Selin 'in dünyasına hoşgeldiniz! Burada daha önce görmediğiniz şeyler göreceksiniz. Örneğin burda içki yerine elmalı frutti, su yerine çikolatalı süt içilir. Bu dünyaya bir kere girdiyseniz kesinlikle rezil olan birini gördüğünüzde dalga geçmeyin...
Barışmak istiyor muydum? O istiyor muydu? Daha da önemlisi ne giyecektim? ****************
Üzerime beyaz bir tshirt giydim. Tshirtün öndeki yazı ,kollarındaki ve boynundaki dikiş yerleri pudra pembesiydi. Altına yırtık bir kot ve spor ayakkabılarımı(bunların adını unuttum ) giydim. Gözlerime hafif bir maskara ve dudağıma da biraz parlatıcı sürdüm. Güneş gözlüklerimi aldığım minik çantada attım ve üzerime bir ceket aldım.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Anne ben dışarıya çıkıyorum."
"Selin hayır anneannenlere gidicem zaten dün gezdin. "dedi annem.
"Anne arkadaşımla planım bar lütfen ya. Ben anneannemlere geçerim."
"Hangi arkadaşmış o?"dedi annem.
"Şey anne ya hani şey var ya. Şey ya... Toprak! Toprak bekliyor!"
"Toprak kızım da gelsin nereye gideceksiniz biz bırakalım."dedi annem şimdi köşeye sıkışmıştım. O an aklıma gelen en uzak yeri söyledim.
"Fsm! Fsm'ye gideceğiz."pek de uzak bir yer gelmemiş aklıma anlaşılan o ki. Çünkü Fsm çok yakındı ve anneannemlere giderken tam olarak oradan geçiyorduk.
"Kızım tam yol üstü işte!" dedi annem.
"Anneciğim hayır biz gideriz ."dedim.
"Kızım hadi çağır Toprağı."
"Anne gideriz biz."
"Selin!"dedi uyaran bakışlarla.
"Öf anne tamam! Toprak değil ! Erkek arkadaşım."
"Hangisi?"
"Anne hangisi derken?"
"Serkan mı Barış mı?"
"Anne Serkan ne alaka ? Hem sen nereden biliyorsun ?" dedim merakla gözlerimi açarak. Çünkü biliyordum ki annem asla telefonumu karıştırmazdı. Eline telefonumu versem al bak desem bakmaz , o senin telefonun senin özel hayatın derdi. Bu yüzden şaşırmıştım.
"Selinciğim sana bir gerçeği söylemenin zamanı geldi. Telefonla sessiz konuşamıyorsun annecim. Her şey duyuluyor."
"Her şey?"
"Her şey."dediği an yüzüm kızardı.
"Tamam annecim çıkabilir miyim? Yani öğrendiğine göre izin vermezsin herhalde. " dedim uzun uzun öğüt vermesini bekleyerek.
"Yoo. Çık gez kızım. Sadece fazla geç kalma. Senin kötü bir şey yapmayacağına inanıyorum. Bizim de sizin yaşınızdayken sevgilimiz vardı o yüzden normal karşılıyorum. "dedi annem. Yanağından öperek dışarı çıktım. Çıkarken de 'Seni seviyorrruuumm'diye bağırmayı ihmal etmedim. Dışarı çıktığım an anne radarından daha kötü bir şeye yakalanmıştım. Komşu radarı. Kesinlikle ahiret sorularından daha beter ve bitmek bilmeyen sorularıyla tanınan bir tür olan yaşlı teyzeler.
