♛ ♛ ♛ ♛ ♛
Zil çalınca Çığlık sınıfa geri gelmişti.
Bütün teneffüs boyunca yerimden kalkmamış ve Çığlık'a nasıl söyleyeceğimi düşünüyordum.
Dünyaya gitmek istemiyorum. Orada güçlerimi özgürce kullanamam ama burada sorun olmuyordu. Çığlık zaten dünyaya gidemez. Sonuçta o prenses.
♛ ♛ ♛ ♛ ♛
▪ÇIĞLIK▪
''Neden bana bakıp duruyorsun?'' Uray sorumla hemen önüne döndü.
''Sana bakmıyorum ki.''
Göz devirdim ve bende önüme döndüm. Ders başladığından beri bana tuhaf tuhaf bakıyordu. Tamam, sevgilim falan ama buna devam ederse onu Londra'daki saat kulesinin yelkovanının sivri ucuna ışınlayacağım.
Tekrar öğretmeni dinlemeye çalışmaya devam ettim.
Bir süre sonra Uray'ın öğretmene yakalanmadan telefondan biriyle mesajlaştığını gördüm. Görmek için biraz yaklaştığımda telefonu hemen kapattı. ''Önüne dön Çığlık.'' Omuz silktim ve elinden telefonu almaya çalıştım. O ise ben yaklaştıkça telefonu uzaklaştırıyordu.
''Çığlık! Uray!''
Uray hemen telefonu sıranın altına koyup önüne döndü. Bende aynı şekilde.
O nasıl bir bağırmadır ya? Kulaklarımın yandığını hissediyorum.
''Bu soruyu da sen yap bakalım Çığlık.''
Gülümseyerek yerimden kalktım ve tahtaya yaklaştım. Prenses olduğumu bilse böyle yapmazdı.
Tahtaya baktığımda ise Çin'ce bir şey yazıyordu. Bir dakika, matematik dersin değil miyiz? Bizim Çince dersimiz yoktu ki.
Öğretmene baktığımda sinirle bana bakıyordu. Sırıttım.
''Sonuç 445 öğretmenim.''
Öğretmenin bakışları yumuşayınca sonucun doğru olduğunu anladım.
Eh, tabii doğru olucak. Sonuçta ben çözmedim, emin olun çözseydim %4832948839 yanlış olurdu. Büyüyle yaptım, şşş çaktırmayın.
''Doğru, yerine geçebilirsin.''
♛ ♛ ♛ ♛ ♛
Çıkış zili çaldığında hızla kitaplarımı çantamın içine sokuşturdum.
Uray ise benim aksime öldürücü bir yavaşlıkta toplanıyordu.
''Bu kadar yavaş olursan önümüzdeki yüzyıla kadar bitmez.'' dedim ve kitaplarının hepsini çantasına koydum.
Çantamı sırtıma geçirdiğimde o da aynısı yaptı ve ayağa kalktı. Yan yana yürüyerek sınıftan çıktık.
'Bu çocuk neden bu kadar durgun? Sabah böyle değildi'
Regl olmuştur belki.
'Hmm mantıklı'
Uray birden durdu ve elini cebine götürdü. ''Telefonumu sınıfta unutmuşum. Gidip almalıyım. Bekler misin beni?''
''Gerek yok. Ben gidebilirim. 1 saat sonra buluşalım mı?''
Gülümsedi. ''Tamam, olur. Fazla bekletmem.'' dedi ve kollarını açtı. ''Ama önce bana sarılır mısın?''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MELEZ PRENSES
Vampireokumanızı önermiyorum cidden hangi kafayla böyle bir kitap yazdım ben bnc okmyn yni ✘KÜFÜR İÇERİR!✘ ♛ ♛ ''İstersen tekrar döv beni. Vur dediğimde vur bana, ama ben gerçekten üzgünüm ve seni seviyorum.'' ♛ ♛