21.BÖLÜM

43 3 0
                                    

Şoka giren Bilal ve Meryem bir türlü toparlanamazlar.
Meryem: Hangi hastaneye götürüyorlar ?
Bilal: Bu-buraya. Buraya geleceklerini söyledi.
Meryem koşarak girişe giderek bekler. Bilal hemen Fatih'i arar. Ambulans gelir ve kapısı açılır. Meryem koşarak yanına gittiğinde sedyede yatanın Atakan olduğunu görür.
Meryem: Atakannn..! Nasıl olmuş ? Durumu nasıl ?
"Bilinci yerinde değil. Durumu stabil. Bir araba çarpıp kaçmış."
Bilal: Allah belalarını versin !
Nihal: Meryem tamam bırak ! Doktorlar onun yanında sen içeri gitmezsin.
Meryem: Bende girmek istiyorum içeriye.
Nihal: Meryem hayır olmaz. Lütfen gel otur şöyle. Sende durma su getir şurdan.
Bilal: Tamam.
Biraz sonra içeri Fatih ve Neşe girer. Meryem, Neşe'yi görünce o an ki duygusallıkla dayanamaz ve ağlayarak Neşe'ye sarılır.
Neşe: Canımmm.. Lütfen dayanıklı ol.
Meryem: Başında kanlar vardı Neşe. Onu öylece orda bırakıp gitmişler.
Neşe: Tamam şş.. Atakan seni asla bırakmaz. O güçlü birisi.
Meryem: Ben onu bıraktım ama ben onu yalnız bıraktım Neşe ! Ben ona git dedim !
Neşe: Sen bunu isteyerek yapmadın.
Meryem: Her şey benim yüzümden oldu.
Neşe: Hayır sakın böyle düşünme.
Fatih ve Bilal birbirine sarılır. Herkes gözü yaşlı bir şekilde beklerler.
Nihal herkese içecek bir şeyler getirmiştir.
Bilal: Sağol.
Nihal: Önemli değil. İyi misin ?
Bilal: Hayır.
Nihal: İçerdeki doktorlar Atakan'la çok iyi ilgileniyorlar. Merak etme.
Fatih: Neden hâlâ çıkmadılar ?!
Meryem: Ben içeri giricem.
Nihal: Meryem lütfen.
Neşe: Meryem gel canım, otur şöyle.
O sırada doktor çıkar.
"Yakınları sizler misiniz ?"
Bilal: Biz kardeşiyiz doktor bey. Kardeşimizin durumu nasıl ?
"İyi şimdi zaten normal odaya çıkarıcaz. Kafasına çarptığı için küçük bir sarsıntı yaşayabilir."
Meryem: Nasıl yani ? Bizi hatırlamayacak mı ?
Neşe: Ne ?
"Meryemcim bunu en iyi sen bilirsin. Bu ufak bir beyin sarsıntı olabilir."
Fatih: Görebilir miyiz ?
"Tabi uyanınca görebilirsiniz. Ama yanında fazla kalmayın."
Fatih: Teşekkürler doktor bey.
"Geçmiş olsun."
Atakan uyanınca yanına girerler.
Fatih: Atakannn.. Kardeşim biz geldik.
Bilal: Bizi hatırlıyorsun değil mi ?
Fatih: Oğlum mal mısın ya, öyle bodoslama test eder gibi sorulur mu ?
Atakan: Benn..
İçeri İbrahim gelir.
Meryem: İbrahim ?
İbrahim: Ya ben seni görmeye geldim. Atakan'ın yanına olduğunu söylediler. Uyandı mı ? İyi mi ?
Meryem: İyi bak gözü açık.
İbrahim: Yaşıyor yani.
Meryem: Anlamadım.
İbrahim: Çok sevdim diyorum. Geçmiş olsun Atakan.
Fatih: Ya sen ne yüzsüz bir adamsın çık git şurdan !
Neşe: Fatih sakin ol. Abi git burdan. Şimdi olmaz, görmüyor musun Atakan rahatsız.
İbrahim: Sadece geçmiş olsun demek istiyorum. Nasıl oldu bu olay anlattı mı ?
Neşe: Hayır gözlerini daha yeni açtı.
Bilal: Kardeşim sana çarpanı gördün mü ?
Herkes sessizce Atakan'ın vereceği cevabı bekler.
Atakan: Ne kazası ? Siz kimsiniz ?
Fatih: Atakan, biziz abicim kardeşlerin.
Atakan: Kardeşlerim mi ? Siz benim kardeşim misiniz ?
Bilal: Evet. Hatırlamıyor musun ?
Atakan: Pardon beyefendi ama hatırlamıyorum. Benim adım Atakan mı ?
İbrahim: Bu ne demek şimdi ? Bu hiç bir şeyi hatırlamıyor mu ?
Meryem: Geçici hafıza kaybı yaşıyor olmalı.
İbrahim gülmeye başlar.
Neşe: Komik mi ?
İbrahim: Sinirlerim bozuldu kusura bakmayın. Geçmiş olsun tekrardan.
Diyerek çıkar.
Atakan: Şu hanımefendi kim ?
Fatih: O benim karım Neşe.
Atakan: Peki bu ?
Fatih: Meryem o.
Atakan: Ne kadar güzel isim. Benim neyim oluyor peki ? Yoksa karım mı ?
Meryem: Ne ? Hayır !
Bilal: Karın değil daha sevgilin.
Meryem: Bilal yaaa..!
Herkes Meryem'le dışarı çıkıp konuşur.
Neşe: Çocuk hasta Meryem, en azından düzenlene kadar oynayabilirsin.
Meryem: Oyun oynamayı siz daha iyi birisiniz.
Fatih: Hadi ama Meryem, hafızasının gelmesini geri sağlayabilirsin.
Meryem: Delirdiniz mi siz ya ? O beni aldattı !
Bilal: Aldattı mı ? Kimle ? Ne zaman ?
Fatih: Şimdi bunu karıştırmanın zamanı değil Atakan'ın bize ihtiyacı var. Yardım edicek misin Meryem ?
Meryem: Offff..! Tamam edicem.
İçeri girerler. Atakan, Meryem'e bakarak gülümser.
Meryem: Tamam benim acilde işim var. Geçmiş olsun Atakan.
Atakan, Meryem'in elini tutar.
Atakan: Nereye gidiyorsun ? Burda bir tek sen bana yakın geliyorsun. Bir tek seni hatırlıyor gibi hissediyorum.
Meryem: Gitmem lazım.
Atakan: Biraz daha kal. Sen benim sevgilim değil misin ?
Meryem herkesin gözüne baktığını fark eder. Mecbur istenen cevabı verir.
Meryem: Sevgilinim.
Neşe: Neyse biz çıkıyorduk zaten. Sen ilgilenirsin Atakan'la canım. Hadi geçmiş olsun.
Meryem: Ama Neşeee.. Neşe nereye, off..
Atakan: Otursana.
Meryem gönülsüz bir şekilde oturur. Sonra bir sessizlik olur. Atakan'ın kendine baktığını fark eder. Onun gözlerine bakınca ne kadar özlediğini fark eder.
Atakan: Biraz bizden bahseder misin ? Nasıl sevgiliydik ? Neler yapardık ?
Meryem: Bundan emin misin ?
Atakan: Evet.
Meryem: Tamam.
Der ve gülmeye başlar.
Atakan: Neden güldün ?
Meryem: Bu geçirdiğin ilk kaza değil. Çünkü biz seninle, benim sana arabayla çarpmamla tanıştık.
Atakan: İlginç bir tanışma olmuş.
Meryem: Aynen öyle. Arabadan inip sana baktığım o ilk an bana aşık olmuştun. Sonra zaten hep karşılaştık. Sanki hayat bizi birbirimize yaklaştırmak istiyordu. Çok seviyodun beni, bende öyle. Bir çocuk kadar mutluydum seninle.
Atakan: Sanki şimdi değilsin gibi anlatıyorsun ?
Meryem: Hayır, hâlâ çok seviyorum seni. Hiç bir anımda seni sevmekten vazgeçmedim.
Atakan: Anlatırken gözlerin doldu. İyi misin ? Sanki sana kötü bir şey yapmışım gibi hissettirdin.
Meryem: Özür dilerim Atakan daha fazla devam edemeyeceğim. Gitmem lazım.
Meryem ağlayarak çıkar.
Bir gün sonra Atakan eve çıkıcar.
Neşe: Yanında seninde gelmeni istiyor.
Meryem: Neşe bak yapamıyorum.
Neşe: Lütfen Meryem.
Meryemde onlarla gider. Atakan'ı odasına yatırırlar. Meryem, Atakan'ın odasında fotoğraflarını görür. Birine eline alıp bakar. Atakan kalkıp yanına gelir.
Atakan: Çok güzel çıkmışız.
Meryem: Evet.
Atakan, Meryem'in yine ağladığını fark eder. Ve onu kendine döndürür. Göz yaşlarını siler.
Atakan: Neyin var Meryem ?
Meryem: Seni çok özlediğimi fark ettim.
Atakan: Ben burdayım karşında. Sen bana çok iyi geliyorsun Meryem. Sanki sadece beynim seni silememiş gibi. Kalbimde yazılı olduğu için mi ?
Meryem, Atakan'a sıkıca sarılır. Kokusunu içine çeker. Gözlerini kapatır ve açmak istemez. Ve sarıldığında sessizce şöyle der.
Meryem: Keşke bende bazı şeyleri unutabilsem. Hiç yaşanmamış gibi olsa. Öyle çok özledim ki tenine dokunmayı, kokunu içime çekmeyi.. Ben seni nasıl sevmişim böyle Atakan ? Nasıl aşık olmuşum gözlerine ? Nefesim olmuşsun benim. Hayatım olmuşsun. Nasıl bağladın beni kendine böyle ?
Atakan: Sen benim aşk ararken bulduğum değilsin, hiç aklımda yokken aşık olduğumsun.. Sen benim dünden razı olduğum kaderimsin Meryem..
Ne kadar uzak kalmak istesede beceremeyen Meryem, şimdi Atakan'ın kollarında çok huzurludur. Bazen ne yaparsan yap, istediğin kadar asla de, bitti de, imkansız de, istediğim kadar kaç.. Kaderini değiştiremezsin. Çünkü o seni hep bulacaktır, her ne olursa olsun bulur. Çünkü senin yaşamının yarısı onda kalmıştır. Sizi birbirinize bağlayan ise kalplerinizdir.
Ey gönül ! Şimdi sorarım sana.. Hangi aşk daha büyüktür ? Anlatılarak dile düşen mi ? Anlatılamayıp yürek deşen mi ?

ÜÇÜZ KARDEŞLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin