Michael
Duşumu aldıktan sonra en son Chianti'nin boyadığı saçlarıma baktım. Saçlarımı küçük bir havlu ile kurulayıp altıma bir eşofman geçirdim. Kapıyı hızla açtım.
Dün gece birlikte olduğum kız koltukta oturmuş dergilere bakıyordu. Nefes aldım. Ashton mutfaktan elinde kahvesi ile çıktığında bana doğru mırıldandı. "Ne zaman gidecek?"
"Bilmiyorum."
Ashton gözlerini devirdi. O sırada evimizin kapısı açıldı. Luke önden mutsuz bir şekilde geldi. Anladım ki Nasha gelmişti. Calum ile Nasha birbirine kol atmış bir şekilde içeri girdiklerinde gülümsedim.
Calum, Nasha'yı eliyle gösterdi. "Bu kız bir efsane."
Nasha kahkaha attı. "Ashton kahven var mı?"
Ashton güldü. "Elbette Nasha."
Güldüm. "Ne oldu ki?"
Nasha biletleri çıkartıp bize doğru uzattı. "Anfa Rose'un biletleri ve içeri giriş izni!"
Hepimiz şaşkınlık içerisinde biletlere baktık. "Siktir, nasıl buldun bunları?"
Nasha ellerini hareket ettirdi. "Benim kolumun uzanmadığı hiçbir yer yok."
Ashton, kahveyi getirdikten sonra Nasha kolunu Calum'dan kurtardı. Luke içeriden mırıldandı. "Kolunun mu bacaklarının mı?"
Nasha gülümsedi. "İkisi de."
Nasha, tanıdığım en çılgın insanlardan biriydi. Rivayete göre Klepto, Darci ve 11.11 ile beraber olmuştu. Tim North'a kadar uzanan bir sevgili listesi var. Ama hala groupie olduğunu düşünmüyoruz. Çünkü şarkılarını dinlemediğini iddia ediyor.
Nasha içeri kahvesi ile girdiğinde ilk kıza baktı. Daha sonra yerine oturdu ve ince topuklarını masaya uzattı. Helina, dergiden kafasını kaldırıp Nasha'ya gülümsedi. "Merhaba."
Nasha kaşlarını çattı ve mırıldandı. "Merhaba."
Helina iç çekerek dergiye baktı. "Kadının elbisesi mükemmel."
Nasha kafasını kaldırdı. "Kim?"
Helina dergiyi Nasha'ya çevirdi. Nasha gülümseyerek bana baktı. "Ah, o benim patronum. Chianti Dollera Tollear."
Helina nefesi kesilmiş bir şekilde Nasha'ya baktı. "İnanmıyorum, bu Vogue'un editörü olan Chianti mi?"
Nasha gülümsedi. "Evet."
Ashton, Luke ve Calum koltuğun arkasından dergiye baktılar. Helina gözlerini kıstı. "Bir şey soracağım birkaç yazıya denk gelmiştim. Gerçekten gaddar biri mi?"
Nasha nefes aldı. "Yani, işini çok ciddiye alıyor."
Helina güldü. "Hayır, hayır ben kot pantolonları yaktığını duydum."
Nasha kaşlarını çattı. "Abartılmış bir şey. Fakat ilk iş günü ofise sivri burun topuklu ayakkabı ile kalem eteği giymiş birini işten kovduğu doğru. Ve S-shirt giyen birini de."
Helina büyülenmiş bir şekilde baktı. "Gerçekten çok mu iyi?"
Nasha kafasını salladı. "Gerçekten iyi. Bundan iki yıl önce çekimlerdeki kumaşları ve stilleri o seçiyordu. Bazı markalar, Chianti'nin ortaya koyduğu kumaşlarla kreasyon çıkartıyorlar. Her markayı dergiye almaması bundan kaynaklı."
Helina etkilenmişcesine konuştu. "Vay canına, onun gibi olmak isterdim."
Nasha gülerek bana baktı. "Merak etme tatlım çok yakın sayılırsın."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Call Me Vogue
Fanfiction"Biz birbirimiz için kesinlikle yaratılmamışız." Şizofrenik bir kahkaha atarak ona baktım. "Ah! Bu konuda anlaşabilmemiz ne kadar güzel!" @lineofsight için her zaman senin için