7

6.3K 319 55
                                    

Tam son kitabida koyuyordum ki sandalyenin kaymasiyla dengemi kaybettim..gözlerimi sıkıca yumup betona düşmeyi bekledim hey burasi ne kadarda rahattı böyle beton ne kadar yumuşakmış ben hep denerim bundan sonra

-kucağımdan inmeye düşünüyormusun

Sesi duymamla gözlerimi açmam bir oldu yok artık jungkook bana yardım etmişti ve şuan aşırı yakındı kalbim istemsizce hızlı atıyordu ama ona karşı kızgınlığımı korumam lazımdı

-Noldu da tuttun beni , hani benden nefret ediyordun noldu da canımın acımasıni istemedin.  Oda afallamisti

-Seni tuttum çünki hemen düş istemedim hemen düşseydin eğlencesi kalmazdı kadame kademe canin aciya acıya düşceksin tam da benim yapcağım gibi diyip hızlıca bıraktı  ve gözlerimi yumduğumdan beri düşmek zorunda kaldığım yere düştüm jungkook ise hızlıca dışarı çıktı ben ise yerden kalkıp toparlandım zaten kütüphanenin işi bitmişti junkook da nie geldiyse zaten dememle neden geldiğini anladım cüzdanı burdaydi neden burdaydi acaba diye merak edip cüzdanı elime aldım çantamı da alıp sinirli bir şekilde dışarı çıktım kulaklıklarımı takip yolda ilerlemeye başladım parkın yanından geçerken sevimli ve gerçekte olduğu gibi olan iyi kalpli junkooku gördüm jungkook çok iyi birisiydi hatta kimsenin canını yakmak istemezdi ama o kazadan sevgilisinin ölümünden sonra kendini kaybetti ben ondan daha çok üzülüyordum bundan emindim ama babam belki beni bir yerlerden görüyorsa uzulmesin die içimde acımı yaşardım annemle de kavuşmuşlardı o yuzden de mutluydum jungkook yanındaki kediye süt verip onu seviyordu ve ona çok yakışan gülümsemesini sergiliyordu arkasından geldiğim için beni farketmemisti bende eğilip kediyi sevmeye başladım biran afallamış beni görünce de yüzü kızgın haline dönmüştü

-Napıyorsun Danbi

-Kediyi seviyorum

-Ben seviyorum şuan o yüzden defol

-Sen iyi birisin

-şaşırmışti olabilir  ama sana karşı değilim o kesin ve jisoo da hayvanları çok seviyordu Biliyormusun hep birlikte severdik

Hep yalandı jisoo kedilerden nefret ederdi sırf junkookun gözüne girmek için yapardı hatta bi kere bi kediyi ayağıyla ittiğini bile görmüştüm o tam bir vicdansızdı

-Hımm anladım kütüphanede cüzdanını düşürmüşsün diyip cüzdanı ona uzattım ve hemen ordan uzaklaşıp eve doğru yürüdüm kapıyı çaldığımda Iseul kapıdaydi

-Hoşgeldin baya zordu galiba is bitik haldesin diyip salona geçtik içerde eylülde vardı çoktan gelmişti bir şeyler içiyorlardi çantamı fırlatıp kendimi koltuğa attım

-Ah ne demezsin kitaplardan çok jungkook zordu

-yine ne yaptı  

-Ne yapmadıki beni sandalyeden dusucekken kurtardı ve sonra bırakıp yere düşmemi sağladı tabi oralarda bir kaç kelime konusmus olabiliriz ,ah bide şu var cüzdanını kütüphanede unutmuş zaten o yüzden gelmiş ama nasıl unutmuş hiç bir fikrim yok neyse parkın ordan geçerken kedi yi seviyor du bende yanına gidip hem kediyi sevdim hemde cüzdanı verdim oda bana jisoo nun kedileri çok sevdiğini söyledi diyip göz devirdim

Eylülde histerik bi kahkaha atıp

-omu kedileri çok severmiş dedi bende aynen dedim

-Tae nerde dedim . Iseul ;

-Teyzemin bir iş toplantısı varmış eve geç gelicegi için Tae yi de çağırdı

-Hımm o zaman napalım dedim tamda eylülden beklendiği gibi korku filmi izleyelim dedi biz de Iseul la birbirimize bakıp

-Bilmem ki dedik sonra Iseul

-Ya nolucak bir şey olmaz Tamam izleyelim hem sen de bugun bizde kal zaten formalarinda yanında yanına yedek kıyafet getirmiştin gecelik te biz sana veririz dedi . Bende

-ah evet kal dedim

Oda bilmemki diyince ısrarlarımız sonucu kabul etti

-Tamam o zaman ben Lu Hana haber veriyim dedi ve kalktı . Geldiğinde tamam kalıyorum dedi ve korku filmi seçip son ses izlemeye başladık ben zaten aralarında en korkanıydım bide yetmezmiş gibi ışıkları da söndürdü ler benim gözlerim kapalı olduğu için herşeyi Iseul a soruyordum onlar bağrınca bende bağırıyor dum sonunda film bitmişti ve bizde korka korka yukarı çıktık odada birbirimizi bir şeyler anlatırken aşağıdan bir şey düşme sesi geldi Tae gil gelseydi kapı sesi olurdu ama kapı açılma seside değildi . Eylül ;

-Bu sesde neydi şimdi

Iseul un sesi titrer bir şekilde bir şey düşmüştür dedi kim bakıcak diye tartışırken  en sonunda hepimiz bakma kararı aldık Iseul en önde eylül ortada ben ise en arkadaydim Iseul un elinde ise cam şişe vardı

Iseulun anlatımından; (multi)

odanın kapısına doğru yürüyüp kapı açılınca karşımızdakinin ve bizim bagirmamiz bir oldu Danbi odanın içinde koşarken eylülde gözlerini kapamış akrobasik hareketler sergiliyordu karşımızdaki kişi hafif bir ışık olduğu için belli olmuyordu ve bende gözlerimi yummuş bağırıyordum , aniden ağzımı biri kapamisti karşıdaki bizi sakinlestirmeye çalışıyordu eylül sonunda konuşabilmiş

-Luu-ha-nn demişti kekeliyerek bende gözlerimi açtığımda Kütüphanedeki çocuk olduğunu anlamıştım Danbi de artık durmuş Lu han mi diye bağirmıştı . Lu han

- Sonunda kızlar ben de korktum ya demişti ben ise hala karşımdaki kişiye şaşkın bakıyordum sonunda yatağa oturdugumuzda eylül lu han i tanıtıyor du

-Kızlar tanıtıyim bu benim basimin belasi Lu Han diyince başımdan kaynar sular boşalmıştı ne yani o gün kütüphanede konuştuğu kişi eylül miydi . Danbi konuşmayı becermiş herkesin merak ettiği soruyu sormuştu

-sen nasıl girdin eve

-Aslında izinsiz girmek istemezdim ama kaç kere kapıyı tıklamama rağmen duymadınız bende arka bahçenin kapısının açık olduğunu farkettim hem siz 3 kız kapıyı açık unutup mu yatiorsunuz

-Unutmuşuz dedi Danbi

-Iyi de sen nie geldin ve evi nasıl buldun dedi eylül

-Seni cenaze günü buraya arabayla bırakmıştım ya dedi Danbi ye bakıp tekrar başın saolsun Danbi dedi Danbi de başını saol anlamında hareket ettirdi lu han da devam etti baban da bu akşam Türkiye ye gidiceginizi bu yüzden seni almamı söyledi telefonunuzuda duymadınız dedi

Telefonlamiza baktığımızda yanımızda olmadığı ni farkettik asagida kalmıştı eylül de tamam ben eşyalarimi topluyup geliyorum dedi artık bir şey kesinleşmişti Lu han la eylül sevgiliydi hemde o kadar ciddi ydi demekki babasının bile haberi vardi anlamadığım bir şekilde içimde kıskançlık duygusu ağır bastı bende o sırada Lu hani aşağı indirdim Lu han elini uzatıp Lu han dedi bende soğuk bir şekilde Iseul dedim

-Elini ensesine götürüp o gün telefonda konuşurken yanımdan hızlıca gittin konuşmadık da dedi  bende soğuk bir şekilde

-Öyle gerekti dedim ardından Danbi ve eylülde inince eylül bizden Bir kaç kez Özür diledi bende soğuk bir şekilde sorun yok dedim Lu han giderken bana bakış atıp iyi geceler kızlar dedi bizde iyi akşamlar diyip yataklarlarimiza geçip uyuduk Tae gilde geç saatlerde gelmislerdi zaten Lu Hani düşünerek uyudum şansima eylülun sevgilisi çıktı of of...

Yine haraketli bi bölümü arkamizda bıraktık beğendiyseniz vote ve yorumlarınızı bekliyorum ❤


Kaza/JJKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin