38

4.5K 277 87
                                    

Eylül
-Şanslısın ki kendini bu canlı müzikle affettire bildin
Eun-Woo.

Eun-Woo
- Ah sevgili Eylül alt tarafı bir temizlik yaptınız .

- Eun-Woo bütün kafeyi temizlettirdin bize . (Danbi dedi bunu )

- Hadi unutalım bu konuyu .

Omuz silkip önüme döndüm güzel şarkıydı birazdan Chanyeol , Iseul ve Lu han da gelicekti . Bu gece iyi eğleniceğe benziyorduk. 

Eylül
-Bunların ne işi var ki burda .

Bunu dediğinde baktığı tarafa döndüğümüz de kapıdan giren Jimin , Jungkook ve Jimin'in sevgilisi gördük .

Eun-Woo
- Bu kim Eylül .

Eylül tam ağzını açmış bir şey söylüycekti ki aklına güzel bir şey geldiği için susmuştu . Eun-Woo'ya bakarak sırıttı bu daha çok şey gibiydi sana işim düştü Eun-Woo.

🔮🔮🔮

Artık gülmekten yerlere yatıcak hale gelmiştim . Dans müziği çalışıyordu ve bazı çiftler de bu dansa ayak uydurmuşlardı.  Bu dansa ayak uyduran kişiler arasında tabiki Eylül , Eun-Woo ve Jimin , -adı(yani sevgilisi ) da vardı.

Sürekli birbirlerine dalaşarak dans etmeye çalışıyorlardı . Ben de burda hem kafe için garsonluk yapıyor hemde onları izliyordum. Iyiki Iseul ve Chanyeol imdadıma yetişmiş ve kafe için bana yardım ediyorlardı . Chanyeol ve ben garson, Iseul ise hem kasaya bakıyor hemde bizim istediklerimizi veriyordu .

Sabah çok kalabalık olmayan bu kafe akşam bir anda coşmuştu. Çok işleyen bir kafeydi bizde bu kafede kurban seçilen kişiler oluyorduk . Aslında bu kafeye bakan insanlar vardı ama onların da bugün izin günüymüş, zaten Eun-Woo da biz varız diye bu akşam kafeyi açmıştı .

Jungkook'un siparişi üzerine onun masasına yönelmiştim. İçeceğini masaya koyduğum da kafasını telefondan kaldırıp bana sıcak bir gülümsemeyle bakmıştı . Bir kaç aydır bu gülümseye pek alışamamıştım .

Jungkook ,
- Otursana .

Bende peki anlamında kafamı sallayıp bir kenarda ki kafeye sıcaklık katan Jungkook'un bir kaç cm uzağında ki koltuğa oturdum.

- Kafeyi beğendinmi ?

- Pek benim tarzın değil dedi .

-Hımm neymiş senin tarzın .

Jungkook
- Bir kere burası çok gürültülü oluyor sessizliği tercih ederim ve daha çok aşıklara hitap edilmiş bir kafe .

Peki anlamında kafamı salladım . Oda içeceğine uzanıp bir kaç yudum aldıktan sonra ,
- Ya sen beğendinmi ?

Ben de ona dönüp ,
- Evet sıcak bir ortam . Eun-Woo iyi iş çıkarmış yani aşıklara hitapen dedim. Ve gülümsedim .

Jungkook tek kaşını kaldırarak ,
- Aşık  olduğun biri varmı peki bura sana daha güzel gelsin dedi .

Içim tam yanımda derken gerçekler peşimi bırakmazsızın asla olamaz böyle bir aşk diyordu .
- Hayır diyip kısaca kestirip attım .

Gözüme Eylül ve Jimin gelmişti çok tatlı duruyorlardı ama ikiside inatçının tekiydi aslında Jimin öyle değildi ama onun da Eylül'ün karşısında bir inadı tutuyordu .

Jungkook ,
- Biraz dolanalım mı ?

Iseul'un getirdiği bir kaç parça kıyafetlerden birini giymiştim altımda gri eşofmanım üstümde de beyaz tişört vardı . Bu yüzden üstüm müsaitti ama kafe de yoğunluk vardı .

-Bilmem kafe çok yoğun .

Bunu dediğim anda birinin önüme atlamasıyla laflarımın dinlendiğini anlamıştım .

Iseul ,
- Ah yok siz çıkın biraz dinlenmiş olursun zaten Lu han da gelmiş diyip sinsi bir şekil de sırıttı .

-Eminmisin ? 

Iseul ,
- Ah evet Danbi hadi sen git.

- Peki sweetimi alıp geliyorum .

Jungkook,
- Dışarıda bekliyorum .

Peki anlamında kafa sallayıp arka taraftan sweet ve telefonumu alıp önlüğü çıkardım . Üstüme sweetimi geçirip telefonu arka cebime koydum .

Çıkışa vardığımda Jungkook kapşonlusunu takmış elleri cebinde beni bekliyordu her haliyle yakışıklılığını koruyordu yanına gidince gülümseyip yürümeye başladık bu yolların güzel tarafı yanında arkadaşın varsa uzun ve çok insanın olmamasıydı tam yürünmelik bir alandı .

Aklıma bir şey gelmesiyle sorumu Jungkook'a yönelttim ,
- Jungkook şu günlük olayında anlatmam gereken şeyler var.

Jungkook ,
- Boşver umursamıyorum , zaten babası istediği için bulmaya çalıştım sonma oda sustu isteğini sürdürceğini sanmıştım ama sürdürmedi. .

-Iyi o zaman bende kaybetmiştim zaten Busan gezisinden sonra .

Jungkook
- Ne!

- Ah yani sorun olmadığına göre diyip gülümsedim .

Jungkook ,
- Hayır kızdığım nokta şu bendenden çalıp nasıl kaybedebilirisin.

- Hey şuna çalmak demesek.

Tek kaşını kaldırıp bana baktı bu hali o kadar tatlıydı ki . Ama ben yine kendimi savunmaya devam ettim .

- Yani ödünç aldım .

Jungkook ,
- Ödünç aldığın şeyi kaybettin .

- Bir nevi öyle olabilir .

Oda göz devirip önüne döndü , konuyu uzatmayıp sustu . Bir  5 dakika ıssız yolda sessiz bir şekilde yürümüştük. Sokaktan çıktığımda demin önceki sokağa göre daha çok ses vardı bizde bir kenar da kaldırım gibi bir yere oturduk .

Jungkook ,
- Sana söylemem gereken bir şey var .

Söyle anlamında kafa salladım.

Jungkook
-Seni seviyorum ...

Epeyidir bölüm atamıyordum ve sonunda bölüm yayınlandı .😀

Vote ve yorumlarınızı bekliyorum ❤

Kaza/JJKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin