36 - Hummingbird

112 7 32
                                    

Selam dünyanın en muhteşem insanları! Baştan söyleyeyim bu biraazcık geçiş bölümü yani kısa gibili ama bir şeylere zemin hazırlıyorum o yüzdeen boşu boşuna uzatmam olmazdı :))))

Her neyse multiye Chase Goehring diye bi çocuğun, kendisi biraz Ed'in küçük versiyonu (literally), şarkısını koydum bence beraber dinlenebilinir, dinlenilmezse dee yine de bi bakın derim kendisi mütişko. İyi okumalar sizi seviyoruum xx

-

Ed'in benden zaman istediği mesajı almamın üzerinden birkaç gün geçmişti ve kendimi daha rahatlamış hissediyordum. Buna sebep olan da mektupta her şeyi anlatmam, onun okumuş olmasıyla birlikte aramızda artık sır kalmamış olmasıydı. Olması gereken de buydu. Tekrardan başlayacaksak tertemiz başlamalıydık.

Başlayamasak da... Her neyse bunun üzerine yoğunlaşmak istemiyordum. Yaklaşan regl dönemimde yeterince kötü düşüncelere girecektim zaten. Şimdiden karalara bağlamaya gerek yoktu sonuçta, değil mi?

Telefonumun orta tuşuna basarak mesajlardan çıktım, telefonu masanın üzerine koydum. Bağdaş kurduğum bacaklarımı sıkılaştırdıktan sonra da kendimi parmaklarım arasındaki kitaba ve kulağımdaki müziğe verdim. Ders çalışmak için geldiğim kütüphaneden çıkmış, havanın güzelliğini görmem ile de üniversitenin bahçesinde oturmaya karar vermiştim.

Karşıma birinin oturduğunu fark ettiğimde kulaklığımı çıkardım ve bakışlarımı o kişiye çevirdim. Gelen Isabella'ydı.

"Hey, seni bugün göreceğimi düşünmemiştim." Kitap ayracını kaldığım sayfaya sıkıştırdıktan sonra masaya bıraktım.

"Ben neredeyse her gün buradayım Melody. Esas senin burada ne işin var? Bugün dersin yok sanıyordum." Omzuna asılı olan çantasını bıraktı, dirseğini masaya yerleştirdikten sonra elini başı için destek olarak kullandı.

"Yok ama biraz çalışmam gerekiyordu ve evdeyken çok çabuk kafam dağılıyor." Dudağımı hafifçe sarkıtıp omuzlarımı silktim. "Biliyorsun, karşı komşum eşittir benimle konuşmayan sevgilim falan işte."

"Ah evet. Ona yazdıklarından beri hala konuşmadınız değil mi?" Gözlerimi yumarak başımı iki yana salladım. Sesli bir nefes verdikten sonra ise saçlarımı geriye doğru taradım.

"Günler geçmiyor ki! Sanki benden istediği o bir haftanın günlerini yirmi dört saatte değil de elli saatte tamamlıyorum. Bir de..." telefonumun ekran ışığının yanması dikkatimi oraya vermeme sebep olmuştu, Kyle'dan bir mesaj gelmişti. Telefonu elime alıp konuşmaya devam ettim. "...kendime başka bir uğraş bulmam lazım. Çalışmak gibi mesela."

"Bence de gündüzleri evde olup akşamları derse gelmen ve bu döngünün sürekli devam etmesi seni daha da kötü yapıyordur." Dediğine kafamı salladım, haklıydı. Kyle'ın mesajını cevaplamak için ondan birkaç saniye istedikten sonra mesajı açtım.

"Hey, Çirkin M! Odanın yeni sahibi, Virginia Tech'li yakışıklıya merhaba de. ;)" –Kyle

Ah şapşal, bir de kendini yatağıma atarken fotoğraf çekmişti. Bir dakika... Virginia Tech'li derken, Virginia Tech'e kabul edildiğini mi söylemek istiyordu?! Bu muhteşem bir haberdi! Virginia Tech, onun gibi mühendis olmak isteyen biri için harika bir fırsattı.

"Odayı fazlasıyla hak etmişsin, Kylie. Tebrik ederim! Yarın seni uygun bir saatte arayacağım böylece detaylıca konuşuruz. xx" –Melody

Telefonu tekrardan masaya koyduktan sonra Isabella'ya döndüm. "Bir şeyler yemek ister misin? Sanırım evden çıktığımdan beri hiçbir şey yemedim de."

Where We Land (Ed Sheeran)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin