Neşe her şeyi bir bir anlatmaya başlar.
Neşe: Mustafa beni aradı !
Atakan: Söylesene ne dedi ?
Neşe: Yerini söyledi, benim tek gelmemi istedi. Ama birlikte hareket edersek Fatih'i kurtarabiliriz.
Meryem: Polisi aramalıyız.
Bilal: Evet ama şimdi değil. Neşe içeri girdikten sonra.
Meryem: Ne yani o manyağın yanına mı gidicek ? Siz delirmişsiniz !
Bilal: Sakin ol. Biz hemen orda olucaz. Hadi çıkalım.
Fatih'in tutulduğu yere varırlar. Meryem, Neşe'ye sarılır.
Meryem: Dikkat et.
Neşe: Tamam.
Bilal: Şimdi Neşe !
Neşe içeri girer Mustafa'nın adamları Neşe'yi kollarından tutar.
Mustafa: Hoşgeldin nişanlım.
Neşe: Ben senin nişanlın değilim !
Mustafa: Telefonunu bulun sonrada kırın ! Dışarıyıda iyice arayın. Tek geldiğine emin olun.
"Peki abi."
Neşe: Fatih nerde ?
Mustafa: Getirim adamı.
Fatih'i sürükleyerek getirirler. Ağzı burnu kan içindedir.
Neşe: Fatihhh..! Neden konuşmuyor, ne yaptınız ona ?
Mustafa: Onu çok iyi ağırladık. Bünyesi zayıfmış demekki.
Neşe, Fatih'in yanına giderek onu kendine gitmeye çalışır.
Neşe: Fatih aç gözlerini. Fatihh.. Beni duyuyor musun ? Ben geldim bak, burdayım, yanındayım canım.
Fatih çok azıcık gözlerini açarak Neşe'ye bakar.
Fatih: Neşe.
Neşe: Canım burdayım. Buradayım Fatih, seni buldum.
Fatih: Neden geldin ?
Neşe: O ne demek öyle ? Seni bırakacağımı mı sandın ? Benden öyle kolay kurtulamazsın şaşkın.
Fatih hafif gülümser. Ama ağrısı çok olduğu için mimiklerini fazla oynatamaz.
Fatih: Arzaa..
Neşe bir yandan gülümserken bir yandan gözlerinden yaşlar akar. Fatih yavaşça elini kaldırarak Neşe'nin göz yaşlarını silerek yanaklarına dokunur.
Fatih: Şşş.. Kızım şurda romantik bir an yaşıyoruz, ne ağlıyorsun hemen.
Neşe: Mutluluktan. Hem bana kızım deme demedim mi ben ?
Fatih: Zaten ben artık kızımıza kızım demek istiyorum.
Neşe: Kızımız mı ?
Fatih: Evet. Gözleri aynı sana benzesin. Ama arzalığı çekmesin.
Neşe güler. Fatih'in saçlarına dokunur.
Neşe: Seni çok seviyorum.
Fatih: Bende seni seviyorum arza sevgilim.
Mustafa alkışlayarak yanlarına yaklaşır.
Mustafa: Gerçekten çok dokunaklı bir sahne. Artık öbür tarafta devam edersiniz.
Diyerek silahı ilk önce Neşe'ye doğru çevirir.
Fatih: Hayır ilk beni vur.
Mustafa: Ama bu acıyı tatman bana zevk vericek.
Fatih: Aşağılık herif !
Neşe gözlerini yumar.
"Abi polisler geliyor. Burayı hemen boşaltmamız gerek."
Mustafa: Allah kahretsinnn..! Alın bu ikisinide.
Polisler etraflarını tamamen satmıştır. Adamları yakalanan Mustafa ne yapacağını bilemez. Neşe'yi rehin alarak dışarı çıkar.
Mustafa: Yaklaşmayın yoksa hiç acımam vururum kızı.
"Tamam sakin ol kıza zarar verme."
Fatih sürüklenerek eline ağır bir cisim alarak yavaşça Mustafa'nın arkasına yaklaşır. Kafasına ağır bir şekilde vuran Mustafa yere yıkılır. Polisler hemen olaya müdahale eder. Yerde halsiz bir şekilde yatan Fatih'in ise artık hiç mecali kalmamıştır.
Neşe: Fatih iyi misin ? Söyle neren acıyor canım ?
Fatih: Neşee.. Ambulansı arayın çabuk.
Fatih sırtını dönerek yarasını gösterir.
Neşe: Fatih, sırtın kanıyorrr..! Yardım edinnn..! Ambulansı arayın.
"Ambulansı aradım hanımefendi. Birazdan burda olur."
Hemen kızlar ve kardeşleri koşarak gelir.
Bilal: Fatihhh..!
Atakan: İyi misin kardeşim ? Bir şeyin var mı ?
Nisan: Neşe ellerin neden kan içinde ?
Meryem: Aman Allah'ım ! Neşe tamam bana bak. Sakin olmaya çalış bana bak ve ağlamayı kes. Fatih iyi olucak tamam mı ? Tamam mı dedim Neşe ?!
Neşe: Tamam tamam. Ne yapıcaz ?
Meryem: Ambulansı aradınız mı ?
Neşe: Hıhı evet.
Meryem: Tamam. Ambulans gelene kadar ben müdahale edicem. Şimdi bana temiz bir bez lazım. Neşe hırkanı çıkar canım.
Neşe: Tamam. Al. Şimdi ne olucak ?
Meryem: Yaraya olabildiğince basılı tut.
Atakan: Meryem bu işe yarayacak mı ?
Meryem: Ambulans gelene kadar zaman kazandırır. Fatih bana bak, sakın uyuma tamam mı ? Neşe'ye bak gözlerini ondan ayırma.
Fatih: Gözlerimi ondan ayırmam mümkün mü hiç ?
Neşe: Sen hâlâ oyna Fatih, burda ciddi bir şey yapıyoruz.
Fatih: Ağlama. Ben kendimi harika hissediyorum. Sen yanımdasın, kardeşlerim yanımda. Baldızım bana yardım ediyor. Daha ne isterim ki ?
Meryem: Nerde kaldı bu ambulans ?
Bilal: Tamam ambulansı gördüm. Açılın açılın.
Fatih ambulansla hastaneye kaldırılır. Neyseki Meryem'in erken müdahalesi sonucu Fatih iyidir.
Eve geçtiklerinde Fatih güzelce yatağına yatar. Tabi bir de etrafında pervane bir arza vardır.
Neşe: Hayatım rahat mısın sen öyle ? Yastığını kaldırmamı ister misin ?
Fatih: Canım iyiyim ben. Otur sende sabahtan beri başımı döndürdün. Hastaneden çıktım rahatım.
Atakan: Vallaha yengem seninle ne güzel ilgileniyor sen hâlâ mızmızlan be Fatih.
Bilal: Yav sen karışmasana Atakan. Bırak onlar kavgada eder barışırlarda.
Kapı çalar gelen Meryem'dir.
Meryem: Merhaba geçmiş olsuna geldim. Hastaneden anca çıktım kusura bakmayın.
Bilal: Estağfurullah ne kusuru gel. Nisan yok mu ?
Meryem: Nisan'dan haberim yok. Evde değildi. İşte sanırım.
Atakan: Aşkım hoş geldin.
Meryem: Hoş bulduk canım. Geçmiş olsun eniştecim, nasılsın ?
Fatih: Ooo.. Gel baldız gel. Sayende iyiyim ya.
Meryem: Bu ağrı kesiciyi sana getirdim. Dikişler gece ağrı yapabilir. Çok etkili bir ağrı kesici bu.
Fatih: Sağol vallaha Meryem. Nasıl teşekkür etsem az.
Meryem: Saçmalama ne teşekkürü. Sen artık ailemizdensin. Naber Neşe ?
Neşe: İyi Meryem, işte bu huysuzla uğraşıyorum. Seni çok iyi gördüm, yüzünde güller açıyor.
Meryem: Gülümsemem için bir sürü nedenim var çünkü. Siz varsınız.
Neşe: Canım benim ya.
Meryem: Neşe. Biraz mutfakta konuşalım mı ?
Neşe: Olur canım.
Mutfağa geçerler.
Neşe: Seni dinliyorum canım.
Meryem: Neşe, Nisan hakkında benden bir şeyler saklıyor musun ?
Neşe bu soru karşısında şaşırır ve birazda ne söylemek konusunda afallar.
Neşe: Nerden çıktı şimdi bu ?
Meryem: Merak ediyorum. Sen benden asla bir şey saklamazsın değil mi Neşe ?
Neşe: Hayır saklamam.
Meryem: Biliyorum, özür dilerim. Sana bunu bile sormam gerekiyordu. Aklım karıştı bir anda. Kusura bakma Neşe. Şüphe ettiğim için üzgünüm.
Neşe: Hayır özür dileme. Meryem artık içeri geçsem iyi olur.
Neşe kendini çok kötü hisseder. Atakan'a yaklaşarak fısıldar.
Neşe: Hâlâ söylemedin mi ?
Atakan: Kolay mı sanıyorsun ?
Neşe: Atakan bak bu iş uzuyor. Ben Meryem'e karşı kendimi kötü hissediyorum.
Atakan: Tamam en yakın zamanda söyliycem.
O sırada Atakan'ın telefonuna bir mesaj gelir.
Atakan: Nisan mesaj atmış. Beni bir cafeye çağrıyor.
Neşe: Durduk yere ne alaka ?
Atakan: Her şeyi bitirip gideceğini söylüyor. Son bir kez konuşmak istiyorum dedi.
Neşe: Bu kadar kolay vazgeçmesi beni şaşırttı doğrusu. Atakan bu işte bir şey var gibi hissediyorum. Gitmesen mi acaba ?
Atakan: Neşe, ondan sonsuza kadar kurtarabiliriz. Meryem'e de bir şey söylemek zorunda kalmayız. Bu konu artık kapansın istiyorum.
Neşe: Peki tamam. Dikkatli ol.
Atakan bir bahane uydurarak evden çıkar. Hemen arkasından Meryem'e de İbrahim'den bir mesaj gelir. Aynı cafeye çağırır. Meryem her ne kadar inanmak istemesede buluşma yerine gitmek için evden çıkar.
İbrahim: Bana inanıyorsun, geleceğini biliyordum.
Meryem: Sana inandığım falan yok. Dediklerinin yalan olduğunu anlaman için geldim.
İbrahim: O zaman karşıya bak.
Meryem karşıya bakar ve gördükleri karşında şaşkına döner.
Meryem: Atakannn..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÜÇÜZ KARDEŞLER
Novela JuvenilKardeş demek hayat demektir. Kimi zaman aldığın nefeste kardeşim diyebilmek, kimi zaman üzüldüğüm anda karşında bulabilmek. Ne olursa olsun kardeş olunmaktan asla vazgeçilmeyecektir. Yolun sonu uçurumsa, kardeşim geri dön.. İlk adım benimdir ! Birb...