EY YÂR (TAMAMLANDI)

♥Ben Seni Kazanmak İçin Ne Yaptım♥

Mirza sevdiğinin haline içten bir tebessüm edip yanına gidip besmele çekerek kapıyı açtı.

-"Buyrun hanımefendi evimize hoş geldiniz?"

-"Hoşbulduk" dedi Sukeyna ve içeri girdiğinde evine de selam verdi.

Selamını alıp ihlas suresi ile Efendimiz (sav)'e salavat getirdi.

Sevdiğinin ne yaptığını anlamaya çalışan Mirza şaşkınlıkla bakarken onun halini gören Sukeyna açıklama yaptı.

-"Yaptığım şey Efendimiz (sav)'in sünnetlerinden bir tanesidir. Evimize girdiğimizde ister kimse olmasın ister olsun selam vererek girmemizi, ardından ihlas suresini okuyup salavat getirmemizi tavsiye etmiştir."

-"İçerde biri oldumu bende selam veriyordum da boş eve selam vermeyi ve diğerlerini bilmiyordum. Teşekkür ederim. Daha öğreneceğim çok şey var."

Sukeyna sevdiğinin elini tutup gözlerine baktı.

-"Daha öğreneceğimiz çok şey var Can Tanem. İlim bir deryadır ve o deryadan öğrenmeye doydum diyemezsin. Rabbim hakkıyla yaşamamızı da nasip eylesin."

-"Amin Mühür Gözlüm"

-"Amin Can Tanem. İnşallah evimizi de beğenirsin."

-"Bakalım o vakit" dedi gülerek ve etrafına baktığında evin ananesi ve dedesinden kalan hatıralarla dolu olduğunu görünce hem sevindi hem şaşırdı.

-"Mühür Gözlüm bunlar ananem ve dedemin eşyaları idi."

-"Evet Can Tanem onların emanetleri. Ayakkabılık ve yemek masasını sandalyeleri ile cilalatıp tamir ettirdik. Duvarlarda asılı olan güzel yazılarla dolu tabloları temizleyip kötü durumda olanları tamir edip tekrardan astık."

Mirza sevdiğinin elini tutup yuvalarının sağ tarafta olan ilk odalarına oturma odasına girdi. Mirza gördüklerine inanamayıp sevdiğinin gözlerinin içine baktı. Sukeyna da sevdiğinin gözlerinin içine bakıp cevap verdi

-"Rahmetli ananem ve dedemde benim gibi şark köşesini çok seviyorlarmış. Yüzlerin bir kısmı yıpranmış olduğundan yüzlerini değiştirdik. Duvarlardaki bulunan kutsal beldelerin resimlerine ve köy fotoğraflarını temizleyip tekrardan astık. Birde ben televizyon izlemeyi pek sevmediğimden babam duvara monteli kapaklı dolap yapıp televizyonu içine kattık."

Mirza yareninin elini tutup bu sefer salona götürdü.

-"Burda değişiklik yapmak zorunda kaldık. Çünkü koltukların durumu baya kötüydü. Duvarlara raflar koyup kitaplık yaptık. Eski tabloları ve hediye gelen tabloları duvarlara astık. Yeni aldığımız üç tane koltuğu böyle koyup. Pencerenin önüne iki tane tekli koltuk koyduk."

-"Mühür Gözlüm ile kahve içip okuma köşesi olmuş."

-"Ben sesli mi düşünüyorum" dedi gülerek Sukeyna.

-"Kalpler bir olunca düşünceler de bir oluyor" deyip Mirza, göz kırptı sevdiğine.

Sukeyna utanıp yanaklarının kızarıklığı belli olmasın diye tabir-i caizse mutfağa kaçtı.
Mirza arkadan sevdiğinin haline gülüp oda arkasından mutfağa gitti.

Sukeyna biraz olsun kendine gelip anlatmaya başladı.

-"Rahmetli ananem ve dedem mutfak dolaplarını yeni yaptırmışlar."

-"Evet Mühür Gözlüm. Vefat etmeden bir sene önce yaptırmışlardı. Daha adam akıllı bir sene bile kullanamadan vefat ettiler. Allah rahmet eylesin."