Mezarlığa gitmek için hazırlanıyorken zil çaldı.
Yunus Emrem koşarak kapıyı açtı.-Amcam geldi amcam geldi.
-Aslanım nasılsın?
-İyiyim amcam.
-Hadi bakalım kardeşlerini çağır da gidelim.
-Tamam amcam.
O kardeşlerini çağırmaya gidiyorken bende Mehmet ile konuştum.
-Hoşgeldin kardeşim.
-Hoşbuldum yengem.
-Nasılsınız kardeşim. Havvam nasıl?
-Çok şükür yengem ikimizde iyiyiz. Birde şu aşermelerin saati olsa çok daha iyi olacağız? dedi tebessüm ederek.
-Tatlı telaşlar kardeşim. Ne yazık ki belli olmuyor. Rabb'im sağ salim hayırlısı ile sultanımızı kucağınıza almayı da nasip eylesin.
-Aminnn inşallah yengem.
Çocuklar gelip amcalarına sarıldılar.
Bana veda edip neşeyle arabaya bindiler.
Amcaları ile oyuna doyamıyorlar...Bende çantamı alıp arabaya bindim. Önce annem ve babamı, daha sonra işyerinden Muhsin'imide alıp kabristana geçtik.
Önce babaannemi daha sonra abilerimi ve Hatice ablamı ziyaret ettik...
Hatice ablam... Ablam...
On yıl aradan sonra sevdiğine kavuştu.
Ani vefatı hepimizi şok etmişti.
Onu da sevdiği gibi trafik kazası aramızdan aldı.Hastane de son dakikalarında;
Annemin elini tutup
"Annem Muhammedim geldi bana elini uzatıyor"
demiş ve gözlerini sonsuzluğa kapatmıştı...Ve güzel kızımın annesi Rukiye kardeşimin mezarına gelince annemler duâlarını edip bizi başbaşa bıraktılar...
Duâmı edip yanı başına oturdum.
Onu ilk tanıdığım gün geldi tekrar aklıma...Yunus Emre'mden sonra ikizleri de yatırıp yağmuru seyretmek için balkona çıkmıştım.
Rabb'im dışarda kalanların yardımcısı olsun.
Bardaktan boşalırcasına yağmur yağıyordu.Bahçe kapısının önünde bir karartı farketmiştim.
Biraz dikkatli baktığımda bir hanım olduğunu gördüm.
Aradan bir iki dakika geçmeden kapının önüne yığıldıydı.Yanımda kalan kardeşime seslenip onunla beraber dışarı çıktık.
Kadıncağızı eve getirip üstünü değiştirirken hamile olduğunu farkettim.
Saatler sonra kendine gelince önce benden korkup yorgana daha çok sarıldı.-Korkma kardeşim. Kapının önünde bulduk seni kardeşimle. Bayılmıştın eve getirip üstünü değiştirdim. İyi misin?
-Siz kim? deyince şivesinden ve zor konuştuğundan Türk olmadığını anlamıştım.
-Adım Sukeynâ. deyip müsade isteyerek mutfağa gidip yemek tepsisi hazırlayıp getirdim.
Bunlar sizin için kardeşim. Yiyin daha sonra konuşalım.Mahçupça Şükran Şükran diyerek sofraya öyle bir bakışı vardı ki rahat yesin diyerek odadan ayrılıp Muhsin'in yanına gittim.
Muhsin ile konuşmamız sürerken hanımın öksürme sesiyle geldiğini farkettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
EY YÂR (TAMAMLANDI)
Spiritual(Sukeyna) Rabbim ömür boyu sevdanızı daim eylesin canım. -(Gülnur) Aminnnnn canım. Rabbim inşallah seni de sevdiğin ile evlendirir. -(Sukeyna) Aminn canım cümlemizi. Sözümü bitiremeden Demet araya girdi -(Demet) Peçelilerinde sevdiği mi olur. Ailele...