EY YÂR (TAMAMLANDI)

Evvelim Sen Oldun Âhirim Sen Ol

SUKEYNÂ'nın Dilinden

Mirza beye karşı yüreğimden geçenleri dilime vuramadan anlatırken Berra'nın bana dokunmasıyla kendime geldim.

-Canım nereye daldın öyle sesleniyoruz duymuyorsun.

-Ben şeyy. Özür dilerim. Eğer hazırsanız çıkalım mı?

-Canım biz zaten hazırız. Farkındaysan dışarı çıktık. Asıl sen hazır mısın? Aşağı inebilecek misin? Yoksa Mirza abiye bakmaya devam mı etmek istersin? dedi gülerek.

-Şey ben özür dilerim. Dalmışım. Kusuruma bakmayın. İnelim mi bahçeye artık. Burası biraz sıcak mı oldu...
diyerek aşağıya inerken kızlar da arkamdan konuşuyordu

-"Kaç bakalım en fazla arabaya kadar kaçarsın."

Abimlere ve Mirza beye başımla selâm verip yanlarından ayrılıp arabanın olduğu yöne gittim.

MİRZA'nın Dilinden

İlk kez bu kadar uzun baktı.
Ya bir dakika sürdü yada daha az ama, O bana bakarken peçesini açtığı an geldi gözlerimin önüne.
Dilim lâl oldu yüreğim konuştu onunla.

Ömrümce bakmak istediğim o yüzüne doyamadığım yürek yangınımla...

Bekir'in koluma dokunmasıyla kendime geldim.

-Seslendik duymadın, öksürdüm duymadın kardeşim bi kendine gel.

-Ben özür dilerim. Dalmışım. Kusura bakmayın.

-(Yağız) Biz de geçtik bu yollardan. Özür dilenecek bi durum yok kardeşim.

-Eyvallah sağolun.

Vedalaşarak herkes arabalarına binerken Sukeynâ hanımın arabasından sesler gelmeye başladı.
Herhalde kedi girdi...

SUKEYNÂ'nın Dilinden

Kızlar da bindikten sonra arabayı çalıştırdım.
Kedi ciyaklamasına benzer bir ses duydum.
Durdurdum.
Bir daha denedim aynı şey tekrar etti.
Ben arabadan inince abilerim, kızlar ve Mirza beyde arabalarından indiler.

-(Yağız) Bacım ne oldu?

-Abi herhalde kedi arabanın altına girdi.

Bizimkiler bir yandan gülüyor bi yandan da

-"Hayde akşam akşam"
-"Başka girecek yer bulamamış mı?"
-"Kedi işte kedi ne yapacağı belli olmaz."

-(Sukeynâ) Hava serinleşince herhalde sıcak buldu orayı sığındı.

-(Yağız) Haklısın bacım.

-(Sukeynâ) Zeyd abim, Demet'im burda fener var mı?

-(Zeynel) Aramayın yok. Traktör geçen akşam bozulunca babam fenerle tamir etti, sonra tamir için şehre götürünce fener evde kaldı.

-(Arzu) Çok güzel. Peki beyler hanımlar şimdi ne yapmayı düşünüyorsunuz.

-(Sude) Telefonların flaşları işe yaramaz mı?