Anne.. Öylesine kutsal, öylesine mübarek bir meslek.. Ne tatili var, ne dinlenmesi nede istifası.. Bıkmadan usanmadan, pes etmeden, Allah'ın kendi katından verdiği merhametle yavrularına kol kanat germesi.. Bir anne ne hatalar yaparsa yapsın evladından vazgeçmiyorken, Yaradan nasıl vazgeçer hiç düşündük mü?
Allah beni affetmez ümitsizliğimiz varsa bir yerlerde, annelerimizi düşünelim. Düşünelimde Annelere o merhameti verenin ne kadar Yüce Merhamete sahip olduğunu idrak edelim.
Anneler günü.. Bir güne sığmayacak kadar sevgi dolu.. Annesinin kalbini kıran, ona bağıran, sanki annesi onun evladıymış gibi azarlayan evlatlar, anneler gününde hediye alsa annelerin hakkını ödeyebilir mi?
Annesini huzur evine bırakmış gelin ile damat, anneler gününde çiçek götürse o anneye dünyaları vermiş olur mu? Acaba ne zaman annelerimize hakkıyla anneler günün kutlu olsun diyeceğiz..
Ne zaman onlara karşı yaptığımız hatalardan, yükselttiğimiz seslerden, kırdığımız kalplerden vazgeçeceğiz.. Ne zaman huzur evine attığımız annelerimizi yeniden evlerimize getireceğiz..Ne zaman yüklerini hafifletmek için kendimizden feragat edeceğiz..
Ne zaman İslam'ın anneye verdiği değeri, her gün her saniye vereceğiz.. İŞTE O ZAMAN ANNELER GÜNÜNÜ KUTLAMIŞ OLACAĞIZ. Tek bir gün hediye alıp, kalan günlerde kalp kırarak değil..
Zehra Karcı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gençliğe Hitaben
De TodoAllah Rasulü s.a.v zamanında yaşamış olsaydık, gençliğin ne kadar değerli ve bir o kadar da mühim mesele olduğunu görürdük. Şu an da ki gençlik, ipleri sıkıca tutan DİN DÜŞMANLARININ elinde.. İşte bu ipleri koparmanın tek yolu KURAN, SÜNNET ve TEB...