Mucize Bir Hayat

Kader Ortağı

Ekrem sen bu işe karışmasa mıydın?'' diye sorduğun da uğur elinde ki viski bardağını sıkıp ''ben abilik görevimi yaptım! Ben zeynep'e hep dedim bırak gel dedim ama yapmadı.  Yıllar önce yapmam gereken şeyi yaptım aslında!'' dediğinde hüseyin ekremin karşısına geçip ''nasıl yani'' dediğinde ekrem ters ters bakarak ''bülenti ben hiç bir zaman istemedim ama kardeşim ne kadar engel olmaya kalksam da çok seviyor defne de doğunca hiç bir şey yapmadım ama o sevenleri ayırmak da bir numara!'' dediğinde uğur konuşmaya başladı. 

''Eski konuları açma artık ekrem'' dediğinde elindeki bardağı sıkarak ekrem ''sen sevmek nedir biliyor musun uğur?! Ya da şöyle sorayım ben neden bu yaşıma kadar hiç evlenmedim?'' dediğinde uğur ve hüseyin sessiz kalmışlardı. Ekrem devam ederek ''ben sevmek ne demek bilirim sevip de sevilmemek nasıl bir duygu nasıl onu da çok iyi bilirim sevip kavuşamamak da nasıl bir duygu bilirim o yüzden siz bu konuya karışmayın!'' dediğinde hüseyin konuşmaya başlamıştı. 

''Bak biz aşkı biliriz sevdayı biliriz her şeye eyvallah çekeriz ama aşkın acısını ben bilmem kardeş o yüzden saygım vardır susarım bülent ile aranızda ki konu evet kötü ama bu da aşılır'' dediğinde ekrem ayağa kalkarak bar masasının önünden bardağına viski doldurduktan sonra yerine geçecekken elinin tersi ile gözlerinde ki yaşı sildiğini görmüşlerdi. 

Kapı çaldığın da eskisinden daha da sert olarak geriye dönüp baktığın da defneyi ve ömer'i görmüştü ekrem. Defne ellerini açıp dayısına sarıldığın da ''dayı ne olacak şimdi?'' diye sorduğun da ekrem çok net cevap vermişti. ''Yıllar önce annenin yapması gereken şeyi kızım boşanacaklar ne olacak'' dediğinde ömer konuşmaya başlamıştı. 

''Az önce karşılıksız aşkı sevdayı biliyorum dediniz ama şimdi kardeşinizi ayırmaya çalışıyorsunuz'' dediğinde ekrem kaşlarını çatmış ömere bakarak ''O kardeşimin sevgisini hak etmiyor! Yıllarca üzdü kardeşimi artık buna engel olacağım!'' dediğinde ömer bir adım atarak ''hiç konuştunuz mu?'' dediğinde ekrem tek kaşını kaldırarak ''Ne konuşacağım onunla!'' dediğin de ömer gülerek ''bülent beyi kastetmiyorum siz, siz hiç kendinizle konuştunuz mu? Sordunuz mu kendinize?'' dediğinde ekrem gözlerini ömerden kaçırmıştı. 

Ömer eliyle dudağının kenarını sildikten sonra ''iyi.. Ben zeynep hanım ile konuşurken siz de vicdanınız varsa kalbiniz ile konuşun belki o zaman beni anlarsınız'' dediğinde ömer arkasını dönüp giderken ekrem koltuğa oturmuş elinin tersiyle uğur ve hüseyine git dediğinde salonda defne ile ekrem yalnız kalmıştı. 

Defne şaşkınca baka kalırken ömer'in dayısını susturması gerçekten onu çok etkilemişti. Şimdiye kadar dayısını susturan kendi dışında kimse olmamıştı. Arabada konuştuğu gibi iddalıysa eğer ki dayısını ikna etmiş biri annesini de ikna eder gibi düşünmeden edememişti. 

|

Zeynep iyi düşündün mü? Gerçekten boşanacak mısın bülentten?'' dediğinde melek elinin tersi ile sildiği göz yaşlarını ''ne yapayım başka melek? Ben ona ömrümü verdim ya çok sevdim!'' dediğinde kader arkadaşının yanına gelerek elini omzuna koyup sıvazladığın da ''iyi düşün zeynep sen bülentin ne olduğunu biliyordun yıllar geçti biz hep yanındaydık hala da yanındayız sakın yalnız hissetme kendini'' dediğinde zeynep minnetle bakmıştı arkadaşlarına.