Multi; "Gizem, Damla ve Etris"
8.
Ertesi gün gözlerimi açar açmaz okul kiyafetlerimi giyip aklıma ilk gelen şeyi yapmaya koyuldum. Gerçekten şu bilinmeyeni bulmak istiyordum. Kim olduğunu fazlasıyla merak ediyordum.
Gizem ve Damlaya ondan bahsetme zamanı gelmişti. Belki onların mantıklı fikirleri vardı.
Okula geldiğimde yine bizim tayfa tam kadro aynı yerlerinde oturuyordu.
Hızlı adımlarla yanlarına gidip "günaydın" dedikten sonra Gizem ve Damlaya bakışlarımla gelin işaret yaptım. Furkan her zamanki gibi asosyal takılarak bize bakmıyordu. Berkin bakışları biraz kuşkulu olsa da sesini çıkartmadı.
Gizem salağı yüzüme anlamsız anlamsız bakınca anlamadığını fark ederek gözlerimi devirdim. Neyseki Damla olayı çakmıştı.
Damla "gizem bir gelsene kantine gidelim" diyerek gizemi kaldırdı.
Gizem hala anlamasada oturduğu yerden kalktı.
İkisiyle okulun arkasına gidip boş bir yere oturduktan sonra konuya girmeyi planlıyordum ki zaten kızlar söylenmeye başladı.
Damla "ne oldu etris ne bu halin?"
Gizem "aynen ben hiç bir şey anlamadım ne oldu?"
Damla "hey anlatsana neler oluyor?"
Bilinmeyenle mesajları açıp telefonumu kızlara uzattım.
İkisi de mesajları okurken yüzleri şekilden şekile giriyordu.
Gizem "oha" diye mırıldandı.
Damla "kim bu be" diye söylendi.
"Belki sizin bir fikriniz vardır diye sorayım dedim sizce kim olabilir?"
"Valla bulunmak istemeyen biri olduğu kesin" diyerek gizem fikrini sunduğunda içimden 'sen bir sus ya' diye geçirdim.
Katkısı yoktu madem sussundu.
Bakışlarım damlaya kaydı. Yavru bir köpek masumluğuyla bakıyordum yüzüne. Umarım onun bir fikri vardı.
Bir süre sessiz kaldıktan sonra parmağını şıklatarak "buldum" dedi.
Anında gözlerim fal taşı gibi açıldı.
"Ee ne buldun söylesene?"
"Whatsaap profiline bakmayı hiç düşündün mü?" Diye sordu sinsice sırıtarak.
Bu sırıtışına eşlik ederek bende sinsice sırıttım.
"Aklınla bin yaşa damla ya süpersin"
Hızlıca elime telefonumu alıp numarayı ekleye girdim.
"Ee ne diye kaydedeceğim?" Diye mırıldandım.
Gizem elini sallayarak "salla bir şeyler" dedi.
Bunun üzerine bende aklıma ilk geleni yazdım.
'Bilinmeyen'
Whatsapa girdiğimde ellerimin titrediğini hissediyordum. Resmen bilinmeyenin kim olduğunu öğrenecektim.
Gizemle Damla sabırsızca yüzüme baktığında aramaya bilinmeyen yazdım vee bingo!
"Whatsap profil fotoğrafı yok" diye üzgünce iç çektim.
Hayallerim yıkılmıştı.
Bu hayal kırıklığıyla hiç ders çekemezdim. Zilin çalmasını umursamayarak okuldan çıkmak için hareketlendim.
Furkan arkamdan "etris ders başlıyor nereye?" Diye seslendi.
Okulun çıkış kapısından Furkana dönüp "size iyi dersler" diyerek kapıdan çıktım.
Kısaca kaçtım.
Neyse ki arabam vardı. Ocakta doğduğum için ehliyeti daha erken alma şansım olmuştu ve birde ablanız zenginse hiç bir sıkıntı çekmezdiniz.
Arabayı sahile çekerek banklardan birine oturdum.
Tam o sırada mesaj sesi.
Bilinmeyen; "neden okulda değilsin?"
Etris; "canım çekmedi"
Bilinmeyen; "bir sorun yok değil mi? Varsa söyle hallederiz ;) "
Etris; "bir sorun var aslında"
Bilinmeyen; "nedir?"
Etris; "yanımda olmaman .. "
(Görüldü.)İçim burkulmuştu.
Hiç görmediğim, hiç tanımadığım , kokusunu, dokunuşunu, gözlerini , huyunu suyunu bilmediğim birini yanımda istiyordum.
Acınası bir haldeydim.
Sanırım kendimi fazla kaptırmıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kod Adı :Karanlık |texting. (Tamamlandı)
Short StoryHiç tanımadığı, hiç görmediği ve hiç bilmediği birinden gelen bir mesaj.. Karanlık bir adamın, yıllar önce kendini genç kıza kaptırmasıyla yola çıkan bir aşk.. Adam, genç kız için onu üzenlerden sessizce, habersizce intikam alırken genç kızın...