"Paris bebeğim!" dedi Melis elindeki gözlüğü saçlarına geçirirken.
"Bonjour Paris!(Merhaba Paris)" dedi Zeynep Deniz'in şapkasını takarken.
"Aşıklar şehri biz geldiiik." dedi Yağmur gözlüğünü gözüne takarken.
Kerem&Can&Barış ise bavulları taşıyor,taşımaya çalışıyordu..
"Olum hamal gibi hissediyorum ya."
"Valla sizi bilmem ama ben Zeynep'in hamalı,kölesi bile olurum."
"Vaaay..Kerem Sayer'den duyduğumuz kelimelere bakın.Olum kameraya alın bu tarihi bir an."
"Aşk olum Aşk!"
Otele geldiler.
Otele yerleştikten sonra restouranta indiler.Masaya oturdukları da Can,yan masada bizim kızlara bakan,ne bakması bakışlarıyla yiyen 4 tane Fransız model hödüğü farketti.Kerem'i dürttü.
"Abi bunlar bizim kızları kesiyor.Baksana lan."
"Harbiden lan!Olum ben var ya şimdi bunları." Kerem tam ayağa kalkarken Barış kolundan tuttu.
"Abi dakka bir gol bir.İlla olay çıkartıcaksınız ha.Sakin.Relax."
Kerem sandalyesine tekrar oturdu.
Siparişler geldikten biraz sonra yan masada Zeynep'leri kesen adamlardan biri Zeynep'e doğru yaklaştı.
"Bonjour Madame.(Merhaba hanımefendi)"
Kerem adamın ensesinden yakaladı ve kendine çevirdi.
"Bilader sen hayırdır?" Adam Kerem'e anlamsızca bakıyordu.Biraz da tırsmış gibiydi..
"Kerem lütfen" dedi Zeynep Kerem'i sakinleştirmeye çalışırken.
"Şşt..Güzelim sen açıl şöyle." Kerem adama döndü. yakasından kavrayıp aniden adamın ayaklarını yerden kesti. "Bak koçum.Sen bidaha benim karıma böyle yanaş,yavşaklık yap.Sana varya Yerel Kulesini sokarım..Okey?!"
Adam Kerem'in söylediklerinden hiçbirşey anlamamasına rağmen Kerem'in tavırlarından baya tırsmıştı.Ürkekçe kafasını salladı.
"Güzel." Kerem adamı yere indirip yakasını düzeltip yolladı.
"Au revoir.(hoşçakal)"
Restouranttan çıktıktan sonra bir araba kiraladılar ve Paris caddelerinin tozunu dumana kattılar.
Eyfel Kulesine geldiklerinde çevredeki insanlar gibi fotoğraf çekmeye başladılar. 'Selfie Time!!'
Fotoğraf çekiminden sonra dağıldılar ve çift çift dolaşmaya karar verdiler.
Zey&Ker:
Kerem'in kucağında Deniz,kolunda Zeynep..Sokaklarda dolaşıyorlardı.
