18*Akina Morrison*

220 23 8
                                    

Izaya Shinrayı yataktan kaldırıp sarhoş olmasını umursamadan yüzünü yıkatmış ve yarım saatin çabuk geçmesini beklerken bulmuştu kendini.

Zaman nasıl olurda sabırsızca beklediğin zaman bu kadar yavaşlayabiliyordu. Aynı geçmesi istenmeyen zamanların hızla geçip gittiği gibi...

Izaya saatin kollarının sayılar üzerinde hareketlerini değiştirişlerini izlemeye dalmıştı. O sırada Shinra yere uzamış ve tatlı uykusuna devam etmişti.
Izaya horlayan Shinra'nın gürültüsüne daha fazla dayanamayacağına karar verip odanın ucundaki dolabına gitti.
Yeni aldığı siyah sırt çantasının önünden telefonunu çıkarıp açmıştı.
Telefon kısa sürede açılırken Izaya birkaç haberi kontrol edip eski kayıtlarından birini açmıştı.
yıllar öncesine ait kaydettiği haberde tekrar gözlerini gezdirdi.
Mırıldanarak haberi sanki kendi yaşamışcasına okumaya başlamıştı.

"...Tarihli faciaya sebep olan kişiyi ya da kişilerden henüz iz yok. Patlamaya neden olanın sürücünün dikkatsizliği mi yoksa içeriden koyulan bir patlayıcının olup olmadığı henüz belirlenemedi. Uzmanlar tanınmayacak halde arabada buldukları iki cesedinin birisinin Akina Morrison'a diğerinin Blanchard 
Swugart'a ait olduğunu tespit etti."

Izaya gülümseyerek kaydettiği haberi kapatmıştı. Kazanan o olmuştu hayatındaki ilk hilesini yapmış ve kendisini ortaya atmıştı. Bu uğurda iki canı alırken kendi masumluğunu da katlettiğini fark etmemişti. Ya da umursamamıştı.

I-"Neyse... Bunun bi önemi yok Varona'nın yaptıklarımı biliyor olması bişeyi değiştiremez bunu sır olarak saklamak istesem de artık çok geç yakın bi zamanda Chikage'nin beni bunla tehdit etmeye başlama ihtimalini de göz önünde bulundurmalıyım şimdilik Shizuoya yakın durmak en iyi seçenek onun arkadaşı olursam bana gelecek tehditlerden kendimi korumuş olurum. "

Izaya kurduğu planlara ve düşünceleri kendince onayladıktan sonra dolabının kapağına gidip tişörtlerine göz gezdirdi. Eli kırmızı tişörtüne gitmişti. Tek hamlede üstünü değiştirip aynayla göz göze geldikten sonra Shinra'nın yanına dönmüştü.

Shinra hala yerde uyumaktaydı Izaya elindeki suyu Shinraya döküp onun hemen ayaklanmasını sağlamıştı.

Sh-"Izaya napıyorsun ?"

I-"Seni uyandırıyorum"

Sh-"Rahat bırak, uyuyacağım"

Shinra yerde su olmayan bi köşeye geçip uyumak için uzanmıştı.
Izaya içinden Shinra'nın ne kadar çocuk olduğunu geçirirken kendini çocuk bakıcısı gibi hissetmeden edememişti.
Peki bu Shinrayı zayıf noktasından vursa elbet tepki gösterirdi.

Izaya sırıtarak Shinra'nın yanına oturdu. Hala beş dakikaları vardı.

I-"Shinra"

Sh-"Hmmm"

I-"Shinra"

Sh-"Ne !!"

I-"O zaman sen burda kal güzelce uyu o sırada bende Shizuo ve Kadotayla  gideyim eminim ki çok eğlenceli olur.
Hem Kadota yiyecek birşeyler yapmış eh tabi sen de aç değilsin"

Shinra aniden yerden kalkıp giyinmeye gitmişti. Izaya sırıtarak

I-"Hadi uyusana Shin-chan"

Sh-"Bende geliyorum"

I-"Neden acaba ?"

Izaya bilmiş ifadesini yüzüne takındığında Shinra kıpkırmızı olmuştu. Telaş yapıp ellerini sallarken yüzündeki renk kırmızıyla mor arasında gidip geliyordu. Izaya her ne kadar dalga geçiyor gibi davransa bile Shinra adına sevinmeden edememişti.
Belki de Shinraya bir dost olarak bu kadar değer vermesinin nedeni buydu. Izaya ne yaparsa yapsın onu affediyor sorgulamak yerine inanmayı seçiyordu ve o büyük kalbiyle herşeyden çok sevdiği kişiyi kaybetmiş olsa da yeniden aşk kırıntıları yetiştirecek cesareti bulabiliyordu.
"Ben bu kadar cesur olamazdım Shinra bidaha kalbimi güvenerek birine veremezdim bu yüzden sana saygı duyuyorum belkide, hahaha ne komik Orihara Izaya birisine saygı duyuyor birisi bu düşüncelerimi duysaydı dalga geçerdi herhalde"

Izaya Shinraya gülümsedikten sonra odadan çıkmıştı. Kapıyı arkasından kapatıp hareket eden yattan bakarken dolunayı izlemeye başlamıştı. Shinra'nın sesini duyunca ikiside  konuşmadan yatın arkasına yürümüşlerdi.

Yatın arka kısmı dalganın en çok hissedildiği kısım olmakla birlikte sudan paslanmaya başlayan demirlerle küçük bir masanın bulunduğu terk edilmiş biyerdi.
Herkesin bildiği ama görmediği gizemli bi havası var gibi gösteriyordu kendini, Izaya Kadota'nın masada oturduğunu görmüş ve Shinra'nın kolunu sıkmıştı.
Shinra Izayaya hesap soracakken onun bakışlarındaki anlamı fark edip başını hayır dercesine sallamıştı.
Izaya kahkaha atınca Kadota da onları fark etmiş ve yanlarına çağırmıştı.

Hazırladığı sofrayı gösterip arkadaşlarını oraya oturan düşünceli adamda onların karşısına oturmuştu.
Birkaç dakika geçmeden Shizuo görünmüştü.

Shizuo'nun çatık kaşlarındaki huysuz ve düşünce dolu ifadesini incelemeye başlayan Izaya istemeden gerilmişti.
Sarışın Kadota'nın yanına oturmuş masadaki herkesi tek tek süzmüştü. Önce Kadotaya selam vermiş ardından karşısındaki Izayaya bakmış ve Shinraya karşı başını eğmişti.
Kendince birşeyler sakladığı belliydi.
Izaya merak duygusunu frenleyerek önündeki tabaktaki tatlıyı yemeye başlamıştı.

K-"Ozaman hepimize afiyet olsun arkadaşlar"

Hepsi yemek yerken Kadota kaskatı olmuş karşısındaki Shinraya bakmıştı.

K-"Shinra neyin var hasta mısın"

Sh-"Yok ne hastası bişey yok
hemde... hiç yok"

Shinra konuşamayıp susarken Izaya'nın sırıtan yüzüne bakmıştı.

Shizuo önündeki tabağı itip cebinden çıkardığı sigarayı yaktı.
Izaya dayanamayıp Shizuoyla konuşmaya karar vermişti.

I-"Neyin var Shizu-chan"

S-"Bişey yok Izaya"

I-"Iyi de ozaman neden bu kadar mutsuz görünüyorsun"

S-"Herzamanki halim işte neyi anlamıyorsun pire"

I-"Pire mi ? Hem mutsuz hemde sinirlisin"

S-"Sinirli değilim dedim ya !!!!!"

Shizuo'nun öfkeyle kavurmuş sesi masada yayılırken Izaya gerilmişti.
Shinra korkudan boğazına kaçan yemekle birlikte öksürük krizine girince Kadota ona yardımcı olmak için yanına gelmişti.

Sh-"Öhö öhö öhö öhö"

K-"Shinra kolunu omzuma dola biraz yürüyüş iyi gelir hadi doktora götüreyim diyeceğim sen zaten doktorsun'

Shinra Kadotadan destek alıp masadan kalkmıştı öksürmekten boğazı acımıştı. Kadotayla masadan uzaklaşırlarken Shizuo önündeki yemekleri itip başını elleri arasına almıştı.

Izaya diğerlerinin gidip sarışınla tek kaldığından dolayı gerilmişti.

I-"Shizu-chan ne oldu sana"

S-"Illa öğreneceksin değil mi ?"

I-"Evet"

S-"Varona bana çıkma teklifi etti."

Izaya Varona'nın duygularını bildiğinden şaşırmamıştı.

I-"Evet bu gayet normal sen ne yaptın"

S-"Ona cevap vermedim"

I-"Bi kızı cevapsız bırakmam hiç hoş değil onu seviyorsan kabul et sevmiyorsan tekmeyi bas"

Izaya duygusuzca kendince mantıklı geleni söylemişti. Shizuo yere bakmaya devam ediyordu.

S-"Bu kadar kolaydı sanki pire Varona'nın da Akina gibi yapacağına eminim "

I-"Akina mı ?"

S-"Ilk aşkım ve ilk sevgilimdi, ama beni terk edende oydu...Akina Morrison"

Izaya elindeki bardağı titreyen elinden hızla bırakırken aklından geçen "Benim öldürdüğüm Akina Morrison mı ?" olmuştu.

Hızla masadan kalktığında Shizuo peşinden bağırsa da Izaya duyamayacak kadar derinlerde karanlıkla mücadele ediyordu.



Neden ? (Shizaya)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin