Ahmet can ile onur ile eve geldiğinde ''bana bakın sessiz olun anam evde'' dediğinde Ahmet'in kız kardeşi gül kapıyı açıp ''abicuğum hoş geldin anam da seni içeride bekliyor'' dediğinde bülent iki elini havaya kaldırıp ''tüh sana düşük çenelü!'' diye konuştuğun da hayriye hanım içeriden seslenerek ''gel buraya gel kızma uşağıma!'' dediğinde bülent içeri girip ilk önce anasının elini öperek ''hoş geldin ana? Neden demezsun ben geleceğum aldırırdım seni?'' dediğinde ahmet gözlerini devirdiğinde hayriye hanım elini çekerek ''senin gibi evlat olmaz olsun! İnsan anasına der ana benim oğlan evleniyor hatta evlenmeyi geçmiş torun bile geliyor! Sen beni ara ana benim hatun ile ara açık!'' diye sitem ettiğinde zeynep ellerini göğsünün altında birleştirip tek kaşını kaldırıp baktığın da bülent öksürmeye başlamıştı.
''Ser ana, gelir gelmez bütün kirli çamaşırlarımı ser zaten!'' dediğinde hayriye hanım ''sen birde benim ilk uşağım olacaksın! Sen böyle akılsızluk edersen diğerleri ne etmesin?! Ah ah yunus'um, kadir'im seni örnek alıyor hep!'' dediğinde ahmet ellerini havaya kaldırıp '' haydaaaa! Ben diyom onlara beni örnek al! Tamam beni örnek alsınlar ama kötü huylarımı görüp iyi huylarımı alsınlar anacım senin oğulların salak'' dediğinde hayriye hanım ayağında ki terliği eline alıp oğluna fırtlattığında ''seni de ben doğurdum onları da ben doğurdum deme öyle kardeşlerine?!'' diye fırça attığın da ahmet derin bir nefes alıp konuşmaya başlamıştı.
''Nerede o iki fırlama? Bana bak ana onları da rizeden taktın peşine getirdin burada bir falsoları olmasın yakarım çıralarını'' diye konuşup efelendiğinde hayriye hanım ''sen ilk oğlunun uçkuruna sahip çık sonra benim uşaklarıma laf edersin sen daha oğluna sahip çıkamıyorsun?!'' dediğinde herkes gülmeye başladığın da ahmet ellerini havaya kaldırıp ''şu dediklerini biri duysa bittim! Herkese lafım geçiyor sen beni maşallah rezil rüsva ediyorsun ana aşk olsun valla!'' diye sitem ettiğinde hayriye hanım ''gel buraya gel eşek sıpasu seni!'' diye elini uzattığın da ahmet gidip annesinin elini öpmüştü.
Hayriye hanım elini koltuğun boş kısmına koyup ''Gel otur bakayım şöyle yanıma oğlum?'' dediğinde ahmet kuzu kuzu anasının yanına oturup ''Memlekette herkes diyor bu iplikçilerin soyları mı kuruyor? Oğlum bak artık şu ömeri evlendirdikten sonra kadir ile yunusu sa everelim'' diye konuştuğun da ahmet derin bir nefes alarak ''ana Allah aşkına senin iki deli oğlunu kim alsın hadi aldı ne yapsın yahu yaşanmaz'' diye cevap verdiğinde hayriye hanım oğlunu dürterek ''deme öyle! Değişti kadir ile yunus sen onlara bulursun kız olmadı al yanına onlar bulur'' dediğinde ahmet oflayarak ''ya ana sen benim başıma bela getiriyorsun ama bir değil iki tane hemde! Biri geldi 35 yaşına diğeri geldi 40'ına! Ben nasıl kız bulayım onlara?'' diye konuştuğun da hayriye hanım konuşmaya başladı.
''Ne var yahu yaşlarında? İkisi de aslan gibi mübarek! İplikçilerin veliahtı onlar! Bak can ile onur da öyle bekar kaldı.. Abin olsaydı böyle olmazdı ahmet '' diye duygusala bağladığında bülent aniden ayağa kalktığın da ''tamama ana tamam söyle gelsinler ama bana bak ört zört istemiyorum veririm desturu!'' dediğinde hayriye hanım ayağa kalkıp ''aferin benim oğluma aferin!'' deyip emineye dönerek ''gelin bak gördün mü?'' dediğinde emine hanım gülerek ''yani anne bende senin gibi yapsaydım bende ikna ederdim şahsen'' diye konuştuğunda herkes gülmeye başlamıştı.
Oğlumun dilinden anası anlıyor işte emine sende öğren benden sonra bu erkekleri sen hizaya getireceksin'' deyip güle dönerek ''ahanda gül de seninle olacak beraber halledeceksiniz'' dediğinde ahmet anasına sarılarak ''sen nereye hayriye hanım? Sen beni anlayan tek kadınsın tek!'' dediğinde emine ''annende senden taraf olduğu için seni anlaması normaldir bülent!'' deyip tek kaşını kaldırıp konuştuğun da ahmet ellerini havaya kaldırıp ''bugün yeterinde laf yedim emine sen başka güne sakla olur mu?'' diye karısına sarıldığın da kulağına fısıldamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mucize Bir Hayat
FanfictionUmut nedir biliyor musunuz? Umut etmek, bir insanın başına gelebilecek en kötü şeydir çünkü acıyı arttırır, diyenler yanlış söylemişler. Umut, acıyı arttırmaz. Çünkü umut etmek son noktadır. Zaten o kadar çok acı çekiyorsundur ki yaşamak için elinde...