11.bölüm

10.8K 508 20
                                    

Hande

Nişanın üzerinden bir kaç gün geçmişti ve bu süre içinde Cem sık sık beni arıyor, sohbet ediyorduk.

Kendime bile itiraf etmekte zorlansam da, ondan gerçek anlamda hoşlandığımı kabul ediyorum artık.

Özellikle de bu ilgili tavırları ondan etkilenmemi sağlıyordu. Özel bir şey yoktu aslında davranışlarında, ama kibar hâl ve hareketleri beni etkiliyordu.

Yine de nişan akşamı, gece beni eve bıraktıktan sonra, arkadaşlarıyla buluştuğunu söylediğinde, sebebini bilmiyorum ama bozulmuştum.

Çünkü benim bildiğim erkekler bir araya gelince ya karı kız muhabbeti yapar, yada içip alem yapardı.

İki seçenek de benim hayatıma tersti. Ve elimde olmadan aklıma kötü şeyler getirmiş ve bunu da Cem'e hissettirmiştim.

Kahvaltıdan sonra evi toparlayıp camiye gittim. Mahallemizin haftalık kadınlar sohbeti vardı.
Caminin avlusundan içeri girdiğim an huzur tüm vücudumu sarmıştı.

Kadınlar için ayrılan bölüme geçtiğimde
"Selamın aleyküm " diyerek tanıdıklarla selamlaşıp, annemin yanına oturdum.

İnsanlar bana, nişanın hayırlı olsun diyip, tebrik etmeye başlayınca, bir an ilgi odağı olmak beni tedirgin etmişti.

Neyse ki o sırada mahallemizin imamının eşi selam verip içeri geçti ve üzerimdeki ilgi dağıldı.

Ve kısa bir duadan sonra hoca hanım sohbete başladı.

Bu haftaki konumuz Peygamberimizin ahlakıydı. Eşlerine nasıl davrandığı.. O kadar etkilenmiştim ki dinlediklerimden.

Özellikle de Peygamberimiz (sav) in,  hz.Aişe'ye olan aşkını, 'Kördüğüm' olarak adlandırması, içimde kelebekler uçurmuştu sanki.

Ben de bir gün Cem'e karşı kördüğüm olabilir miydim ki? Ya da Cem bana kördüğümle bağlanabilir miydi?

Hoca hanımın konuşması bittikten sonra, arkalarda olduğum için herkes çıktıktan sonra çıkmayı bekledim.

Kapıya yaklaşırken Emine hoca
"Handecim hayırlı olsun, nişanlanmışsın" dedi. Gülümseyip

"Evet hocam, sağolun" dedim.

Koluma girip kapıya yöneldi. Camiden birlikte çıktık. Yolda kolkola yürürken, Emine hoca güzel sesiyle konuşmaya başladı,

"Bir müslüman evlendiği zaman, imanının yarısını tamamlamış olur Hande.
Dinimizde yuva kurmak ve o yuvayı devamlı kılmak çok önemlidir. Sende bunu idare edecek gücü ve imanı görüyorum.
Eş adayın mükemmel olmayabilir ama kimse kusursuz değildir. Evlilik hayatı, imtihana göre, insana bu dünyada ya cenneti, ya da cehennemi yaşatır.

Bilemeyiz, belki de senin hayat sınavın islamı bilmeyen bir adama, hem eş hem de hayat yoluna ışık olmaktır.

Neyse ben eve gelmişim bile, hadi hayırlı günler canım." dedi ve yanımdan ayrıldı.

O kadar şaşkındım ki. Emine hoca resmen içimi okumuştu. Ama anlattıkları beni motive edici şeylerdi.

Huzurlu bir şekilde yolda yürürken, bizim evin önünde Cem'in arabasını gördüm.
O an hemen içim titremeye , ellerim de terlemeye başladı. Bu tepkiler de neyin nesiydi?

Ne yavaş ne de hızlı adımlarla eve geldim ve çantamdan anahtarımı çıkarıp kapıyı açtım.

İçeri geçtiğimde Cem ve annem salonda karşılıklı oturuyordu. Annem gülümseyip,

GÖNLÜMÜN SULTANIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin