Bölüm 13

4.7K 281 21
                                    

Merhaba arkadaşlar yeni bir bölüm ile karşınızdayım vote ve yorumlarınızı bekliyorum iyi günlerrr :):)

-Yonca-

Günümün geri kalanını şu ateş şeysine çalışarak geçirdim. Artık daha hızlı yapabiliyordum. Arada dinlendiğim vakitlerde periler benim için su getiriyorlardı. O salak Ufuk beni burada bırakıp gitmişti. Sahi neden gitmişti ki? Acaba ona söylediğim sözler yüzünden mi? Kötü birşey mi dedim? Zilin kulaklarımı doldurmasıyla bu düşüncelerden sıyrılıp perilerin getirdiği şişedeki suyu içtim. Şişe elimde odama doğru ilerledim. Sonuçta dersler bitmişti. Merdivenlerin başına geldiğimde sıkılarak merdivenlere baktım. Keşke bende hızlı gidebilsek diye düşündüm. Ufuk'a elimdeki ateşi göstermek için gitmiştim ama burası uzundu. Belki durup durup ilerleyebilirim.

Evet iyi fikir

Kendimi merdivenlerin sonunda hayal ettim. Tam gidecekken yine o tuhaf melodi kulaklarımı doldurdu. Neden sürekli bu melodiyi duyuyordum. Etrafa bakınca kötü birşey farkettim. Etrafta kimsecikler yoktu. Güneşin batmasına yakın etrafta kimseler olmuyordu. Geçen gün kaybolduğumda da etrafta kimseler yoktu ve güneş batıyordu. Melodiyi dinlemeye başladım. Çok hoş bir melodiydi sanki sankii beni kendine çağırıyordu. Ama içimde kötü bir his vardı bu yüzden bu duygudan hemen kurtuldum ve sesin olduğu yöne sert bir bakış attım.

-HAYIR dedim o yöne doğru. Melodi birden kesiliverdi. Psikopatça sırıtıp merdivenlere odaklandım. Teker teker katları geçmeye başladım. Hiç yorulmadan yukarı çıkmak çok güzeldi. Kapıyı açtığım gibi kendimi yatağa fırlattım.

Huh ne gündü ama

Uzanmak çok rahatlatıcıydı. Bir süre tavanla bakıştım. Biraz daha tavana baksaydım galiba tavana aşık olacaktım. Kalktığımda terlediğimi için üşümeye başlamıştım. Hemen duşa girdim ve terden kurtuldum. Temizlenmenin verdiği rahatlıkla sırıta sırıta saçımı ördüm. Saçım ıslakken açık bırakıp uyusam sabaha kadar evrim geçirip karmakarışık oluyordu. Saçımı ördükten sonra odada biraz dolaşmaya karar verdim. Kütüphane bölümüne giderken birşey dikkatimi çekti. Kütüphanenin yanında duran yatak dağınıktı. Sanki biri uyumuş gibi. Yoksa ben yokken biri içeri mi girmişti ? Suratımı asarak kütüphaneye girdim. Burada bir sürü büyücü kitabı vardı. Biraz aradıktan sonra eski bir büyücülüğe başlangıç kitabı buldum. Dersler ayrılmıştı. Birinci ders Ufuğun söylediği gibi dört elementim kontrolüydü. Hepsi teker teker açıklanmıştı. Bunlar benim işime epey bir yarayacaktı. Yarınki derse hazırlanmalıydım değil mi? Kitabı alıp okumaya başladım. O kadar çok zaman geçmişti ki artık aşağı katların ışıklarını pencereden göremiyordum. Sanırım herkes yatmıştı. Duvarı tamamen kaplayan cama gelip ileriye doğru baktım. İlerde kasabayı görüyordum. Muhtemelen orada zaman farklıydı çünkü heryerin ışıkları açıktı. Parıl parıl parlıyordu. Gözümden bir damla yaş yere düştü. Hayatım ne ara bu kadar değişmişti. Ben intikamımı alıcaktım. O lanet olası cadıların soyunu kurutucaktım. Yere çöktüm ve uzun uzun ağladım. Başım pencereye dayalı bir şekilde oturmuştum. Gözlerimde artık yaş kalmamıştı. Çok uykum gelmişti ve kalkıp yatağa gidecek gücü kendimde bulamıyorum. Gözlerim yavaşça kapanmaya başladı ve daha fazla dayanamayarak kendimi uykuya bıraktım.

-Ufuk-

Saat 19:00dan beri kapıda nöbet tutuyordum. Saate en son baktığımda 12 idi. Gözlerim yavaşça kapanmaya başladı ve kapandıktan hemen sonra geri açtım. İslerden gelen Can'ı görümce rahatladım. Artık sabaha kadar yatabilirdim. Ona yerimi devrettikten sonra esneye esneye odama çıktım. Şu kızın gelmesi işimi bozuyordu. Orası benim de odamdı. Ama istediğim zaman giremiyordum. Kendime acilen yeni bir oda bulmam lazımdı. Kapının kulpunu yavaşça çevirdim. İçeride hala ışık yanıyordu. Bir an için ufak bir korkuya kapıldım. Yoksa daha uyumamışmıydı? Görünmezlik büyüsüyle içeri girdim. Camın kenarında uyukluyordu sanki yatağı yokmuş gibi. Gözlerimi devirip yanına gittim ve bir hamlede onu kaldırıp yatağına yatırdım. Üstünede yorganı hafifçe örttüm. Saçları ıslaktı gece hava daha soğuk olurdu. Üşütür falan başıma kalırdı sonra. Gerçi büyücüler hasta olsa bile bu fazla uzun sürmezdi ama. Herneyse esneyerek yatağının altındaki çekmeceden bit tişört ve eşorfman çıkardım. Kenarda bir yerde üstüme giydim. Son bir kez görünmezlik büyüsünü yaptım ve yatağa uzanıp uyumaya başladım.

Son Büyücü(Tamirde :D)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin