Kod Adı :Karanlık |texting. (Tamamlandı)

Bilinmeyen /18

18 .

Okul çıkışı kuğulu parka giderek boş bir yere oturdum.

Eğer bilinmeyen şu an buradaysa bile kim olduğunu bilmediğimden sadece yanıma birinin gelmesini bekliyordum.

Dakikalar geçerken karşıma biri oturdu.

Berk ?

"Etris beni kırmayıp geldiğin için çok teşekkür ederim umarım çok bekletmedim"

"O notu bana yollayan sen miydin?"  Diye sordum şaşkınca.

"Evet memnun olmamışa benziyorsun?"

"Yo hayır sadece şaşırdım"

"Hm başka birini bekliyordun sanırım"

İçimden evet diye geçirdim.

"Neyse sana söylemem gereken bir şey var" dedi masanın üzerinde duran elimi tutarak.

Tam elimi tuttuğu sırada mesaj geldi.

"Çok sory bu mesaja bakmam gerekiyor" diyerek elimi çekip telefonuma gelen mesaja girdim.

Bilinmeyen; "elini tutan o eli kıracağım!"

Etris; "sakın bir delilik yapmaya kalkma"

Telefonu çantama koyarak Berke döndüm. "Evet seni dinliyorum Berk"

"Etris nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum ama artık içimde tutamıyorum"

"Neyi ?"

"Geçen Dönemin başından beridir senden hoşlanıyorum"

Ve ben şok! Berke hiç bir zaman o gözle bakmamıştım. Onunda bana bakacağını düşünmemiştim. Hatta yaptığı en ufak hareket bile benden hoşlandığına dair beni kuşkulandırmamıştı.

Bir anda böyle bir itiraf beklemiyordum.

"Berk ben ne diyeceğimi bilmiyorum yani bunu beklemiyordum"

"Sadece bana izin ver Etris, birlikte zaman geçirelim beni tanı ve öyle kararını ver"

Aklımda bilinmeyen vardı. Beni sürekli koruyup kollayan merak eden ama kim olduğunu bilmediğim kişi. Kendini bana göstermekten çekinsede aklımda o vardı.

Şimdi şu an Berke boş yere umut vermek istemiyordum.

Ama onu kırmakta istemiyordum.

"Peki dediğin gibi olsun " diyerek gülümsedim.

Arkadaşça vakit geçirmekten zarar gelmezdi nasılsa.

Berk memnuniyetle elimi yumuşakça sıkarak gülümsedi.

Bu tatlı an ellerimizin üzerine dökülen kaynar çayla birlikte sona eriyordu.

Garson kız "çok pardon ben çok özür dilerim yanlışlıkla oldu" diyerek yapayca üzülmüş gibi yaptı ama ben anlamıştım. Bilinmeyenin başının altından çıkıyordu hep bunlar..

Berk "yandım" diye inledi.

Masanın üzerinde duran peçeteyle alel acele elini silmeye çalışırken telefonuma mesaj geldi.

Oflayarak mesaja girdim.

Bilinmeyen; bir kez daha o piç elini tutarsa yanmaktan beter olur!"

Etris; "insan dışı varlık!"

Bilinmeyen; "bende seni seviyorum etrisciğim ;) "

Yeminle bu çocuk beni deli ediyordu!! Önce Furkan şimdide Berk.

Kendime hakim olamayarak eminim sonradan pişman olacağım bir mesaj gönderdim.

Etris; "ben senden nefret ediyorum ama"

Bilinmeyen; "o yüzden mi benimle konuşmadan yapamıyor ve her konuşmamızda sırıtıyorsun? :) "

Etris "oooff ! Yazma bana tamam mı !"

Bilinmeyen: "ama yazmamı istiyorsun etris ;) "

Etris; "istemiyorum !"

Gerçekten dengelerimi bozmuştu. Ne olurdu yani uslu uslu beni izlese arkadaşlarıma bulaşmasa?

Ama yok yani ille Etrisi sinir edeyim kafasındaydı.

Bilinmeyen; "pekii.."