Gençliğe Hitaben

OFLAMA PUFLAMA GEL BAK NE DİYECEĞİM

Nasıl bir başlık oldu bu ya :) Ama neyse. Kim bilir belkide şuan oflayan birilerine denk gelir bu yazım 🤔❤️

Konu ne diyecek olursanız konu herhangi bir ilgi alanı. Merak duyup bir türlü icraate koyamadığınız. Kitap yazmak gibi. Resim çizmek gibi. Örgü örmek gibi.

Kitap yazma üzerinden gidelim. Eğer sizden iyi yazan birilerini takip ederken YA OF NE GÜZEL YAZIYOR YA BEN NEDEN YAZAMIYORUM deyip, daha fazla somurtup hiçbirşey yapmadan öylece duruyorsanız HOOOP hemen kapatın o sayfaları!

Ama tam tersi sizden iyi yazanların yazılarını okurken kendinize bir şeyler katıyor ve denemeler yapıyorsanız doğru yoldasınız demektir.

Arkadaşlarım. Canlarım. Ciğerlerim. Reçellerim. Pekmezlerim. İçli köftelerim :)

Keyfinizi kaçıracak hiçbir inceleme yapmayın. Şunu unutmayın. Her insanın elinden çıkan ürünün lezzeti başkadır.

Mesela pirinç pilavı. Malzemeler aynı. Yağ şehriye pirinç tuz su. Ama herkesin farklı oluyor lezzeti. Kiminin yağı az kiminin çok. Kiminin lapa kiminin tane tane. Kiminin tuzu fazla kiminin az. Tuzlu sevene tuzu az olan uymaz. Lapa sevene tane tane olan uymaz. Ama her tarifin bir alıcısı var değil mi? Senin sevmediğin şehriyeli pilava başkası bayılıyor mesela.

Kitap yazmakta böyle bir şey. Hayran hayran okuduğun yazarlar gibi yazmak istersin ama başaramazsın. İstesende olmaz. 40 yıl da geçse ol maaaaz! Sen hiç tıpatıp aynı lezzette yapan iki pilav sahibi gördün mü? İllaki birinin diğerinden bir farkı vardır. Güzel olanda budur. Herkesin kendisine has tarzı, el lezzeti olmalıdır.

En iyi yazan yazarlar bir araya gelse onlarda da birçok farklılıklar görülecek. Kimisinin eli komediye yatkınken kimisi daha çok dram alanında yazmaktadır. Komedi seven komedi tarzı olana yönelir dram seven dram tarzı olana... Ama her ikisi de tutulur. ❤️

Mesela sesi güzel iki kişi düşünün. Aynı şarkıyı seslendiriyorlar. Birinin sesi incecik ama çok hoş ve nazik. Diğerinin ise biraz kaba ama gür. İkisininde tarzı bambaşka. Kaba sese sahip olanda farklı bir çekicilik yer alabilir. İnce sesli olan belki hiç çaba sarf etmiyordur. Sesi hep aynı ayarda güzeldir. Lakin kaba sesli olanda farklı tonlamalar, farklı nağmeler meydana gelebilir. Her iki ses tonunun da dinleyicisi vardır. Buradaki esas konu ses güzelliği değil, metotları bilerek hareket etmektir.

Sende kitap yazmaya gönüllüysen hiç durma! Tabiki incele bol bol oku. Ama okurken mutlaka denemeler yaz. Yazmadan sürekli okumak kafi gelmez. Yapacağın cümle hataları yazarak anlaşılır. İnsan yaza yaza çözülür, yaza yaza alışır tecrübelenir.

Başkasının yazdığına çizdiğine sürekli bakarak yitirme umudunu. Sen herkesten daha iyi yazabilir veya çizebilirsin. Neden olmasın? Kendine öz bir tarzın mutlaka vardır. Yeterki ortaya çıkabilsin. Ama yazmazsan/çizmezsen o da ortaya çıkmaz ve hep bir yerlerde gizli kalır. Sevdiğin yazarları çok yeniysen örnek al tabiki. Ama zamanla kendi yazma stilini oluştur.

Sevdiğin yazar a diyorsa sen b de. O z diyorsa sen başa dönüp A de! Ama mutlaka de... Bu havuza atlamadan yüzmeyi öğrenemezsin....