Gençliğe Hitaben

İlkokuldan Sonra Okuma

Esselamu aleyküm değerli kardeşlerim, kuzularım, ablalarım, abilerim ve canlarım :)

Başlık ilginizi çekti biliyorum ki amacımda buydu. İlgi çekmeyen başlık içeren yazılar ne yazık ki okunmayabiliyor.. Hakkınızı helal edin..

Sizleri bu yazımda birazcık düşünmeye sevk edeceğim.

Bilindiği gibi hemen hemen herkes örgün veya açıktan mutlaka okul okuyor. Hatta öyle ki ne mezunusun diye sorulduğunda "İLKOKUL" demeye utanır olduk. Daha da ilerisi "ORTAOKUL" "LİSE" demekte ayıp hale geldi. "ÜNİVERSİTE MEZUNUYUM" dediğiniz vakit tamamdır. Bir saygı, bir hürmet Allah Allah... Sanırsın cennetle müjdelenmiş..

Hele ki içi boş üniversite mezunlarına çokta değinmek istemiyorum. Kaç üniversite bitirmiş, ama ahlak kurallarını öğrenememiş. Kaç üniversite bitirmiş, ama büyüklere saygıyı, yaşlılara hürmeti, ana babaya itaati öğrenememiş. Ahlak üniversitesi açılsaydı eminim çok az giden olurdu.. Oysa ahiret kapısını açacak olan tek üniversite buydu..

Kardeşlerim, anneler, babalar ve anne baba olmaya aday olanlar.. Kur'an-a gerçekten değer verdiğinize inanıyor musunuz? Bu sorunun cevabını şimdi bulabilirsiniz.

Siz hiç çocuğum; Müslüman'ın rehberi olan Kur'an-ı öğrensin, sonra tecvid öğrensin dahada güzel okusun, sonra tefsir öğrensin ayetlerin neden indiğini öğrensin, sonra hadis-i şerif öğrensin, sonra siyer yani Hz. Muhammed'in (s.a.v) hayatını öğrensin hayatına nakşetsin, sonra islam tarihi öğrensin dediniz mi?

Kademe kademe İslam okulu için çabaladınız mı? Büyük sınavın bitip, sınav sonuçlarımızı alacağımız Ahiret için çabaladınız mı? Ama dünyalık sınavlar için canla başla çalıştınız, evlatlarınızı zorunlu kıldınız... Kur'an-a ve İslam'a gelince vaktim yok veya kızımın/oğlumun vakti yok, derslerden başını kaldıramıyor" dediniz değil mi?

Ne kadar acı.. Ne kadar üzülünesi.. Çocuğum ilkokulu okudu ama yeterli değil, bir daha ilkokul okusun, yok olmadı bir daha ilkokul okusun dediniz mi hiç??? DEMEDİNİZ...

Ama Kur'an-a gelince "her yaz tatilinde kısıtlı bir zamanda Kur'an öğrensin diye camilere" gönderdiniz. Ve bunu her yaz yaptınız. Her yaz yeniden elif-be-te ... Her yaz yeniden elif.be.te.se !

Nedense söz konusu Kur'an olunca bir türlü ilkokuldan mezun olamıyoruz. Bir türlü sınıf atlayamıyoruz. Bir türlü ortaokul (meal-sure ezber), bir türlü lise (tefsir-arapça-hadis), bir türlü üniversite (İslam tarihi, Osmanlı tarihi) gibi kademe atlayamıyoruz...

Ondan sonra çocuğum mezun olsun Kur'an-a göndericeğim düşünceleriyle oyalanıp gidiyoruz. O yaştan sonra hangi insan ilme yönelmeyi düşünebilir ki.. (istisnalar hariç)

Ağaç yaşken eğilir sözünü dünyalık okullar için uyguluyoruzda, ilim söz konusu olunca neden "Ağaç kuruyken eğilir" hale getiriyoruz...

Üstelik Kur'an öğrensin, ilmini bilsin, Kur'an neden indi?, kimlere indi?, sureler ne zaman indi?, biz İslam'ın neresindeyiz?" gibi düşüncelerle değil,,,, YAZ TATİLİ BOŞA GEÇMESİN diye gönderiliyor çocuklar camiye...

Kur'an boşluklar için mi indirildi? Yoksa hayatın tamamı Kur'an, boşluklar mı dünyalık olmalıydı?

En acısıda şudur ki; Kimi aileler çocuğu hiç bir meslek bölümünde başarılı olamayınca en iyisi Kur'an-a gönderelim diyor... Ne kadar içler acısı bir durum. KUR'AN bu kadar mı değersiz.. Başarısızlık, akılsızlık varsa gitsin Kur'an-a !!

Kendimize gelelim. Yeniden iman edelim. İmanlarımıza su serpelim. Kalbim temiz demekle kendimizi artık kandırmayalım. Hele ki internetin, kitap bolluğunun, hoca çokluğunun olduğu bir zamanda bahaneleri artık bırakalım..

Kalbim temiz nasılsa, OKULA gitmemede gerek yok demezken, kalbim temiz nasılsa, namaza, Kur'an-a, ilme gerek yok (haşaa) nasıl diyoruz!...

İşte şimdi Kur'an-a gerçekten değer verip vermediğimizin cevabını bulabiliriz..

Selam ve dua ile..