Kod Adı :Karanlık |texting. (Tamamlandı)

Bilinmeyen / 22

Bölümü bitirdikten sonra aklınızda canlanan bilinmeyeni tarif ederseniz çok sevinirim, hayal dünyanızda nasıl biri canlandı çok merak ediyoruumm 😊

22 .

Aklımda sürekli o vardı. Onu hiç görmediğim için hafızamda canlandırmaya çalışıyordum. Acaba siyah saçlımıydı yoksa sarı mı? Belki de kahverengi..

Gözleri? Gözleri ne renkti acaba?

Onu öyle çok merak ediyordum ki bir an önce görmek istiyordum.

Telefonumun çalmasıyla tüm düşüncelerimden sıyrıldım.

Berk arıyordu.

"Efendim Berk?" Dedim telefonu açarak.

"İşin yoksa sinemaya gidelim mi demek için aramıştım?"

"Aslında şey yarın tatile gidiyoruz ya o yüzden hazırlık yapıyorum"

"Bir saatliğine olsun dışarıya çıkmak için bana vakit ayırmaz mısın?"

"Peki tamam o olur"

"10 dakikaya sendeyim öyleyse"

"Tamam görüşürüz"

Keşke şu an görüşeceğim kişi Berk değilde bilinmeyen olsa diye geçiriyordum içimden. Onu öyle çok görmek ve tanımak istiyordum ki ne ara beni kendine bağlamıştı anlayamadım.

Üzerime rahat bir şeyler giyerek evden çıktım.

Berki beklerken gözüm sürekli telefondaydı. Belki bilinmeyenden mesaj gelir diye bekliyordum.

Yazmıyordu.

Umut edercesine telefonuma bakarken önümde bir hareketlilik sezdim.

Berk gelmişti. Arabanın camını açıp bana seslendiğinde hızlı adımlarla arabaya bindim.

"Geçen bir kafeye gittim inanılmaz güzel tatlı yapıyorlar seninde denemen lazım" dedi direksyonu çevirerek.

"Olur denerim tabi merak ettim şimdi"

"Az kaldı,  parmaklarını yiyeceksin" dedi gülerek.

Berki ilk kez gülerken görüyordum. Normal de ifadesiz takılırdı.

Kafeye gelip güzelce tatlılarımızı yerken "ee sen tatile gelmiyor musun?" Diye sordum.

"Şirketle ilgilenmekten vakit bulamıyorum o yüzden zor gbi"

"Tüh"

"gelmemi ister miydin?" diye sordu yüzüme odaklı bakarak.

"Tabiki isterdim bizim tüm tayfa geliyor eğlenirdik"

"Eğer gelseydim biz belki yalnız takılırdık hı ne dersin?"

İçimden iykide gelmiyor diye geçirdim. Bana karşı hislerine karşılık verebileceğimden emin değildim.

"Bilmem"

Bir süre daha sohbet ettikten sonra kafeden çıkmak için hareketlendik. O sırada gölgem gibi peşimden ayrılmayan bilinmeyenden hala mesaj gelmemişti.

Bu durum Fazlasıyla tuhaftı.

Araba hemen yolun köşesindeydi. Berk sürücü koltuğuna geçmek için yola doğru yürüdüğünde karşıdan hızla gelen araba dikkatimi çekti.

Gri bir lamborghini tam gaz Berkin üzerine gidiyordu.

Ona çarpacaktı!

Korkuyla titreyen göz bebeklerim harekete geçmem için sinyal gibiydi.

Berke koşar adımla yaklaşarak kolundan tutup üzerime doğru çektim.

Kıl payıyla basılmasını engellemiştim.

Büyüyen gözlerle bana baktı. Tam gözlerimin içine derince bakıyordu.

"İyi misin?" Diye sordum.

"İ-iyim yani senin sayende iyiyim etris" dedi büyülenmiş gibi bakmaya devam ederek.

"Güzel gidelim öyleyse" diyerek arabanın ön kapısını açtım.

Berkte kendine gelerek sürücü koltuğuna geçti.

-
Bilinmeyen sürekli Etrisi takip ediyordu. Aklı hep ondaydı. Bugün Etrisin evine yakın bir yerlere arabasını park etmiş evi gözetliyordu.

Etrisin odasını görebilmek için her zaman çıktığı bir apartman vardı. Tam net Etrisin odasını gösteriyordu. Hatta sırf bu yüzden o daireyi satın alarak birilerinin etrisi görmesini engellemişti.

Bilinmeyen etrisin odasını gözetlerken onun telefonda konuştuğunu ve hemen ardından hazırlanarak evden çıktığını gördü.

Etris bir süre evlerinin önünde beklerken aynı zamanda gözü sürekli telefondaydı ve bilinmeyen ilk önce ondan mesaj beklediğini düşünerek sevinirken , evin önünde duran arabayı fark etmesiyle bu düşünceden sıyrıldı.

Etrisin Berkten mesaj beklediğini düşünüyordu!

Hızlı adımlarla arabasına geçip peşilerine takıldı.

Bir kafeye oturmuş gülüşmelerini izlerken öyle sinir olmuş öyle canı sıkılmıştı ki Berki öldürmek, yok etmek istedi.

Şu an Etrisle gülüşüp konuşan kendi olmalıydı.

Kafeden çıktıklarını gördüğünde hızla arabasına geçip son sürat gaza bastı. Delirmişcesine hızla gidiyordu. Gözü kararmıştı. Berke çarpacaktı.

Tam yaklaştığı sıra da Etrisin Berki kendine doğru çekmesiyle çarpmadan geçip gitti.

Sonrasındaysa kendini Asrın'ın yanına attı.

Sinirden kudurmuş bir şekilde tüm barı dağıtmıştı.

"Lan oğlum nasıl olur ha nasıl?! Etris o itle nasıl görüşür ?! " sesi tüm mekanı inletiyordu.

"Tamam kardeşim sakin ol halledeceğiz" dedi Asrın.

"Halletmeliyiz asrın! Etrisin yanında tek bir sinek erkek bile görmek istemiyorum!"
-