BİRAZ KISA OLDU AMA UMARIM BEĞENİRSİNİZ :D İYİ OKUMALAR<3
Yağmur'dan
Kardeşim; benim umudum, ömrüm, bu hayatta ki ailemden bana kalan tek şey. Gözlerimin önünde hiç acımadan kopardılar onu benden. Yaşıyor mu? Yoksa düşünmekten bile korktuğum öldü mü? Yatağımın başucundaki çekmecemden ailemden bana kalan tek hatıra olan aile fotoğrafımızı aldım. Annemle babam ayakta birbirlerine sarılmış gülümsüyorlar. Ben ve mert te önlerinde duruyoruz kolumu mert in omzuna atmışım ve bizde gülümsüyoruz. Başımıza geleceklerden habersiz. Kim derdi ki anne ve babamın vurulacağını ve öleceğini. Kim derdi ki kardeşimi kaybedeceğimi ve nerede olduğunu bilmeyeceğimi. Yapayalnız yaşıyorum şu hayatta onların arkasından kalan bir enkaz olarak. Evet, arkadaşlarım var yanımda beni yalnız bırakmamak için her şeyi yapıyorlar ama ailemin eksikliğini hep hissediyorum. Canım en çok yakan da onları benden kim aldı artık bilmiyorum. Murat dı şimdiye kadar hedefim ama artık onun yaptığından da emin değilim. Bulmacamın cevap kaynağı, Şevket amca. Artık ona güvenmiyorum. Beni büyüten bu zamana getiren adamdan şüpheleniyorum. Bu beni daha çok üzüyor. Korkuyorum onunla ileride karşı karşıya gelmekten. Günlerdir peşine adam taktım. Çatı katına araştırma bürosu koydum. Şimdilik Bora ve Savaşın oradan haberi yok. Onlar uyurken yapmıştım. İki masa dev bir plazma televizyon var ve bilgisayarıma bağlı. Duvara boydan boya pano koydum ve üzerine Şevket amca, murat, Bora, Savaş, ailemin Fotoğrafı ve araştırmam boyunca tuttuğum adamın gönderdiği bütün fotoğraflar. Çatı katının tam ortasına da bir kum torbası sinirlendiğim de bütün hıncımı ondan çıkarıyorum. Şevket amcanın peşindeki adam hala bizi aradığını ve her yere baktığını söylemişti. Fotoğrafları bile göndermişti. Çıldırmış vaziyette bir suratla araştırma yapıyordu. İçimde çok farklı bir duygu var büyük bir sır var ortada ve ne olduğunu bilmiyorum. Bütün algılarım kapanmış gibi.
Bugün alışverişten geldikten sonra eşyalarımı odama bırakıp aşağı indim. Bora, Savaş, Ali, Emir top oynuyorlardı. Onları öyle görünce donup kaldım çünkü kardeşim aklıma geldi. Onun o masum yüzü, gülüşü… Topla bir gün babamla oynuyordu. Topa mert vurduğunda kafama çarpmıştı. Bende acısından oturup ağlamıştım. Mert gelip’’özür dilerim abla’’ demişti ama ben hala ağlıyordum. Oda yanıma oturup ağlamaya başlamıştı. Bu benim canımı daha çok yakıyordu. Sesi hiç unutmadım, hatıralarım gözümün önüne gelmeye başladı. Gözümü yumdum hatırlamak istemiyordum çünkü daha çok canım yanıyordu. Bu yüzden ailemden bana kalan eve gitmedim. Bütün anılarım gözümün önde canlanacaktı ve ben yine kriz geçirecektim. Ne zaman anılarımın benzeri canlansa sinir krizi geçirirdim. İlk krizimi Ali ile Emir yüzünden geçirmiştim. Top oynuyorlardı. Top kafama geldiğinde o gün aklıma geldi ve içime öyle bir acı vurdu ki içinden çıkamadım. Bunları düşünürken tekrar gözümü açtım. Savaş topa vurduğunda kafama çarptı. Canım acıyordu hem de çok. Kafam değil kalbimdi acıyan… Sanki kalbimin üzerine kaynar sular dökülüyordu ve ben kavruluyordum. Savaş o an bilmiyorum saçma diyebilirsiniz ama savaş ı o an mert’e benzediğini fark ettim. Onun gibi topa vurdu. Geldi özür diledi ve gözleri. Mavi gözleri kardeşime benziyordu. Nefes alamaz hale geldim. Sadece gözlerim savaşı görüyordu. Sadece kulağımda kardeşimin ’’özür dilerim abla’’ kelimeleri çınlıyordu. Ellerim titremeye başladı. Duramıyordum karşısında ayağa kalkıp dışarı fırladım. Nazlı gelip kolumdan tutup kendine çevirdi.
‘’tamam, geçti canım’’
‘’ne geçti Nazlı ?’’ dedim bağırarak hiçbir şey geçmiyordu ki.
‘’HİÇ BİR ŞEY GEÇMEYECEK… BEN YİNE BOMBOŞ KALACAĞIM… KARDEŞİMİ GÖRDÜM ONUN GÖZLERİNDE… BİRAZ DAHA DURSAM SAVAŞ I KARDEŞİM SANACAKTIM… BU NE DEMEK BİLİYOR MUSUN SEN… DELİRİYORUM DEMEK… CANIM NASIL YANIYOR HABERİN VAR MI? ALLAHIN BELASI O GÜN HER ŞEYİMİ ALDI BENDEN… CANIMI KARDEŞİMİ ALDI… HER KALKTIĞIM GÜN KENDİME LANET OKUYORUM… NEDEN BEN ÖLMEDİM… NEDEN BU KADAR İŞE YARAMAZIM DİYORUM…’’ diye bağırdım. Acıdan ayakta duramıyordum ki. Yere diz çöktüm. Nazlı da ağlıyordu. O da yere diz çöküp bana sarıldı. Ben de hıçkırarak ağlamaya devam ettim. Bir yandan da ‘’ geçmeyecek… Bulamayacağım kardeşimi.’’ Diye fısıldıyordum. Ali gelip beni kucağına aldı. Odama yatırıp ilacımı içirdi. Uzun zamandır kullanmıyordum bu ilaçları ama yine kullanmak zorunda kaldım. İlacı içince uykunun sıcaklığına kendimi bıraktım. Uyandığımda herkes uyuyordu bende çatı katına çıkıp araştırmalara devam ettim. Bulacağım kardeşimi pes etmeyeceğim. Bugün yaşadığım sinir krizinden o hale gelmiştim. Aşağı mutfağa indim. Kendime kahve yapmaya başladım. Telefonum çalınca açtım. Şevket amcanın peşinde ki adam arıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İMKANSIZIM
ActionYağmur ailesini yedi yaşındayken kaybetmiş bir kızdı. Mavi gözleri acıya tutsak, aşka yabancıydı. Onun hayatı yılların verdiği acılarla beraber bir olmuş koca bir karanlığa hapsolmuştu. Çocukluğunun ona getirdiği nefret ve kayıplarla bir bütün olmu...