Neşe gördükleri karşısında şaşkın kalır.
Neşe: Fatih noldu ?!
Fatih: İnci'nin çok ateşi var, havale geçirebilir. Hastaneye götürecem.
Neşe: Tamam bende geliyorum.
Fatih: Neşe sen evde kal hayatım. Ben sana telefon ederim.
Neşe: Ama Fatihhh..
Fatih: Neşe dediğimi yap lütfen.
Neşe: Tamam. Haber ver bana ama.
Fatih: Tamam canım.
Fatih'ler acile gider ve ilk müdahale yapılır. Merve çok telaşlıdır. Ağlamaya başlar. Fatih'e sarılır.
Merve: Kızımıza bir şey olursa ben yaşayamam Fatih.
Fatih: İyi olucak Merve, sakin ol lütfen.
Merve: Bilincini kaybedince çok korktum. Seslendim, cevap vermedi. Çok koktum Fatih, çok.
Fatih: Şşş.. Tamam iyi olucak.
Doktor çıkıp gelir.
"Annesi, babası siz misiniz ?"
Merve: Biziz.
Diyerek Fatih'in elini tutar.
"Kızınız su çiçeği çıkarıyor. Ama biraz ağır bir şekilde çıkarıyor. Bu yüzünden vücudu ateş yapmış. Serum verdik, o kaşıntı ve ateşini biraz alır. Ateş düşürücü şurup yazdım çıkarsa verirsiniz. Geçmiş olsun."
Fatih: Sağolun doktor bey.
Der ve Merve'nin elini bırakıp içeri girer. İnci'yi görür.
Fatih: Geçmiş olsun Prenses.
İnci: Teşekkür ederim Fatih abi. Annee..
Merve: Annemm.. Burdayım kuzum.
Biraz sonra Neşe'de acilde olur. Çünkü evde beklemeye dayanamaz. İçeride onları arar ve görür. Üçünün o yakın hallerini görünce içindeki kuşku yine uyanır.
Neşe: Neler düşünüyorum ben böyle ya ? Saçmalama Neşe, kocana güven. O seni seviyor.
Fatih: Neşee.. Hayatım sana gelme demiştim, neden geldin ?
Neşe: İnci'yi çok merak ettim. Kendim görmek istedim. Geçmiş olsun fıstık.
İnci: Teşekür ederim.
Neşe: Nasılsın Merve ?
Merve: Gördüğün gibi, nasıl olabilirim ?
Neşe: İnci'yi iyi gördüm. Kötü bir şeyi yok değil mi ?
Fatih: Yok ya, su çiçeği çıkarıyormuşta. Gel otur şöyle aşkım. Ayakta durma.
Neşe: İyiyim ben Fatih.
Merve: Kaç aylık ?
Neşe: Aslında daha yeni, bizde geç fark ettik. Bu hafta ikinci ayımıza giricez.
Merve: Hamilelik zordur, bilirim. Hele yanında eşin olmayınca daha da zor oluyor.
Neşe: Ben seni bekar sanıyordum aslında. İnci'yi görünce şaşırdım.
Merve: Bekarım zaten.
Neşe: Peki babası.
Merve, Fatih'in gözlerine bakarak,
Merve: Terk etti bizi.
Neşe: Aaa.. Çok üzüldüm ya. Ne pislik adamlar var. Bir de çocuğunuz varken nasıl bırakıp gitmiş anlayamıyorum.
Merve: Hamile olduğumu bilmiyordu. Evlenicektik aslında ama bıkıp gitti işte.
Neşe: Adi herif ya !
Fatih: Aşkım hastane kokusu seni bayar, hadi gel biraz hava alalım.
Neşe: Bir dakika canım. Peki babasını görüyor musun şuan ?
Merve: Evet. Evlenmiş !
Neşe: Oha ya. Şerefsiz adam bir de evlenmiş mi ? Çok sinirlendim şuan o adama. Allah'ından bulsun pis adam. Şu güzel kıza yazık değil mi ?
Fatih: Yeter !
Neşe: Aşkım noldu ? İyi misin ?
Fatih: İçerisi çok sıcak. Dışarı çıkalım Neşe.
Neşe: Tamam canım çıkalım.
Dışarı çıkarlar.
Neşe: Canım iyi misin sen ?
Fatih: İyiyim temiz hava iyi geldi.
Neşe: Görüyorsun değil mi Fatih ? Nasıl bir halde bırakmış kızı, yazık ya.
Fatih: Yaa.. Evet.
Neşe: Bir de evlenmiş hayvan herif ! Evlendiği kıza da yazık.
Fatih: Hayatım sus. Bizene elalemin hayatından ya. Daraldım yeter.
Neşe: Tamam aşkım sustum.
Geri eve dönerler ve yarın olur.
Meryem'in canı çok sıkkındır. Kapı çalar, gelen Atakan'dır.
Atakan: Meryem iyi misin sen ?
Meryem: İyiyim noldu ki ?
Atakan: Bilmem bir garip davranıyorsun. Canın sıkkın gibi.
Meryem: Ben mi garip davranıyorum ? Garip davranan sensin bence.
Atakan: Hadi tamam derdin neyse anlat bilelim.
Meryem tam boşalacakken Nihal araya girer.
Nihal: Hoş geldin Atakan.
Atakan: Hoş bulduk Nihal. Evet seni dinliyorum Meryem.
Meryem: Sen varyaaa..
Nihal: Ama ayakta kaldın sen böyle içeri gelsene Atakan.
Nihal, Meryem'in kolunu cimcikleyerek kulağına fısıldar.
Nihal: Kızım sus şimdi değil. Biraz daha bekle.
Meryem: Karşımda pişkin pişkin durmasına izin mi vericem ?
Atakan: Siz gelmiyor musunuz ?
Nihal: Geliyoruz.
Atakan: Sen ne diyordun Meryem ? Ben varya ?
Meryem: Sen varya çok, çokkk..
Atakan: Evet ?
Meryem, Nihal'e bakar ve kendini durdurur.
Meryem: Çok yaşıklısın.
Atakan: Teşekkür ederim de neden bu öfken ?
Meryem: Kıskanıyorum seni.
Atakan hafif gülümser. Meryem'in ellerini tutar.
Atakan: Kıskanman çok hoşuma gitti ama kendini bunun için üzme. Çünkü benim gözüm bir tek seni görüyor.
Meryem: Ya ya öyle.
Der ve Atakan'ın ellerini daha sıkı sıkar.
Atakan: Ahh.. Meryem elimi acıttın.
Meryem: Pardon bir an fazla sevindim heralde.
Atakan'ın telefonu çalar. Konuşmadan sonra kalkmak ister.
Atakan: Benim kalkmam gerek.
Meryem: Nereye ?
Atakan: İşlerim var biraz. Senin telefonun açık olsun akşama ararım. Bir yerlere gidebiliriz.
Meryem: Tabi olur.
Atakan çıkar ve Meryem'de yerinde duramaz.
Nihal: Peşinden mi gideceksin ?
Meryem: Evet. Bu sefer ikisinide mahvedicem. Sakın beni durdurmaya kalkma.
Nihal: Tamam dur bekle bende geliyorum.
O sırada Bilal'de gelir.
Bilal: Noluyor burda ?
Meryem: Uzun hikaye gel kendi gözlerinle gör.
Nihal: Hadi acele edelim gidiyor.
Geldikleri yere varırlar ama Atakan'ı bir an kaybederler. Her yer süslenmiş balonlarla kaplı açık bir alandır.
Bilal: Hâlâ Atakan'ın böyle bir şey yaptığına inanamıyorum.
Nihal: Siz erkekler böylesiniz işte.
Bilal: Siz kızlarda biri yüzünden tümümüzü yakmaya bayılırsınız. Ayrıca benim kardeşim öyle bir şey yapmaz.
Meryem: Kavga etmeyi kesin ya. İşte orda. Kızda orda ! Al işte bak Bilal kardeşine. Sarılıyorlar.. Sakın beni tutmayın !
Meryem hızlı adımlarla yanlarına gider.
Meryem: Nasıl yapabilirsin bunu ?!
Atakan: Meryem ! Senin ne işin var burda ?
Meryem: Soru sorması gereken kişi benim ! Bana bunu nasıl yaparsın ya ?
Atakan: Meryem bi sakin olur musun ? Bir şey yapmadım ben, yanlış anladın.
"Hanımefendi siz yanlış anladınız."
Meryem: Sen konuşma kızım, senin sıranda gelicek !
Atakan: Meryem dur bi dinle.
Meryem: Bırak ya ne dinliycem. Allah senin belanı versin Atakan ! Bir daha karşıma çıkma !
Atakan: Meryem bekle, dur. Aramızda bir şey yok. O kadın bana burayı hazırlamamda yardım etti. Ben burayı senin için hazırladım. Madem erken geldin o zaman bende erken teklif ederim. Lütfen her şeyi başlatır mısınız ?
Arkadan hafif bir müzik çalar. Atakan, Meryem'in önünde diz çöker.
Meryem: Atakannn..
Atakan: Ömrümün her saatini, her saniyesini seninle geçirmek istiyorum. Hayatımın her anında bana gülümse, omuzunda ağla, bana bağır, bana trip at ama asla benden gitme istiyorum.. Aynı anda, aynı yerlerde, aynı şeyleri düşünelim, bir bütün olalım istiyorum. Seni bir anda yaşamak değil, ömrüme bölmek istiyorum. Hayatımın anlamı ol istiyorum Meryem.
Meryem: Yaaa.. Atakannn..
Atakan: Sana verecek sözlerim yok, sana alacak hediyelerim yok, seni iyi hissettirecek masallarımda yok benim. Sana sadece tek bir söz verebilirim. Seni hep seveceğim Meryem. Sana sadece tek bir hediye verebilirim, senin için atan kalbim.. Sana sadece tek bir masal anlatabilirim. İçinde çocuklarımızın olduğu gerçeğim.. Sana ömür boyu bizim masalımızı anlatabilir miyim Meryem ? Benimle her gece aynı uykuya dalar mısın ? Benimle evlenir misin sevdiğim ?
Ve kırmızı gül yaprakları dökülür başından.. Meryem'in gözleri dolar.
Meryem: Evet, evet.. Sonsuza kadar seninle bu yola evetttt...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÜÇÜZ KARDEŞLER
Fiksi RemajaKardeş demek hayat demektir. Kimi zaman aldığın nefeste kardeşim diyebilmek, kimi zaman üzüldüğüm anda karşında bulabilmek. Ne olursa olsun kardeş olunmaktan asla vazgeçilmeyecektir. Yolun sonu uçurumsa, kardeşim geri dön.. İlk adım benimdir ! Birb...