Telekinezi

157 15 0
                                    

Mira'nın Ağzından
   Yıldız kahvaltı yaparken evden çıktım. Bir müddet insan hızında yürüdükten sonra b tenha bir yola saptım ve vampir hızımı kullanmaya başladım. Bir dakika içinde eve varmıştım. Uzay evin içinde volta atıyordu, bir o yana bir bu yana yürürken elindeki torbadan büyük yudumlarla kan içiyordu. Benim kokumu almış olacak ki benim olduğum yöne baktı.
     Bana doğru yürümeye başladı, ben sarılacak sandım ama yanıma geldi ve beni duvara fırlattı. Duvarda ufak bir çatlak oluşmuştu, beni kızdırıyordu ama sakin olmalıydım yoksa o zarar görecekti. Bana döndüğünde kan kırmızısı olmuş gözleri ve uzayan üst köpek dişleriyle karşılaştım. Bu onun orta güçte bir vampir olduğunu gösterirdi. Yani göz rengi.
       Vampirlerin göz renkleri onların güç durumunu gösterir ve zamanla değişebilir. Benimki şu an açık kırmızı yani en alt seviye, kan kırmızısı ise orta seviyedir. Bir de bordo var ama bordo renk görmek çok zordur. Bordo en güçlü vampirlerin göz rengidir ve bu göz rengini almak için tek parmağınla bir fili kaldırabilecek güçte olmak gerekir. Ama kurtlarda bu durum farklıdır. Onların göz renkleri sarı ve tonları üzerinden oluşur. Açık sarı en güçsüzü, hardal sarısı orta güçlüsü ve altın sarısı da en güçlüsüdür.
       Ben bütün bunları düşünürken Uzay'ın bana " Neredeydin?"diye bağırmasıyla kendime geldim. "Yıldız'ın evindeydim" diye bağırarak karşılık verdim.
- Keşke haber verseydiniz küçük hanım. Dün gece dolunay vardı. Senin için o kadar endişelendim ki, derken gözleri eski halini almıştı.
- Uzay ben kendimi koruyabilirim, en alt seviye olsam da bir vampirim ve bana güçsüzmüşüm gibi davranman beni deli ediyor!
- Sakin ol Mira, gözlerin renk değiştiriyor, dişlerin de uzadı, dedi ve mutfaktaki kan dolabına koştu. Dolap açıldığı an odaya dolan koku ve boğazımdaki acı bana susuzluğumu hatırlattı. Elinde bir kan torbasıyla geldiği​ an torbayı vampir hızımı kullanarak aldım ve saniyeler içerisinde bitirdim. Dolaba koştum ve bir torba daha içtim sonra bir torba daha ve bir torba daha derken Uzay dolabı kapattı. Kendimi kontrol etmeliydim, çok fazla kan içmek zararlı olacaktı. Ben ayağa kalkıp kapıya doğru gidecekken dişlerim eski halini almış, gözlerim eski maviliğine kavuşmuştu. Tekrar Yıldız'ın evine gidecektim.
Yıldız'ın Ağzından
     Yemeği bitirdim ama bulaşıkları yıkamak zor geliyordu. Ben tabakalara odaklanmış bir şeyler olmasını bekliyordum. Filmlerde olur ya. Tabiki bunu şaka olsun diye yapıyordum ama tabaklar birden havalandı, musluk açılınca şok olmuştum. Dikkatim dağılmıştı, tabak birden yere düştü. Ben kırıkları toplamak için yere eğildim, telekinezi yapmıştım. Bu imkansızdı, ben bir kere daha denedim. Bu sefer kırık tabak parçalarına odaklandım ve yine oldu, bütün parçalar uçarak çöpe gidiyordu. Ben bunları yaparken Mira geldi. Kapı zilinin sesiyle dikkatim dağıldı ve uçan parçalar yere düştü. Ben kapıyı açtım. Ona bir şey göstereceğimi söyleyip mutfağa gittim. Peşimden geldi, ben yerdeki kırılmış tabak parçalarına odaklandım ve yine uçarak çöpe girdiler. Buna şaşırmıştı.
      Bir telefon görüşmesi yapması gerektiğini söyledi ve mutfaktan çıktı.
Mira'nın Ağzından
     Mutfaktan çıkıp telefonumu açtım. Layla'yı aradım, ona olanları anlattığımda çok sevindi. Bunun olmasının iyi bir şey olduğunu söyledi ve telefonu kapattı. Umarım iyi şeyler olur.
Umarım beğenmişsinizdir ve oylarsınız 😊😊

   

Yeni Bir Hayat: İnsanüstü KraliçeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin