Kendi karanlığımda gömüldüm kaldım. Halbuki birkaç gün öncesine kadar çok mutlu bir aileydik. Şimdi o aileden geriye kalan tek kişi bendim.
2 GÜN ÖNCE
-Annee ben dışarı çıkıyorum Aylinlere
-Tamam kızım varıca ara beni
Spor ayakkabılarımı vestiyerden alıp giydim. Sırt çantamıda koluma takıp bisikletime bindim. Aylinlerin evi bizim evin sadece birkaç sokak gerisindeydi. Sürekli bisiklete binip giderdim. Bizim evin olduğu semtte binalardan çok dublexs evler vardı. Bu evlerin arasında birlikte bisiklet sürer yarışlar yapardık. Okula bile birlikte giderdik.
Aylinlerin evine vardığımda o da bisikletini depodan çıkarıyordu. Ona el salladım oda bana el salladı ve bisikletini yanıma getirdi.
-E bugün napıyoruz?
-Bilmem ne yapalım
-Bak ne dicem apartmanların orada yeni bir kafe açılmış oraya gidelim mi?
-Olur zaten bugün annemlerde evde yok onlar gelne kadar çok vaktim var
-Tamam o zaman oraya once kim giderse diğerine dondurma ısmarlasın
-Olurr
Bisikletleri aynı hizaya getirdik ve bir birimize bakıp sırıttık.
-1
-2
-3
-Başla
İşte yarış başlamıştı. Pedallara asılıp bisikleti apartmanlara doğru sürmeye başladım. Buraları o kadar iyi biliyordum ki biraz sonra Aylinden ayrılıp sağa saptım. Bu sokaklar fazla tekin değildi ama hemen geçip gidicektim zaten. Bisikleti son süraat sürürken onume birşeyin fırlamasıyla frene bastım ve durdum. Allahtan bisikletten düşmemiştim. Önümde süslü püslü saçları çiçekli iki kadın vardı. Sanki bu dünyaya ait değillerdi. Onlara şaşkınca bakmaya başladım onlarda bana korkmuş bir ifadeyle bakıyorlardı. Pembe giyisili olan öbürüne dönüp:
-Ayy valla bu dünyalılar ödümü koparıyo
-Aynen canım ya bide bizi görüyormuş gibi bakıyo varya
-İçimizden geçiyolar ama yinede korkuyorum neyse neyse geç kaldık zaten diyip yürümeye devam ettiler.
Olayın şokunu yeni yeni atlatıyordum ki aklıma yarış geldi. Hızlıca pedallara asıldım ve o sokaktan son sürat çıktım. Kafeye vardığımda Aylin çoktan gelmişti.
-Nerdesin kızım ya iki saattir seni bekliyorum
-Yok bir şey neredeyse birine çarpıyordum o kadar
-Hıı anladım ama yinede ben kazandım
-Tamam tamam
O gün çok eğlenmiştim. Eve biraz geç geldi ama vardığımda ışıklar yanmıyordu. Annemler nerede olabilirdi acaba bu kadar geç kalmışlardı. Boş verip içeriye kendi anahtarlarımla girdim ve ışıkları yaktım. Yukarıya çıkıp üstümü değiştirdim ve televizyon izlemeye başladım.
Saatler geçmiş ama annemler hala ortalıkta yoktu. Birazcık endişelenmeye başlamıştım çünkü ne telefonla beni arayıp haber verdiler ne de bir mesaj attılar.
Sabah kalktığımda koltukta uyumuş olduğumu gördüm. Kalkıp etrafıma bakındım ve gece olanlar aklıma geldi. Annemler evdeler mi diye odalarına çıktım. Yatakları hala düzenli ve boş duruyordu.
Kaybolmanın üzerinde 24 saat geçince polise haber verdim. Tüm akrabalarımızı aradım ama hiç biri yerlerini bilmiyordu. En sonunda ikisinin cesedini şehrin çıkışındaki yol kenarında buldular. Hayatım bir anda karardı inanamıyordum daha geçen gün evden çıkışım anneme seslenişim gözümün önünden gitmiyordu. Ertesi gün tüm akrabalarımız evmizde toplandı ve cenaze yapıldı. Annem ve babamın tabutuna son bir kere daha sarılıp yanlarında ayrıldım ve kendimi odama kapattım.
ŞİMDİKİ ZAMAN
Gözlerimde artık yaş kalmamıştı. O kadar çok ağlamıştım ki gözlerimin altı şişmiş acıyordu. Yemek yemediğim için kilo vermiştim. Teyzem kapıyı tıklatıp içeriye girdi. Ona boş gözlerle baktım.
-Tatlım biliyoruz çok üzgünsün ama seni almaya geldik seni bizim kasabaya götürücez
-Tamam dedim ruhsuz bir sesle artık bu evde kalmak istemiyordum. Her yerde anılar vardı. Teyzem bavulumu hazırlayıp arabalarına sıkıştırdı. Bende tüm eşyalarımı toplayıp sırt çantama koydum. Telefon kulaklık jarz... Ve işte yola çıkıyorduk artık bu semtten ayrılıyordum.
Elveda anne elveda baba
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son Büyücü(Tamirde :D)
FantasyÇok mutlu bir hayatım vardı. Hayatım bir anda karardı Önce annem ve babam öldü Sonra kasabaya taşındık Herşey o şatoyu görmemle başladı Ben dünyadaki son büyücüydüm