Boşluk şu an hissettiğim tek şey boşluk nerdeyim inanın bilmiyorum ve sanırım bilmekte istemiyorum.
Çünkü burası çok sesiz ve olmayan bir yerde yok oluyormuşum hissini veriyordu.
Ölmüş müydüm?
Yoksa arafta mıydım?
Yani şu ölüm ve yaşam arasındaki ince çizginin olduğu kısım.
Arafın adının anlamı olan ara.
Sahi burası bana Arafı hatırlatıyordu.
Onun bana hissettirdiği karmaşıklığı.
Ama sanırım şu an o karmaşıklık bile yoktu.
Ne gördüğümü geçin ne görmediğimi bile bilmiyordum.
Ölümden sonra hep beyaz bir tünel gözükür derlerdi yada
Seni almaya gelen ölüm meleği.Neden burada hiç birşey yoktu?
Hayır var!.
Ali karşımdaki hasreti ile yandığım canım kardeşim Ali.
Nede güzel hala nede heybetlisin Ali.
Öldüm galiba Aliyi nasıl görürdüm yoksa.
Yüzü hüzünlü bakıyordu öyle hüzünlü öyle acılı.
Ona sarılmak istedim ama yapamadım çünkü yoktum ben sadece Ali vardı burda bu yüzden sarılacak bir bedenimde yoktu.
Şu hissizlikte bile hissettiğim özlem ve acı sarmıştı dört bir yanı.
O özlediğim kulaklarımda çınlayan sesi duyuldu boşlukta Alimin.
"Hissediyorum kardeşim"
"Neyi?" Diye geçirdim içimden ama aynı Alinin sesi gibi yankılandı boşlukta.
Buruk bir tebessüm ederek konuştu canım kardeşim.
"Acını özlemini ve en çokta aşkını"
Herşeyi anlamıştım ama aşk nerden çıkmıştı?
"Aşk mı?"
Ali tekrar tebessüm etti daha çok sarılmak istedim bedenimi bulmak ve ona sarılmak ama olmuyordu.
"Evet seni aşık etmeye başlayan adama olan hissin?"
Sonra düşünüyor gibi yapıp devam etti.
"Yanılıyor muyum?"
Bir şey diyemedim oda anlamış gibi başını salladı.
"Ona git kardeşim biliyorum her dediğime takılıyorsun, bunu ağlamamandan diyorum"
Nefes aldı ve devam etti
"Seni ona emanet ediyorum onu bırakma en azından dene hataları olacak senin de tabi ama tamamlanacak kalpler varken bırakmakta olmaz."dedi
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bana ait!
Novela JuvenilDelirmiş gibi bağırıyordu, herkezin onu duyduğuna emin olmaya çalışırcasına tekrar ve tekrar bağırıyordu. BANA AİT! Bana anladınız mı lan!? Bana ait! BU KIZ BANA AİT!!!