2 ay sonra;
"Gün geçtikçe daha iyi oluyorsun. Seninle gurur duyuyorum sevgili kuzenim. "
Bulut ile çatı katında çalışıyorlardı. Derin ınvali büyüsü ile dışarıya karşı ses yalıtımı yapmıştı. Böylece Bulut' un dönüşüm sırasında çıkardığı kükreme ve benzeri sesler ev halkı tarafından duyulmayacak, rahatça çalışmalarına devam edebileceklerdi.
"Ee ne sandın... "
Kıkırdadılar. İki aydır Bulut' un güçlerini geliştirebilmesi için çalışmalarına yardımcı oluyordu Derin. Bir hayli yol kat etmişti genç adam. Mutluydu çünkü Derin' den ayrı kalmak zorunda kalmayacaktı.
Çalan telefonun sesiyle ara verdiler. Derin telefon ekranına baktığında "Can'ım " ismini görünce gülümseyerek açtı telefonu.
"Efendim abilerin en yakışıklısı. "
"Hazırlan seni almaya geliyorum. "
"Neden? Neye hazırlanayım anlamadım."
"Doğum günü partisi var bir arkadaşın. Oraya götüreceğim seni. "
"E bu şimdi mi söylenir? Bir hediyem bile yok! "
"Sen hazırlan, hediye işini ben hallettim. "
"İyi madem. Ne zaman geliyorsun? "
"Yarım saate oradayım. Çabuk ol. " deyip telefonu kapattı.
"Ne oldu? "
"Bir arkadaşının doğum günü partisi varmış. Hazırlan seni alacağım diyor. "
"Hm... Şu mesele... "
"Sen biliyor musun? "
"Evet."
"Geliyor musun peki sen de."
"Yok ya... Yoruldum. "
"Sen bilirsin... Hadi kaçtım ben o zaman. "
Acele ile odasına indi Derin. Dolabın kapağını açıp askıdaki elbiselerine göz attı. Gök mavisi, kalın askılı, üstü dar belden aşağısı genişleyen elbiseyi eline aldı. Eteği dizlerinin hemen üstüne geliyordu. Sırtındaki derin sırt dekoltesi kalın çapraz bantlarla daha hoş bir görüntü veriyordu. Etek uçlarına doğru lacivert rengine yumuşak bir geçiş yapmıştı gök mavisi. Sade ama güzel bir elbiseydi.
"Evet bu iyi."
Maviyi seviyordu. Saç uçlarının maviye dönüştüğünü gördüğünde ilk başta şaşırsa da bunda güçlerinin etkisi olduğunu farkettiğinde mutlu olmuştu. Evdekilere de boyattım demişti mecburen. Şimdi ise saçları ile elbisesi hoş bir uyum içindeydi. Lacivert mat deri ayakkabısı ve lacivert deri ceketini de alıp oluşan görüntü hoşuna gittiğinde kararını vermişti. Çabucak giyindi ve aynasının karşısına geçti. Başının iki yanında yaptığı iki topuzu açtı. Evet çocuksu olabilirdi ama o seviyordu. Hem o uzun saçlarını tek bir topuza sığdıramıyordu. Saçlarının kendiliğinden dalgalı bir hal aldığını gördüğünde sadece elleriyle düzeltmesi yeterli oldu. Sadece rimel ve çilekli dudak balmı ile makyajını tamamlayıp papatya özlü parfümünü sıktı. En sevdiği çiçekti papatya.
Saçlarını sağ tarafından önüne aldı. Aynaya baktığında kendisini biraz fazla süslü buldu. Yüzünü buluşturdu. Süslenmeyi yada makyajı sevmezdi. Bu eve gelene kadar elbise bile giymezdi. Şimdiyse girdiği ortamlarda ailesini mahcup etmemek adına dış görünüşüne dikkat ediyordu mecburen. Telefonunu ceketinin cebine attı ve odadan çıktı. Aşağı salona inip orada bekleyecekti abisini. Salona indiğinde herkesi orada gördü. Dedesi, babası, halası ve eniştesi. Sadece gençler yoktu. Derin'i gördüklerinde gülümsediler. İlk konuşan Derin'in halası Sevgi oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SUARA (Musia Serisi - 1) (Tamamlandı)
Fantasía~~~~~ Derler ki; Bu dünya üzerinde binlerce alem vardır... Peki bizim bildiklerimiz kaç tane? İki elimizin parmaklarını geçiyor mu sayıları? Peki ya bilmediklerimiz? Geri kalan o binlerce alem/boyut? Biz bu hikayede o bilmediklerimizden sadece bir t...