Sonsuzluğun Başlangıcı

1K 79 22
                                    


Defne elini karnına götürüp okşadığında birden gözleri yerinden çıkacakmış gibi oldu. Ömer'e dönerek ''ömer çocuğumuzu unuttum ben! Bugün onunla hiç konuşmadım. Ömer hiç harekette etmiyor! Ben nasıl bir anne oldum böyle..'' oturduğu yerde dört dönerken ömer ellerini tutup sakinleştirmeye çalışarak ''öyle bir şey söz konusu bile değil defne.. Benim yüzümdendir o seni aşk sarhoşu yaptığım için mutluluktandır, hem bak bebeğimiz de bizim mutluluğumuz ile mutlu ondan belki hiç sesi çıkmadı'' tek kaşını kaldırıp fikir sunduğunda defne yüzünü buruşturup ''olsun ömer ben en azından konuşmalıydım'' ağlamaklı bir haldeydi. 


Ömer karısına dönüp ''O zaman bizde bebeğimiz ile konuşuruz doğmasına az bir süre kaldı bize cevap vereceğini düşünüyorum'' elini karnına koyup okşamaya başladığında ''benim güzel oğlum, bize tekme atar mısın? Bak annen senin için çok endişelendi'' konuşması bitince tekme hala atmayınca defne ''doğuma kalmış 1 ay ben çocuğumu unuttum. Hayır unutulcak gibi de değilim ama'' ömer gülmeye başlamıştı. 


Defne elinin tersi ile vuracakken hareketlilik hissetmişlerdi ikisi de. Heyecanlı bir şekilde birbirlerine bakıp gülümseyerek ''bak gördün mü? Bebeğimiz gayet iyi. Sen boşuna panik yaptın defne?'' gözlerini devirmişti. 


Defne elini karnında gezdirerek ''çok özür dilerim annecim.. Ben baban yüzünden seni unuttum.. Bir daha olmayacak. Sen bir doğ her günüm seninle olacak annem benim'' açıklamalarda bulunduğunda ömer tek kaşını kaldırıp ''bu sefer de sen beni unuttun defne? Yani olacak iş mi bu?'' yüzünü buruşturup bakındığında defne elini karnına koyup sıvazlıyarak ''annecim bak baban bizi kıskanmaya başladı'' gözünü kaçırıp ömere kaçamak bakış fırlattığında ''Bebeğimiz doğduktan sonra artık üç kişi olacağız ömer hayat üzerine kurulan planlarımızı üç kişilik kurup üç kişilik uygulayacağız.'' konuştuğunda ömer ''ben oğlumuz için ölünceye kadar rahat yaşıyacağı bir para hazırladım oğlumun adına açılmış on sekiz yaşına gelinceye kadar bir vasi tarafından saklanacak'' elini karnına götürüp severek ''babası çoktan üç kişilik planlar kurmaya başladı defne hanım'' göz kırpıp arkasına yaslandığında defne bir süre sessiz kalmıştı. 


Hızlı bir şekilde öne eğilip ''ömer sen çok fenasın! Ben onu mu dedim?!'' cırladığında duruşunu hiç bozmadan yan bir bakış atarak ''neymiş defne iplikçi?'' gülmemek için kendini zor tutuyordu ömer. 


''Ben burada biraz naz olsun, cilve olsun şayyaparken siz hiç te maşallah! Azcık insan karısına şöyle sever, sevgi gösterisinde bulunur bizde oğlum ile azcık mutlu olurduk'' gözlerini devirip camdan dışarı bakındığında ömer kemerini çözüp defnenin dizine başını koyarak ''ben kıskanırım arkadaş'' ayaklarını yere sağlam basıp kendini iyice defnenin dizine yerleştiğinde konuşmasına devam etti. 


''Oğlum da olsa ben azcık ilgi isterim, işten eve gelince masanın kurulup terliklerimi giyerken oğlumun kucağına atlamasını 'babacıım' deyip yanaklarımı sıkmasını isterim. Senin o güzel ellerinden yaptığın yemekleri yedikten sonra oğlumla salonda iki güreş yapıp oynamak isterim. Gecenin en sonunda da'' defnenin elini tutup öpücük kondurduktan sonra ''karıma sarılıp gün içinde ne yapmışım ne etmişsin dinlemek, anlatmak isterim..'' başını defneye doğru diktiğinde 


defne elini ömer'in yüzüne kapatıp severek ''ah benim deli kocam! Bu hayal çok yakında gerçek olacak. Oğlumuz doğduğunda hep böyle olacak'' sıcacık gülümsemesini yaymıştı yüzüne. 

Mucize Bir HayatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin