Danbi den
Çoktan hazırlanıp çıkmıştik bile şuan daha ders zili çalmadiğı için dışarda Iseul ile ben oturyorduk Tae ise arkadaşlarıylaydi eylülde zaten yarın okul tatil olduğu için erkenden türkiyeye gitmişti Iseul ise Lu han gelene kadar hiç bir sorunu yoktu sonra anlamadığım bir şekil de eylül e soğuk davranmaya başladı
-Iseul sen dün neden eylülle Lu han a çok soğuk davrandın Lu han gelmeden öncede iyiydi niz aslında
-Hadi ya çok mu belli oldu ah noldu biliyormusun demesiyle kafama çok hızlı bir top geldi Iseul ve ben şaşırip kalmıştık topu atan yöne doğru bakınca okuldaki kendini havalı zanneden kızları görmemiz bir oldu kızlardan biri kahkahalarinin arasından konuşmayı becerebilmisti ah pardon tatlım yanlışlıkla oldu dedi yanındaki bi kız aynen yanlışlıkla dedi gülerek bende önemli değil diyip elime topu alıp kızın yanına doğru yürüdüm ve kafasına bumm topla kafasını birleştirmistim aslında bu kadar kavgacı değildim hatta okuldaki kimse umrumda olmazdı ama zaten çok birikmiş olan ben birine patlamam gerekiyordu ve şansa bu kız çıktı Bahçedeki herkes gülüyordu bende gülerek pardon yanlışlıkla oldu TATLIM dedim yanımdan Iseul da aynen yanlışlıkla dedi gülerek sınıfa doğru yol aldık zil çalmıştı bugün tek oturuyordum ve sınıfa göz gezdirdigimde junkook ve jimin de yoktu derste 15 dkk geçtikten sonra yüzü yaralı bir junkook ve jimin beklemiyordu kimse herkes şaşkın şaşkın onlara bakıyorlar di hocada şaşırmış ti hocayla konuştuktan sonra yerlerine gectiler derste o kadar çok konuştular ki hoca müdahale etti galiba yüzlerinin bu hale gelme nedeniydi . Hoca ;
-Junkook çabuk Danbi nin yanına geç diyince gözlerim fal taşı gibi açıldı junkook efendim geçmesem demesiyle hoca hemen dedi ve junkook sinirli bir şekilde yerinden kalkıp yanıma geldi ona ister istemez kaçamak bakışlar atıyordum
-Bakmayı kes Danbi seni ilgilendirmez dedi . Bende
-Ha-ha-yir sana bakmıyorum diyip önüme döndüm ve junkookta ağzının içinden bir şeyler geveledi ama duymamistim ders bedendi teneffüsumuzu yaptıktan sonra spor salonuna indik bura bana harika bi animi hatırlatıyordu cidden .Junkook basketbolcuydu ve aynı zamanda en iyi oynadığı için takım kaptanıydi. Spor hocası :
-Junkook benim bir işim çıktı o yüzden sınıf sana emanet bugün onların spor hocası sensin çalıştır bakalım dedi junkook kabul ettikten sonra spor hocamız gitti . Junkook öne çıkıp bakalım kimden başlasak diye sınıfa göz gezdiriyordu bende onunla beraber kişilere bakıyordum ki junkook un sesini duydum
-Danbi sen diyip beni yanına çağırdı bende Şaşkınca benmi dedim o da senden başka Danbi mi var sınıfta diyince kurtuluş yoktu kesin beni çağırıyor du yanına gidip ne yapıcam dedim senin üzerinde hareketleri deniycez dedi bende sinirle
-ben deney küpümüyüm dedim o da evet diyince kaldım siniftaki lerde gülmüştü junkook sessizliği sağlayıp bana hemen yere yat diye bağırdı ne diyince hemen dedi bende yattım şimdi şınav çekiyoruz başla dedi ve saymaya başladı ama 3 dediki zaten yapamayan ben yere yığıldım siniftaki ler eğleniyor du tabi ordan izlemesi keyifliydi bir müddet şınav çektirdi ve sonra 5 tur koşmam için emir verdi tamamlamıştım ki beyfendi beğenmedim yeniden kos dedi siniftaki ler artık gülmüyor haykırıyorlardı ona ölümcül bakışlar atıp yeniden koşmaya başladım spor hocası junkook ne derse onu yapıcaksınız diye emir vermeseydi kesinlikle yapmazdim tabiki sonra bir 5 tur daha bitince mekik dedi bide onu çekmek zorunda kaldım şimdi de benimle basket maçı yapıcaksin dedi bende ne diye bağırdım oda basket topunu bana atıp başla dedi ve sınıftakiler izleme yerlerine gectiler top benden başlamıştı ama junkook anında topu benden almıştı şimdi ise onun peşinden kosuyordum artık bitik haldeydim tam junkook a yetişmiş alicaktim ki çelme taktığında düşmüştüm ve bilegim çok acıyordu bu çocuk benim kaza geçirdiğimi unuttu desem her an hatırlatıyordu gözümden 1 yaş damlası düşmüştü hayır junkookun karşısında ağlayamazdim asla olmazdı ama en ufak bi canım yansa , gözümden bir yaş damlası aksa o günü hatırlıyordum artık kendimi tutamadım ve bağıra bağıra ağlıyordum junkook bana yaklaştı
-Canını bu kadar yakmadim ne diye bu kadar çok ağlıyorsun diyince birine sarılma ihtiyacı duydum birinin omuzlarında ağlamak daha çok sakinlestire bilirdi belki diyip junkooku yanıma çekip omuzlarında ağlamaya başladım o kadar çok ağlıyordum ki omuzuma bana ait olmayan bir yaş damlası düştü Bu Jungkook'a aitti o nie ağlıyordu ki ama hemen kendini toparladı ve ondan sonra omzuma yaş damlası düşmedi junkooktan ayrıldığımda ise jimin beni kollarimdan tutup kaldırdı soyunma odasına götürdü beni oturtup elime ise peçete verdi soyunma odasına olduğumuz için kimse gelmedi benim de ağlamam biraz olsun sakinlesmisti. Jimin ;
-Canın çok mu acıdı
-Hayır
-Anladım ama nie o kadar çok ağladın
-Sınıfa duygu sömürüsü yapıyım da bana daha dalaşmasınlar diye iyi taktikti dimi diyip son göz yaşımida sildim
-Iyi taktikti ama spor salonunda ağlaman değil burada bu yalanları söylemen
-Hayır doğrular bunlar
-Seni tanıyorum yapmazsin böyle bir şey hatta okulda kimsenin karşısında ağlamamak için de diretirsin kimsenin sana acımasını istemezsin
-Daha bir kaç gündür tanıdığın insanlar için bunu söylemen çok saçma
-Hayır seni tanıyorum siz junkook la küçükken, ağlamamak için hep diretirmissin sonrada junkookun omzunda aglarmissin
-Yine oldu işte junkookun omzunda ağladım ama bu sefer herkes ordaydi
-Junkook böyle biri değil kaza onu çok kötü yapti diyince konu degistirmek için ilk aklıma gelen şeyi söyledim
-Eylülden hoşlanıyor musun afallamıştı
-Ne yani Hayır yok yok yani evet ah bilmem neden konuyu değiştirdin
-Eğer çapkınlıklarını eylülun üstünde deniyceksen hiç uğraşma eylül öyle bir kız değil
-Asla yapmam ama sana bir şey sorucam eylül dün nie okula gelmedi hastamiydi
-Bir şartla cevaplarım
-Neymiş o
-Dün nie yüzünüz dağınık bir şekilde geldiniz
-Sen kimseye demezsin herhalde kafa salladım ve anlatmaya başladı biz dün okula gelirken 4 çocuk ta karşıdan geliyordu laf attı şu sürtük jisoo nun sevgilisi değilmi diye aslında hiç junkook a böyle bir şey demeye cesaret edemezlerdi galiba 4 e 2 olunca bi cesaret geldi ama yine dövülen taraf onlar oldular bizim ise ufak yaralar sonra çocuk junkook hala o kızın yüzünü bilmiyorsun dediler . Yutkundum;
-Neden o kızın sürtük olduğunu söylemişler ki herkes junkook la jisoo nun büyük aşkını bilir diyip göz devirdim
-Bilmiyorum galiba jisoo ölmüş ken bile iftira attılar evet sen anlat eylül nie gelmedi dün
-Yah annesi ve babası boşandığı için Türkiye annesinin yanına gitmesi gerekiyor annesiyle araları çok iyi yani sık sık gider yaz tatilleri öbür tatiler de hep ordadir
-Hımm tamam hasta değilmiş ya rahatladım demesiyle junkook sertçe kapıyı açtı ...
Bir bölüm sonu daha beğendiysen vote ve yorumlarını bekliyorum ❤
Sıkılan okuyucularımında bu bölüm sayesinde canları sıkılması geçmiştir inşallah 😂❤
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaza/JJK
Fanfictionİnsanları bilerek sebep olmadıkları şeylere karşı suçlayıp yargılar mısınız? Ben böyle bir kişi tanıyorum işte aşık olduğum adam Jeon Jungkook... Ben onun düşmemesi için uğraşırken bana çelme takmakla meşguldü👎 (Kitapta fazla yazım yanlışı var yaz...