Acı bir alarm sesi..
8:00
Yorucu bir gecenin ardından,sıkıcı, bomboş bir gün daha.
Saat kaçta? Ne arada uyudum bilmiyorum. Başım ağrıyor ve gözlerim yanıyordu. Tabi ya. Hatırladım.
Canım çıka çıka ağladım. Güya rahatlardım. Sandım ki bu zehri atarım. Atamadım.
..
'Günaydın Arya. ' deyip yataktan kalktım. Evet bunu her sabah yaparım. Yapacağım.
Alışkanlığım. Vazgeçememezliğim..'Bugün 1 ay olacak Arya.'
Yatağın kenarında, başımı eğmiş kendi kendime konuşuyordum.
1 aydır her gün ona gideceğimi bilme düşüncesi uyandırıyor beni.
Sana alıştım, yokluğuna alışmam. Varsın olma. Varsın...
....
Kalkıp hazırlanırken aynada kendime dikkatle baktım. Şişmiş göz altlarım, solmuş tenim. Kollarıma baktım. Şimdi arya'ya sarılmıyorken ne gerek kalmıştı bu omuzlara?..Ah.. Ne sıkıcı geliyor artık bu en sevdiğim iş. Şu masada oturmuştuk. Gözleri.. Gözlerinde beni sevdiğini haykıran kadın varken susuşunu unutamıyorum. Bu gözlerim ne zaman durup dururken çeşme gibi akmayı bırakacak? Yapamıyorum Arya. Senin için tutunuyorum o kadar.
Kafeyi satmak ve burdan gitmek istiyorum. Arya'dan uzağa değil. Asla. Aksine Aryamın da geldiği o evde sadece anılarla yaşamak istiyorum. Arya çok severdi orayı. O denizi. Evimi de çok sevmişti. Beni de. Bizi. Sevdiği herşeye, bıraktığı tüm izlere iyi bakacağım. Evet bugün ilanı vereceğim.
...
-efendim Duru?
-Aryanın yanındayım Ali ve.. Şey annesi de burada.
Öfkelenmiştim. İçimdeki herşeyi söylemek istiyordum o kadına. Yumruklarımı sıkmıştım.
-Ben geliyorum bir yere gitmesin.
-Tamam.
...
Arabadan inip hızlı adımlarla ve sinirle mezarlığa ilerledim. Karşıda onları görebiliyordum. Onlar da beni.-Ne yüzle geldiniz buraya?
-o benim kızım.
-Yaşarken değildi. Onu yalnızca yanında olan hak ediyor belki biz bile değiliz. Olamadık. Yıprattığın kızın kendine zafer olarak ölümü seçti.
-Onu kabul edemediğim doğru ama benim evladım. Benim için çok şey yaptı. Lütfen bir şey söyleme.
Mezarın yanına oturmuş ağlıyordu. Sadece vicdan azabı çekiyor. Sadece acıyordu Arya'ya.
-Sen sadece ona acıyorsun. Sadece ona yaptıkların için vicdan azabı çekiyorsun. Sen kızını tanıyamamışsın Ilgın hanım. Senin kızın acınmaktan nefret edecek kadar güçlüydü. İçin rahat olsun. Gelmeyebilirsin.
-Ben nasıl bir anneyim? Allah beni kahretsin!!
Ellerini başına vuruyordu. Bir türlü inanamıyordum ona. Sahtelik kokuyordu her hareketi.
-Duru götürelim artık.
-biraz daha mı kalsa Ali?
-hayır. Zaten kötü olacak baksana.
-Tamam onu ben bırakırım.
Onlar giderken arkasından koştum. Bir şey beni itiyordu. Üzülmüştüm.
-Dur. Neredeydin bu zamana kadar? Neden gelmedin be?
-yüzüm yoktu. Ona kızım deyip sarılmaya da yüzüm olmadığı gibi,toprağına sarılmaya da yüzüm yoktu.
-O kız. Kızın sırf herkes mutlu olsun diye, o şerefsize dersini verdi. Kendi gitti bir pisliği de götürdü. Kurtulun diye. Bunları bilin. Bilin ve unutmayın. Hani ailen? Nerdeler? Onlar gitti değil mi?
Ağlıyordu. Duru kolundan tutmasa yığılacaktı.
-gittiler. Orhan başka bi kadınla yaşıyor beni terk etti. Oğlum da evlendi ve beni unuttu. Aradığımda bile tanımamazlıktan geliyor. Yok oldular. Arya hep vardı. Değerini bilmedim.!
-SUSUN ağlamayın artık!
Mahvoluyordu ciğerim o böyle konuştukça. Kafayı yiyeceğim.
-Gel gidelim artık teyzem.
Duru onu götürdü. Öylece kalmıştım. Bomboş. Düşme hissi. Yaşla dolu gözlerle arkamı döndüm.
'Arya ben ne yapacağım?'
Koşarak yanına gittim. Dizlerimin üzerine çöktüm. Başımı yukarı kaldırdım. Bir adamın tüm duvarlarını yıkarcasına bas bas bağırmak istedim acımı. Olmadı. Sadece kasılmış şekilde toprağına bakıyordum. İçim tıka basa dolu olduğu halde sanki kitlenmiştim......
Kafeye uğramadan eve gidiyordum. Nasılım ne haldeyim bilmiyorum. Sadece nefes alıyordum.
Arya'yla birbirimize sarıldığımız yere gittim. Oturdum. Deniz dibime kadar geliyordu. Arya ne çok severdi. Bir an onu yanımda hayal ettim. O saçlarının yüzüme değişi, o güzel gözleri. Sıcacık teni.. Göğsüme yatmıştı sanki yine buradaydı. Yüreğim sızladı. Artık ağlamak istemiyordum. Bu unutmak istediğim için değil. Aksine arya'nın anıları ile mutlu olmak için. Ağlamak çok yoruyordu. Acıyordu tenim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEN ACI BİR DETAYIM
Romanzi rosa / ChickLitDeli gibi hata yapıyor, bazen bela beni buluyordu. İnsanlardan olmanın utancını delirerek atlatıyordum. Acılarda dünya gibiydi demek. Nereye gidersen git acıya denk geliyordun. Evrende küçücük bir toz tanesinin bu denli acı çekip çıldırışıysa ayrı...