30*Sigara*

197 22 5
                                    

Izaya arkasına bakarak hızla odasına ulaşmaya çalışıyordu. Odasından alacağı çantayla birlikte yakında  Fransa da yeni bir hayata başlayabilirdi. Baştan beri hata yaptığını şimdi anlıyordu. Shizuoya yakın olarak ancak kendi kafasını karıştırmaktan öteye gidememişti.
Onunla yakın olmak-arkadaş- en başından beri bir hataydı.

Fransaya varmak üzere olan denizin uçsuz bucaksız sonunu görmeye çalışan Izaya odaya ulaşmıştı.
Izaya odasının kapısını açıp içeriye süzülmüştü. Shinrayı karşısında görünce yerine sabitlenmiş ve göz göze gelmişlerdi.

Sh-"Izaya senin burda ne işin var ?"

I-"Burası benim de odam Shinra ve az önce neler oldu bilmen mümkün değil ?"

Sh-"Shizuo seni öptü."

I-"Sus !"

Izaya yutkunup alev almaya baslayan yanaklarını saklamaya çalışmıştı.
Shinra gülümseyip Izayaya minnettar bakışlarından birini yollamıştı.
Izaya ise bu bakışın altında yatan nedenleri bilmiyordu. Terk edilmek, sevilmemek, günden güne parçalanmak... Izaya da biliyordu belkide bildiğini söylemek istemiyordu. O yüzden siyah adam gözlerini kaçırıp odanın içini incelemeye başlamıştı.

Sh-"Biliyor musun sizden inanılmaz bir güç alıyorum. Shizuo ve Izaya benim iki dostum. Iki düşman arkadaşım, birbirlerini öldürmeye yemin etmiş kişiler. Bu imkânsızlık içinde sizin için umut ışığı görünüyor.
O zaman demek ki herşey için umut var yani benim ışığımda yolumu bulmam gerekli."

Shinra yaşarmaya başlayan gözlerini silip Izayaya sıkıca sarılmıştı. Izaya Shinra'nın ani hareketine nasıl tepki vereceğini bilememişti. Birkaç saniye geçtikten sonra kollarını doktora dolamış ve sakinleşmesini beklemişti.
Ilk ayrılan Shinra olmuştu.

Sh-"Artık aşkımla yüzleşmenin vakti geldi."

Shinra koşarak odadan çıkarken Izaya bir süre Shinra'nın ne demek istediğini düşünmüştü.
"Aşkımla yüzleşmenin vakti"

Izaya'nın hep  ertelediği vakitti. Kaçmaya çalıştığı zamanlardı.
Zamanı durdurmak isterken kendini öldürmenin  bunun tek çaresi oldgunu anladığı zamandı.

Izaya "Kadota tabi ya" söylenirken Çılgın doktorun ne yapacağını anlamıştı. Gitmeden önce ona destek olmalıydı.

Terasta koşarken gördüğü görüntüyle kalakalan Shinraya tereddütle yaklaşmıştı siyah adam. Çılgın doktor mutlu insanların içinde dehşete düşmüş gibi bakıyordu. Sanki aldatılmış gibiydi. Kalbine aniden saplanıp çekilmiş bıçağın keskin acısını hissetmiş ve öylece kalakalmıştı. Yaşlarla dolu gözleri titriyordu.
Izaya Shinraya yaklaştığı sırada Erika hala doktorla konuşuyor ona "Sencede çok yakışmıyorlar mı ? Kadotaya sevgili bulmam ne güzel oldu değil mi ? Yalnızlık biyere kadar"
demekle uğraşıyordu.

Izaya Kadota ve yanındaki kıza kısa bir bakış atıp Shinra'nın yanına gelmişti. Çılgın doktorun  bütün umutlarını ve ışığını kaybetmiş küçük bir çocuğun saf duygularıyla ağlamak üzere olduğunu gören tek kişi Siyah adamdı.

Izaya onun koluna girmiş ve odalarına geri götürmüştü. Ikiside  konuşmuyordu. Odaya girince Izaya hızla çantasını hazırlamış ve Shinraya bakmıştı. Shinra burnunu silip gözlerindeki yaşlardan kurtulduktan sonra Izaya ile ağlamaktan incelmiş sesiyle konuşmaya başlamıştı.

Sh-"Seninle gelebilir miyim ?"

I-"Olmaz Shinra ?"

Sh-"Giderek kimsem yok, yerim yok, sevdiğim insan yok, umudum yok, anlıyor musun beni Izaya, kalbimin içindeki boşluğun bana nefes bile aldırmadığını anlayabiliyor musun ?"

Izaya Shinra'nın ciddi haline baktıktan sonra istediğini kabul etmişti.

I-"Tamam gel"

Shinra çantasını hızla hazırlamış ve Izaya ile göz göze gelmişti. Izaya kaptanı arayıp Fransa da kalacaklarını haber verdikten sonra yatın limana yaklaşmasını beklemeye başlamıştı.

(Izaya)

Son on dakika kaldı. Ardından bu yattan ayrılacağım daha doğrusu ayrılacağız. Pişman değilim çünkü yanlış bişey yapan bu sefer ben değilim. Tek korkum Shizuo'nun gerçekleri öğrenmesi. Şu anda Chikage'nin tek cümlesiyle herşey bitebilir. Bense Shizu-chan'ın beni iyi hatırlamasını istiyorum. Sevgilisini öldüren adam değilde iyi bir dostu olarak anılmak bana yeter. Daha fazlasını isteyen kalbimi reddetmek zorundayım çünkü onun masum aşkını haketmiyorum. Benim cezam buydu. Korkak gibi kaçmak. Sevsede vazgeçmek...
Seni seviyorum Shizu-chan
Geçirdiğimiz her anın ayrı bir detayı vardı ayrı bir güzeliği saklıydı.
Bu anılar bende harika hediyeler olarak kalacak. Düşündükçe seni hatırlayacağım, yaptıklarımı hatırlayacağım. Yolculuk bitmiş ve bizim ayrılık zamanımız gelmiş bulunuyor. Ama sen daha bunun farkında değilsin her zamanki gibi boş boş duvara bakıp sigara içiyorsundur. Bazen senin sigaralarını kıskandığım oluyor. Elinde sıkıca tutuşun, dudaklarının arasında bekletmen... Sonrasında yarısını bile bitirmeden kırıp yere atman ve üzerine basıp geçmen. Gerçekleri öğrenince benimde kalbimi böyle ezeceksin.


Izaya, Shinrayla Fransa'nın sokaklarında kalacak otel ararken hayatlarının devamının planını çıkarıyorlardı.  İkiside gerçeklerden kaçabildiğini sanırken peşlerinden gelen iki siluetten haberleri yoktu.

Neden ? (Shizaya)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin