♛ ♛ ♛ ♛ ♛
Ya şu okulu kim buldu söylesin valla dövmicem, sadece Everest'ten atıcam
♛ ♛ ♛ ♛ ♛
⌚ BİR KAÇ SAAT ÖNCE (YEMEK ZAMANI) ⌚
▪XXX▪
Her zaman oturduğum sıraya oturdum. İçeri İris girmişti. Hala teklifimi kabul etmemişti. Eğer ederse şimdi kaçabilirdik.
Sıraya girip yemeğini aldı. Hemen benim yanıma yürüdü ve oturdu. Bir şey demeden yemeğe devam ettim. Yüzünden biraz tedirgin olduğu belliydi. Ama buradan kaçma şansımız %90 diyebilirim.
''Kabul ediyorum. Nasıl yapacağız?'' dedi. Gülümsedim ve ona döndüm.
''İlk olarak, tuvaletlerin anahtarını bulmamız lazım. Bir mahkum kendi başına gitmesin diye kilitli olur hep. Sen, ben bir görevliyi oyalarken anahtarı alacaksın. Sonra görevliden kurtulup tuvalete gideceğiz. Oradaki çıkıştan kaçacağız.''
Sırıttı. ''Kendimi filmde gibi hissettim.'' dedi. ''Ama, tuvaletlerde çıkış olduğunu nereden biliyorsun?''
''5 yıldır buradayım.''
Başını salladı. ''Ne zaman yapıyoruz?''
''Şimdi.'' deyip ayağa kalktım ve yemekhanenin kapında duran görevlinin yanına gittim. Adam bana ters bir bakış attı.
''Evet? Bir şey mi arıyordunuz?'' dedi.
''Şey... Ben sadece...'' Başımı tuttum. ''Başım ağrıyor biraz.'' Pekala, pek güzel ve inandırıcı bir yalan değildi ama elimden bu kadarı geliyor.
Arkadan İris adama yaklaşmaya başladı.
''Acaba bunun için bir şey var mı?'' dedim. Omuz silkti. İris adama yaklaşmıştı. Hemen bir şey düşündüm.
Adamın yakasına yapıştım ve onu kendime çektim. Şuan bir sürtük gibi görünüyor olabilirim ama buradan cidden kaçmamız lazım.
''Aslında sende işe yararsın.'' dedim. O sırada İris hızla anahtarı aldı. Yavaşça geriye gitmeye başladı.
Adam benden kurtulup cebindeki kelepçeleri çıkardı. ''Rahat dur.'' dedi ve kollarımı aldı. Hey, bunun böyle olmaması gerekiyordu!
İris birden adamı arkaya çekti. Ses çıkarmasın diye elini ağzına koydu. Hemen yanımızdaki koridora soktu. Bende arkasından geldim. Kelepçelerini aldım ve bir eline bağladım. Diğer tarafını merdivenlerin demir parmaklıklarına bağladım. Ağzını kapatmak için bir şey bulmamız gerekiyordu.
İris cebinden bandı bana attı. ''Az önce yerde görüp aldım. Hadi ağzını bantla.'' dedi. Elini çekince adam bağırmak üzereydi. Son anda bandı ağzına yapıştırdım. Sesi boğuk çıkmıştı.
''Tamam, gidelim.'' Anahtarı bana verdi. Tuvaletlere yöneldik. Kimse görmeden kapıya gelmiştik.
Anahtarı aldım ve kapıyı açtım. İçeri girdik ve tekrar kilitledik. Hızlı olmamız lazımdı çünkü oradan geçen herhangi biri o adamı görebilirdi.
Duvardaki küçük pencereye yaklaştım. ''İşte... Buradan çıkacağız.'' Camı açtım. Fazla küçük değildi aslında. Yani sığabileceğimiz bir büyüklüğü vardı.
Ellerimi attım ve çıktım. Atlamayacaktık çünkü zaten yerdeydi cam.
İris'te çıkınca gülümsedim. ''Pekala, umarım bir daha görüşürüz.'' deyip elimi uzattım. Ellimi sıktı ve gülümsedi.
''Umarım.''
♛ ♛ ♛ ♛ ♛
⌚ ŞİMDİ ⌚
İris kapıdan prensesin babasına silahı dayayarak girdi. Odadakiler çok şaşırmış görünüyorlardı.
Neden bilmiyorum ama, şuan prensesi kurtarmak geliyor içimden.
Onu tüm gün takip etmiştim. Bir çocukla buluşmuştu. Sanırım adı Enis'ti. Birlikte prensesi öldürmenin planlarını yaptılar. İris'i takip ederken bir kaç şey öğrenmiştim. Sarı saçlı çocuğu sevdiğini, tahta geçmek istediğini, prensesin ailesinden herkesi öldüreceğini falan yani.
Ben sanırım, prensesi kurtaracağım. Çünkü İris'ın yaptığı saçmalık.
Ve ayrıca aklıma takılan bir şey var. Bende Çığlık gibiyim, vampirim, büyücüyüm, kurdum ve bazı özel güçlerim var. 5 yıl kullanamadım ama varlar.
♛ ♛ ♛ ♛ ♛
İris herkesi sandalyelere bağlamıştı. Çığlık'ı, Uray'ı, Sarp'ı, İdil'i, Hayal'i, Baha'yı, annesini, babasını ve abisini... TWD izliyormuş gibi hissettim. Onun son bölümünde de böyle bir şey olmuştu.
İris hepsinin önünden yavaşça geçti ve babasının karşısında durdu.
''Tahtı istiyorum.'' dedi. Babası güldü.
''Çok beklersin İris.'' İris adama kötü bir bakış attıktan sonra vampir hızıyla Çığlık'ın önüne geçti.
''Tahtı vermezsen...'' dedi ve cebinden silahı çıkarıp Çığlık'a tuttu. ''Sevgili kızın gerçek kurşunlarla gerçekten ölecek.''
Babası inanmamış gibi baktı. ''Onlar sahte.'' dedi. İris kafasını hayır anlamında salladı.
''Deneyelim mi?'' Kurşunlar gerçekti. Gümüşten oldukları belli oluyordu. En azından ben fark etmiştim. Çığlık'ı vurmasına izin vermeyecektim.
Saklandığım yerden çıktım. ''İris.'' dedim. Herkesin gözü üzerime döndü.
''Sen burada ne arıyorsun?'' dedi sinirle. Gerçekten sinirli gözüküyordu. Beni de öldürmezse iyi.
♛ ♛ ♛ ♛ ♛
Kısa oldu çünkü ödevlerim var. Kusura bakmayın. Bölümler bu şekilde bazen kısa olabilir. Üzgünüm, ancak bu kadar yazabiliyorum. Noled olsun sana okul.
♛ ♛ ♛ ♛ ♛
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MELEZ PRENSES
Vampireokumanızı önermiyorum cidden hangi kafayla böyle bir kitap yazdım ben bnc okmyn yni ✘KÜFÜR İÇERİR!✘ ♛ ♛ ''İstersen tekrar döv beni. Vur dediğimde vur bana, ama ben gerçekten üzgünüm ve seni seviyorum.'' ♛ ♛