5*Bana Acıma*

297 32 16
                                    

Shizuo olduğu yere sabitlenmişti sanki, yanına gelip onu dürten Shinrayı farketmemişti.
Aklı Izaya'nın neden  yalan söylediğinde takılıp kalmıştı.
Kendi günlerce uğraşsa bunun cevabını bulmazdı. Izayaya söyletene kadar bunun peşini bırakmayacağına kendine söz verdi.
"Nedenini bilmiyorum Izaya ama ben göründüğümün aksine inatçı biriyim. Sorularıma cevap almadan durmayacağım."

Sarışın Izayayı Chikageyle  kavga ederken izlemeye başlamıştı.
Birbirlerine *sen bittin* bakışları atıyorlardı adeta
Sarışın onlara kulak misafiri olduğunu belli etmemeye çalışarak yatın havuz kısmına yürümeye başladı.

Izaya başını hayır anlamında sallıyordu. Chikage ısrar etmeye devam ediyordu. Izayayı oraya götürmeye kararlıydı.

I-"Sana dedim ya gelmeyeceğim."

C-"Oraya yalnız gidemem beni orda çiğ çiğ yerler"

I-"Son sözümü söyledim"

C-"Bu akşama kadar iyice düşün çok eğleneceğiz eminim sende mutlu kalırsın hem bu kadar yalnız olmak bedenin için  iyi değil hahah"

Izaya sinirlenip  Chikageye sert bir yumruk attı. Kahkahaları devam eden adam Izaya'nın gazabından korkmuyor gibiydi. Izaya onu  havuza atıp memnun ifadesiyle yürümeye başladı. Chikage'nin sinirlenmiş suratını görmek ruhunu tatmin etmişti.
Odaya doğru hızla yürümeye devam ederken köşede saklanan Shizuoyu görmemişti.

Sarışın duyduklarının ne anlama geldiğini bilmiyor olsada anladığı tek şey Izaya'nın yat limana girdiği zaman Chikageyle kötü bişeyler yapacağıydı.

Izaya odasına girip kapıyı kapadı kilitlemeyi düşünmüyordu "Chikage sülük gibi bişey ışınlanır gelir" diye geçirdi içinden

Yatın camından bakarken kulaklığını taktı. Telefonuyla bi süre oyalandı akşam için oluşan içindeki rahatsızlık hissini atamıyordu. Camdaki yansıması onu uyarıyordu simsiyah saçları ve zarif ve bi okadarda zayıf vücudu gittiği yerde hedef tahtası olmasına sebep olurdu.
Içtiği ilk bardakla sarhoş olma ihtimali çok yüksekti. Karşı koyma gücü düşerse başına gelecek felaketlere engel olamazdı.
Icmeyi uzun süre önce bıraktım  bana sadece felaketler doğurdu. Gerçeklerden kaçmamı sağlaması gerekirken beni onların önüne attı."

Izaya bu yüzden reddetmişti ya. Yalnızlık kötü bişey değildi. Olması gereken şeydi insanlar yalnız kişilere acıyarak bakardı Izaya o bakışları biliyordu ama umursamayacak kadar insanları seviyordu.

Odanın kapısı davetsiz bir misafir tarafından tıklandığında Izaya Chikage'nin geliyor oluşunu umursamadan camdan bakmaya devam etmişti. Kapının diğer tarafındaki sarışın, düşünceleriyle savaş veriyordu.
"Onu durdurmalı mıyım... Böylece bana borçlu olur ve bu sinirinin nedenini söyler"

Sarışın kapıda durmuş iki kere kapıyı tıklatmıştı ses gelmeyince bağırmayı hatta geri dönmeyi düşünse de kendine yenik düşerek kapının kolunu sıkıca tuttu. Sessizce açıp içeriye baktığında arkası dönük Izaya'nın dışarıya bakarak müzik dinlediğini görmüştü. Henüz sarışını fark etmemişti. Sarışın utandığını hissetmeden edemedi daha önce kimsenin odasına sessizce girmemişti. Sırf peşinde olduğu soruların cevapları için yaptığı şeye inanamıyordu. Kendine lanetler ederek odada ilerlemeye devam etti.
Göz ucuyla Izaya'nın kendisine bakıp bakmadığını kontrol ediyordu. Aralarındaki mesafeyi kapatarak arkasında durdu. Derin düşüncelerle boğuşan kederli adam, camdaki yansımaya baktığında arkasında canavarı görmeyi beklemiyordu.
Onu ittirip kovabilirdi anında sakladığı bıçaklardan birini kalbine saplayabilirdi saniyesinde ama donakalmamalıydı.
Shizuo Izaya'nın  yüzünde oluşmuş duyguyu çözmeye çalışıyordu.
"Üzüntü... hayır üzgün görünmüyor sevgi... mümkün değil öyle duyguları olamaz pirenin... Korku... Onu korkutmuş olabilir miyim bu mümkün mü bana kafa tutup hayatımı berbat eden bu insan benden asla korkmadı.
O zaman bu yüzündeki oluşan ifadenin anlamı ne"

I-"Odamda ne işin var Shizu-chan"

Izaya alaylı tavrını takınıp arkasını döndü Shizuo'nun yüzü tam karşısında durmuş onu sorguluyordu.

S-"Hm... Ben odaları karıştırmışım"

I-"Peki öyleyse beni görünce burda kaldın kendi odan olmadığını anladın ve çıkmadın yanılıyor muyum ?"

Izaya sarışının üstüne gitmeye kararlıydı. Başka türlü içinde açmış nefret tohumlarını durduramıyordu.
Shizuo'nun ifadelerinden anladığı üzere bu odaya kendisinin olduğunu bilerek girmiş ve onu izlemişti.
Böyle davranışlardan iyi sonuçlar  çıkaramazdı.

S-"Şimdi gidecektim zaten hem sen beni mi sorguluyorsun Lan... Lanet pire !!!! Cevap versene !! "

Shizuo sonlara doğru sesini yükseltmişken Izaya ona sırıttı.

I-"Kaçmak için sesini yükseltmek ha... Senin gibi canavarların kullanacağı yöntemler tam da, daha fazla senin üstüne gitsem ne yapacaksın ağzımı burnumu mu dağıtacaksın, Bacaklarımı mı kıracaksın sen bi  canavarsın doğanı daha fazla inkar etme Insanların senin hakkındaki konuşmalarını susturmak için onları öldüresiye döven kimdi "

Shizuo yerine sabitlenirken vücudundan aşağıya kaynar suların aktığını hissediyordu. Sinirden deliriyordu onu gerçekten öldüresiye dövmek istiyordu.
"Bütün kelimeleri nasıl olurda beni anlatır bu kadar neden hareket edemiyorum yüzünü morartıp sırıtmasını kesecek yumruğunu atamıyorum. "

S-"Tch..Lanet pire"

I-"Ahhhhahaha gerçekleri duymak canını mı yaktı Shizu-chan söylesene"

S-"Saçma saçma şeyler söyleyip sinir etme insanı"

I-"Hala insanlar gibi olmaya çalışıyorsun ne kadar zavallıca..."

S-"Asıl zavallı sensin haline baksana acınacak haldesin yüzünü gördün mü hiç!!! "

Shizuo'nun sözleri havada askılı kalmıştı. Cama yansıyan ifadesi karşısında belirmişti sanki
"Kelimeleri beni esir alıyor sanki savaşmamı imkansız kılıyor aklıma camda beliren ifadesi geliyor şimdi duygusunu anladım Keder ve hiçlikte kaybolmuş gibi bakıyordu. Tıpkı şimdi baktığı gibi..."

Izaya boğazına takılan yumruyu yutkunarak geçirmeye çalıştı. Görünmez eller boğazını gerçeklerle  boğacak kadar çok sıkıyordu.
Dolmaya başlayan gözlerini eğdiği başı ve alnına düşen siyah saçlarıyla kapatmıştı. Shizuo'nun acıyan bakışları içindeki öfkeyi uyandırmıştı.
Shizuo'nun üstüne yürüyere sertçe tokat attı. Shizuo Izaya'nın yanından geçip gidişini izlerken  şaşkınlıkla gözlerini açmış yanağını tutuyordu.

Izaya'nın koridorda yankılanan boğuk  sesini duymuştu.

I-"Bana acıma lanet Canavar."

Yat limana girmiş ve ilk mola yerlerine gelmişlerdi. Shinra herkese serbest olduklarını belirttikten sonra Tom ve Varona balık restorantına akşam yemeği yemeye gidecekti.
Shinraysa Celty'i alıp deniz kenarında romantik bi ortam oluşturma niyetindeydi. Kadota ve tayfası gülerek  sushiciyle gitmişti.
Hepsi biyerlere dağılırken Shizuo da onlara uymadan önce limanda sigara içmeye karar vermişti. İçinde azıcık pişmanlık duygusu belirmiş olabilirdi.

Ardından yanında beliren Izaya ve Chikage'nin konuşmalarını duymuştu.
"Nereye gitsem karşıma çıkıyor rezil herifler" diye düşündü sarışın, sigarasından son nefesini içine çekti.

  Izaya koluna giren Chikageye baktı.

C-"Hadi gidelim ozaman😆"

I-"Gidelim...Bu zavallının eğlenmeye ihtiyacı var"

Izaya'nın parlayan gözleri Shizuo'nun altın gözleriyle birleşti.
Shizuo onun bilerek bu şekilde konuştuğunu düşünürken Izaya Chikageyi kolundan çekip limandan uzaklaşmıştı bile.











Neden ? (Shizaya)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin