4.BÖLÜM

139 5 0
                                    

Bu enterasan karşılaşmanın şaşkınlığını kimse üzerinden atamaz.
İbrahim: Meryemcim sende mi burdayım canım ?
Meryem: Evet İbrahim abi. Ben arkadaşlarıma Neşe'ye uğramak istemiştimde.
İbrahim: Sen arkadaşlarınla Neşe'ye uğramak istedin öyle mi ?
Meryem: Öyle İbrahim abi.
İbrahim: Canım benim kaç kere konuştuk abi demek yok. Görende aramızda çok fazla yaş farkı var sanacak.
Meryem: Afedersin ağız alışkanlığı olmuş İbrahim abi yani aman İbrahim.
İbrahim: Ee sen nerden tanıyorsun bu arkadaşları ?
Meryem: Ben mi ?
İbrahim: Meryem çok komiksin ya. Bayılıyorum senin bu hallerine. Sen tabiki.
Meryem: Ben nerden tanıyorum, nerden, nerdennn..? Imm.. Şeyyy..
Neşe: Ya Meryemcim utanmana gerek yok. Atakan sevgilim desene. Abimin sana kızacak hali yok ya. Fatih'de sevgilisinin kardeşiymiş. Benimle tanıştırmaya geldi Atakan'ı. Fatih'te şey için geldi Atakan'ı merak etmiş geç kalınca. Onu almaya geldi.
İbrahim: Sevgilisi mi ?
Meryem: Sevgilim mi ? Neşeee..!
Atakan: Sevgilim. Evet sevgilim.
İbrahim: Kalbinin boş olduğunu sanıyordum Meryem.
Meryem: Yani ben aslındaaa...
Neşe: Aslında size anlatıcaktım diyo abicim. Değil mi Meryemcim ?
Meryem: Ya ya evet.
İbrahim: Bana bak Fatih senden haz etmem bilirsin. Artık kardeşinden de haz etmem ! Al kardeşini yaylan. Bir dahada seni benim evimde hatta kız kardeşimin yanında görmeyeceğim.
Fatih: Yürü Atakan.
Meryem: Bende zaten kalkıcaktım. Sizle geleyim.
İbrahim: Ben seni bırakırım Meryem.
Atakan: Ben varım yanına görmüyor musun ?
İbrahim: Görmüyorum küçücük adamsın.
Atakan: Lan ben seninnn..
Fatih: Atakan sus ! Bir an önce çıkalım.
Meryem: Atakan yanımda İbrahim sağol.
Der ve çıkarlar.
Meryem: Olanlar için üzgünüm. Kusura bakmayın.
Atakan: Meryem asıl biz çok üzgünüz. Zor durumda bıraktık sizi. Özür dileriz.
Meryem: Önemli değil Atakan.
Fatih: Bu yaşadıklarıma inanamıyorum. İbrahim'in kardeşi nasıl Neşe olur ya ?
Meryem: Siz İbrahim'i nerden tanıyorsunuz ?
Fatih: Bu konular biraz karışık Meryem. Kusura bakma anlatamayacağım.
Meryem: Tamam peki. Hoşçakalın.
Atakan: Ben seni bırakıyım evine kadar.
Meryem: Gerek yok ya, yakın zaten.
Atakan: Olsun biraz yürüyerek konuşuruz. Abi ben eve dönerim.
Fatih: Tamam görüşürüz.
Atakan ve Meryem eve kadar yürürler.
Atakan: Hiç güzel bir başlangıç yapamadık.
Meryem biraz gülümser.
Meryem: Galiba haklısın.
Atakan: Sen böyle gülünce herşeyi unutuyorum.
Bir anda dururlar. Birbirlerine bakarlar. Meryem ne diyeceğini bilemez.
Meryem: Yanan bölgen nasıl oldu ? Acıyor mu hâlâ ?
Atakan: Su çok ısınmamıştı ya, pek bişi olmamış. İyiyim yani. Beni yine öldüremedin.
Meryem: Ya öyle demesene Allah korusun.
Atakan: Bana birşey olsa üzülür müydün ?
Meryem: Tabiki üzülürüm. Yani kim olsa üzülürüm. İnsanım sonuçta. Hah geldik. Sağol eşlik ettiğin için.
Atakan: Önemli değil.
Der ve Meryem'in ellini tutar. Gözlerinin içine bakarak konuşur.
Atakan: Kim bilir bu elleri tutmak isteyen ne çok adam vardır peşinde. Meryem biliyorum iki günlük adama ne güvencem diyorsun belki. Ama biz birbirimizin kaderiyiz anlamadın mı ? Sürekli denk gelmemiz, gözlerinin gözlerimi bulması..
Meryem: Atakannn..
Atakan: Meryem ben hiç böyle hissetmemiştim. Sen benim bütün dengemi bozdun. Bütün metabolizmam şaştı. Seni görünce nasıl davranacağımı bilmiyorum. Kalbim yerinden çıkacakmış gibi oluyor. O gün seni hastaneden sonra bir daha göreyim diye o kadar çok duâ ettimki. Meryem ben sana aşık oldum. Hemde sırılsıklam aşık oldum. Her saniye senin gözlerini görmek istiyorum, senin sesini duymak istiyorum, senin kokunu içime çekmek istiyorum.
Meryem: Atakan sen neler diyorsun böyle ? Biz daha birbirimizi tanımıyoruz bile.
Atakan: Ben sanki seni yıllardır tanıyormuş kadar seviyorum Meryem. Benden korkmana, kaçmana gerek yok. Bana bir şans ver, biz olmak için bir şans ver. Arkadaşının yalanı gerçek olsun.
Meryem: Atakan ben ne diyeceğimi bilemiyorum. Şuan çok şaşkınım.
Atakan: Bak bu numaram, al. Ben senin cevabını her zaman beklerim.
Der ve arkasına dönerek gider. Meryem ise büyük bir şaşkınlıkla arkasından bakar.
Üçüzler akşam üzeri evde toplanırlar. Bilal ikisininde suratının asık olduğunu fark eder.
Bilal: Noldu oğlum size ?
Fatih: Bana hiç dokuma kardeşim zaten sinirliyim sana patlarım.
Atakan: Ya ben odamdayım.
Bilal: Ulan ne haliniz varsa görün be.
Bilal'in bulduğu firmada işe giren kardeşler artık borçlarını ödemek için canla başla çalışırlar. Günlerini hiç boş geçirmeden çalışan kardeşler her gün eve gelirler. Herkesin aklında bi hayal bir soru vardır. Atakan, Meryem'den gelecek cevabı beklerken Fatih, Neşe ve İbrahim'in kardeş olmasını hazmedemez.
Parayı nerdeyse denkleştiren kardeşler bir kısmını hâlâ bir araya getirememektedirler. Öte yandan Neşe abisi ve Fatih'in arasında ne olduğunu öğrenir ve Fatih'e yardım etmek için harekete geçer.
Meryem: Kızım sen ciddi misin ?
Neşe: Evet. Abimin verdiği sürede bitmek üzere.
Meryem: Neden Fatih'e yardım ediyorsun ?
Neşe: Bilmiyorum. İçimden bi his yardım et diyor.
Meryem: Kızım yoksa sen yıllar sonra ilk defaaa...
Neşe: Saçmalama Meryem ! Asla birini sevmem bunu sende gayet iyi biliyorsun.
Meryem: Neşe yapma artık bunu kendine. Herşey geride kaldı. Zor günler bitti. Bak Fatih iyi biri.
Neşe: Bu konuyu kapat artık. Ben kimseyi sevmiycem, kimseye aşık olmayacağım. Erkeklere güvenmiycem yeniden. Beni bırakmalarını izlemeyeceğim.
Meryem: Bunu sana bilerek yapmadı. Bu kader anlamıyor musun ? Ömer seni çok sevmişti Neşe. Ona haksızlık etme. Ölmesi onun seçebilceği birşey değildi.
Neşe: Ben onu çok sevdim Meryem. Bana söz vermişti. Askerden sapasağlam dönücem ve evlenicez demişti. Ben ona o kadar çok güvenmiştimki. Ben Ömer'i öyle seviyorum ki Meryem, ondan başkasını sevemem.
Meryem: Yapma artık, kendini harap ettin. Ömer'de senin mutlu olmanı isterdi. Hayatına devam etmen lazım.
Neşe: Asla ! Ben Ömer'le birlikte kalbimide gömdüm. Erkekler verdiği sözde durmazlar, erkekler bizi aldatır. Ben abimden bunları gördüm. Kaç kızın canını yaktı böyle biliyorsun.
Meryem: Her erkek senin kalpsiz abin gibi değil. Ömer'de değildi. Bak onu sevdin. Tekrar sevebilirsin, yeniden birine aşık olabilirsin Neşe.
Neşe: Yapamam. Ömer'e ihanet edemem.
Meryem: O öldü. Artık kabullen. Kendine gel Neşe. Ben seni böyle solup sarırken izlemek istemiyorum.
Neşe: Ben iyiyim. Şimdi şu abimin kasasındaki paraları o fark etmeden almalıyız.
Meryem: Sonra ne yapıcaz ?
Neşe: Sonra buluşma gününde bizde onlarla gidicez gizlice. Paraları Fatih'lere bir şekilde gizlice vericez.
Meryem: Abin fark ederse mahveder bizi biliyorsun değil mi ?
Neşe: Biliyorum o yüzden çok dikkatli olucaz.

BULUŞMA GÜNÜ
Paraları alıp buluşma yerine giden kızlar çok dikkatli bir şekilde içeri girerler.
Neşe: Oradalar.
Meryem: Nasıl ulaşıcaz çantaya ya ?
Neşe: Ya bilmiyorum. Abim daha gelmedi. Bunlarda çantayı bırakmıyor ki.
Meryem: Ya gidip verelim ellerine abin gelmeden.
Neşe: Olmaz. Bizim verdiğimizi görürlerse kabul etmezler. Erkeklik gururu diye birşey var hiç mi duymadın ?
Meryem: Ee ne yapıcaz peki ?
Neşe: Ben gidip onları oyalarken sen parayı koy.
Meryem: Ya neden zor görev benim ? Of neyse tamam yapıcam hadi çık yanlarına.
Neşe kardeşlerin karşısına çıkar.
Fatih: Neşe senin ne işin var burda ?
Neşe: Abime söylemem gereken şeyler vardı önemli. Kendisi burda değil mi ? Burda olacağını söylemişti bana.
Fatih: Gördüğün gibi yok.
Meryem parayı koyar ve sessizce geri çekilir. Neşe'de gitmek üzere arkasına dönünce abisi İbrahim'le karşılaşır !

ÜÇÜZ KARDEŞLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin