Jimin'in bakış açısı.
-
"Seokmin-ie, süt çocuğu olmayı bırakıp ipe tırmanacak mısın yoksa gelip kıçını tekmeleyeyim mi hayatımın anlamı?"Seungcheol boynunda asılı olan düdüğe kuvvetlice üfledi.
"Önüne bak velet." Seokmin'in iple cebelleşmesini izlemeye, Yoongi'nin omzuma vurduğu sopa ile son verdim.
"İnsanlar telaşa kapıldığında saldırmak için çevresindeki nesneleri kullanır. Bazen sopa, bazen taş bazense hiç tahmin edemeyeceğin nesneler olabilir. Bu yüzden nesneleri nasıl savuşturacağını öğrenmen gerekir."
Bu bilgi demecinin Yoongi'den geldiğini düşünmüyordunuz değil mi? Hayır elbette gelmiyordu,bilgi demeci hemen yanımızda duran Do Kyungsoo'dan geliyordu.
"Duydun işte ben de böyle bir şey söyleyecektim."
Yoongi basitçe kıvırıp attığında kıkırdadım. Elini ensesine atmıştı ve sevimli görünüyordu.
"Tamam şimdi senaryolara çalışalım."
"Senaryo mu? Dizi mi çekeceğiz?" Minderin üzerine çıkıp sıska poposunu kestiğimi ona fark ettirmeden gözlerimi yüzüne çıkardım.
"Evet ben Barney*olacağım sen de Robin.**" Gözlerini devirip boğazını temizledi.
Çok güzel bir herifti.
*How I Met Your Mother karakteri.
** How I Met Your Mother karakteri.
"Namjoon size ne öğretti?"
Ellerimi yüzüme yakın bir yere yerleştirip atak için bekledim.
"Şehirdeki bina planlarını, keskin nişancı ile karşılaşırsak ne yapmamız gerektiğini,bazı bombaların nasıl yapıldığını ve nasıl imha edildiğini. Bir de, ipe nasıl tırmanacağını ve nasıl suyun altında sakin kalabileceğimi öğretti."
Yoongi güldü,"Zeki pezevenk." dedi ve ilk yumruğu hızla sol gözüme indi.
Kollarımı yumruğu savuşturmak için yüzüme çıkardım. Ardından bir tekme savuşturdum, boyunu hesaba katarsam tekmem karnına denk gelmiş olmalıydı. Tekmeden sonra hızla toparlanıp,ayağımı yerden kesmek için yerde yarım daire çizip beni düşürmeye çalıştı, fakat geriye doğru sıçradım ama bu benim dengemi bozdu ve kıç üstü yere oturdum.
Hafif inleme sesi ile geriye doğru düştüğümde Yoongi hızla üzerime çöktü. Bacaklarını bedenimin iki yanına sabitleyip kasıklarıma oturdu.
"Normalde olsam, yani senin düşmanın olsam, gözümü kırpmadan boğarım seni. Dua et çömez,dua et ki senin eğitmeninim."
Üzerimde durduğu pozisyona dağ diyorduk. Tüm gücünü dizlerine vermişti ve ben bundan kurtulmak için kendimi birazcık yana doğru çevirip, bir dizimi kaldırdım,ardından diğer ayağımı açıp Yoongi'nin dengesini bozarken,onu kendimden uzağa ittim ve üzerimdeki vücudundan kurtuldum.
"Namjoon hyung bize bunu da öğretti." dedim, yüzümde ukala bir gülümseme vardı. Yoongi yerde bana bakıyordu ve ben yukarıdan onu izliyordum. Siyah saçları lacivert mindere yayılmıştı ve bana umutla bakıyordu. Yere eğilip onu kaldırmak için ileri atıldım ama o bir takla ile yerden kalktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UNIT : BLAꓛK | MYG × PJM
Fanfic"Toprak kadar."diye fısıldadı Min Yoongi sevgilisinin gözlerinin içine bakarken. "Canım pahasına." diye yanıtladı onu Park Jimin,bir öpücüğü paylaşmak için dudaklarına uzanırken Yoongi'nin. - myg×pjm. -