"Nerede bu kız? Sabah oldu Mila. Neden hala gelmedi?"
"Sakin olur musun Bulut? Gelir birazdan."
Bulut uzunca oflayıp eliyle dalgalı, siyah saçlarını karıştırdı. Yerinde duramıyor, bir o yana bir bu yana dolanıp duruyordu. Tekrar bir şeyler demek için ağzını açmıştı ki Seçkin' in sesini duydu.
"Hey! Artık otur bir yere. Biz de merak ediyoruz ama sonuçta burada, güvende. Değil mi?"
Bulut, Seçil, Alvi, Seçkin, Ömer, Can, Mila, Sail, Asrın, Yamaç... Hepsi sabırsızlıkla Derin' i bekliyorlardı geceden beri. Derin, Korhan' ın yanına gidince onlar da Mila' nın çalışma odasına gelmişlerdi.
Açılan kapıyla herkes durup oraya baktı. Kapıyı pusatlardan biri açtı ve dışarıya bakarak konuştu.
"Buyrun efendim, burası."
Pusat geri çekildiğinde Derin ve Korhan içeri girdiler. Odadakiler Derin' i gördüklerinde hepsi birden ayaklanıp kapıya yöneldiler ama yanındaki kişinin Korhan olduğunu fark ettiklerinde hepsi birden donup kaldı. Onların bu haline Korhan sırıtmadan edememişti.
"Ne o, hayalet mi gördünüz?"
"Korhan! Sırası değil!"
Derin Korhan' ı uyardıktan sonra yavaşça ilerleyip adamın koltuklardan birine oturması için yardım edip kendisi de yanına oturdu. Derin' in bakışları dostları üzerinde gezinirken ilk tepkiyi yanında duran Bulut' un kolunu çekiştirerek Asrın gösterdi.
"Hortladı mı o?"
Korhan ona bakıp sinsice sırıttı. Asrın ürperirken bu sefer de Sail' in sesi duyuldu.
"Ama sen... ölmüştün. Seni ben getirdim buraya. Sen... Sen..."
Sail kekeleyerek de olsa konuşmaya çalışırken diğerleri sessizliklerini koruyorlardı. Anlamaya çalışıyorlardı. Ölmüş olan birisi her ne olursa olsun geri döndürülemezdi. Böyle bir şey mümkün değildi.
"Ölmemiştim, ama bir an öleceğim sanmadım değil. Sizi duydum ama konuşamadım, hareket edemedim."
Derin' e bakınca sırıtması büyüdü ve ifadesini bozmadan Seçkin' e çevirdi bakışlarını. Onun Derin' e olan ilgisini çok önceleri fark etmişti. Bu yüzden ona bir nevi meydan okuyarak gözlerinin içine bakıyordu. Hemen yanında oturan Derin' in elinin üzerine elini koyup hafifçe sıktı.
"Bir de masallarda prens kızı öpüp uyandırınca saçma derdim. Meğer bir öpücük nelere kadirmiş."
Seçkin' in gözlerinde gördüğü öfke Korhan' ı fazlasıyla memnun etmişti. Can, Bulut ve Ömer' in de sinirlendiğinin farkındaydı ama onlar umrunda değildi. O mesajının gitmesini istediği yere gittiğini görmüş ve gördükleri keyfini arttırmıştı. Derin yanında oturan adama uyarı dolu bir bakış atarak onu susturduktan sonra Mila' ya döndü.
"Mila, Korhan' in dinlenmesi gerekiyor. "
Mila onu başıyla onaylayıp "Elbette..." diye mırıldandı. Sonra kendini toparlayıp kapının önünde nöbet tutan pusatlardan birini çağırdı.
"Korhan' a misafir odalarından birine gitmesinde yardımcı ol. Bir de Lars' a yanıma gelmesini söyle."
Korhan pusat ile birlikte odadan çıktığında Derin boğazını temizleyerek dikkatleri üzerine çekti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SUARA (Musia Serisi - 1) (Tamamlandı)
Fantasy~~~~~ Derler ki; Bu dünya üzerinde binlerce alem vardır... Peki bizim bildiklerimiz kaç tane? İki elimizin parmaklarını geçiyor mu sayıları? Peki ya bilmediklerimiz? Geri kalan o binlerce alem/boyut? Biz bu hikayede o bilmediklerimizden sadece bir t...