki" Dedim gülümseyerek. "Seni rahatsız etmesin, biz kalkalım" Diyen Elisa'ya ters ters baktım. "Rahatsız olmuyorum ve Yaser Amca 'biz gelene kadar bekleyin' dedi. Buradasınız" Dediğimde gülerek geriye yaslandı. Zayn'in gözleri kucağımdaki Safaa ve benim aramda gidip geliyordu.

"Marie" Abime döndüm. "Yarın şirkette önemli bir toplantı var, seninde katılman gerekiyor. Ve Zayn, seninde" Son cümlesinde Zayn'e dönüp bakmıştı. İkimizde başımızı salladık. "Ee Marco, özel hayatın nasıl gidiyor?" Elisa'ya döndü bakışlarımız. "Sakin ol Marie, abine göz koymadım" Güldüm. "Öyle düşünmemiştim zaten" Diye mırıldandım. "2 yıllık bir sevgilim var" Zayn derin bir nefes alıp verdi. "2 sene mi?" Dedi ardından.

"Evet" Diyen abim onun bu haline gülüyordu. "Uzun ilişki..." Kullandığı ses tonu, bu iki kelimeye uzak olduğunu belli ediyordu. Ben demiştim, zengin züppesi işte. "Âşk, deniyor ona Zayn" Diye terslendi Elisa. Suratını buruşturdu. "Âşk gerçek değil" Dedi ardından. Kaşlarım alayla havaya kalktı. "Yaşayamadığın için, yalanlama" Dedim meydan okurcasına. Elisa ve abimden 'ovv' nidaları yükselmişti. Zayn'in de kaşları yukarı kalktı.

"Sen yaşadın sanırım?" Omuzlarımı silktim. "Olabilir" Dedim umursamazca fakat onun çenesi kasılmıştı. Kucağımdaki Safaa'nın nefesi düzene girdiğinde, başımı eğip suratına baktım. Mavi gözleri kapanmış, dudakları büzülmüştü. Gülümseyerek saçlarından öptüm. "Evlence çocuk yap artık, senin anne olma zamanın gelmiş" Diyen abimin koluna vurdum. "Bencede" Zayn'e baktım. Yüzünde hınzır bir gülüş vardı.

-Ertesi gün-

Elimi saçlarıma daldırıp yan tarafa attım. Önümdeki dosyaları incelerken, abimin sesini duydum. Başımı kaldırıp ona döndüm. Uzun toplantı masasının etrafına bütün tasarım personellerini toplamışlardı. "Yeni kreasyon konusunda, yeni bir fikri olan var mı?" Dedi hepimize göz gezdirirken. Sasha'nın sesi odayı doldurdu.

"Toprak renklerini kullanabiliriz, sonbahar geliyor" Yüzümü buruşturdum. "Çok klasik" Diye mırıldandım. Birkaç kişide beni onaylamıştı. "Başka bi fikri olan?" Dudaklarımı ıslatıp konuştum. "Bence artık sadece bayan giyimi üzerine değil, erkek giyimi üzerinede çalışmalıyız" Derken masadaki diğer çalışanlarada bakmıştım. Hepsi cümlemin üzerine düşünmeye başlamışlardı.