Yavaş yavaş gözlerimi araladığımda perdeyi bile geçip odamı aydınlatan sabahın ışığıyla gözlerimi kısmıştım.
Ah evet bugün herhangi bir davam veya vakam olmadığı için gülümseyip gözlerimi geri yumdum.
Aklıma gelen şeyle gözlerimi hemen açtım. Nasıl geri uyuyabilirdim. Hemen kalkıp havaalanına gitmeliydim. Bir haftanın sonunda Jungkook iş için gittiği yurtdışından geliyordu.
Yüzümdeki sırıtmama engel olamayıp yataktan kalktım. Üstüme giyeceğim giysilerimi alıp banyoda bütün işlerimi hallettiğimde masanın üstündeki telefonumu alıp merdivenlerden hızla indim. Kahvaltı yapan aileme el sallayıp bir şey demelerini beklemeden kapının önüne koştum.
Üstüme uygun ayakkabılarımı giymeye çalışırken anannem de koşarak yanıma gelmişti.
Anannem
- Ah kızım sakin ol Jungkook kaçmıyor.Sonunda ayakkabılarımı giydiğimde ananneme sulu bir öpücük kondurup geri çekildim.
-Hayır ananne koşarak yanına ulaşmam lazım. Bir bakarsın yakışıklı sevgilimi uçaktan iner inmez kaçırırlar !
Güldüğümde anannem göz devirip ağzıma bir kaç şey tıkıştırdı.
Yine aynı hızla dışarı çıkıp anahtardaki tuşa bakış arabamın açılma sesiyle arabaya bindim sırt çantamı yan koltuğa atıp yola konsantre oldum.
Uçak birazdan Seoul da inmiş olucaktı. Sonunda vardığımda içeri uçaktan inenleri beklemeye başladım. Uçak inmişti fakat Jungkook'u göremiyordum. Etrafıma baktığımda hiçbir yerde olmaması yüzümü düşürmüştü geleceğimden haberi yoktu o yanıma gelicekti. Ben ise süpriz yapıp buraya gelmiştim.
Arkamdan uzun kolların belimi sarmasıyla endişe geçmiş mutluluğa yerini vermişti. Jungkook'un sesini duyduğumda daha çok sırıttım.
Jungkook
- Benim sevgilim sevgilisini bekleyemeyip karşılamaya mı gelmiş ?- Olabilir...
Ellerinden kurtulup ona döndüğümde yüzünü görmemle parmak uçlarıma uzanıp dudaklarını dudaklarımla buluşturdum. Bir hafta ikimiz içinde ne kadar uzun gelmişti işlerim olmasaydı bende onunla gidicektim fakat işler...
Sonunda dudaklarımızı ayırıp anlımızı birbirine yasladık.
- Seni çok özledim sevgilim.
Jungkook'un dudağının ucu kıvrıldığında hayatım boyunca duymak istediğim cümleyi de duymuştum.
Jungkook
- Seni seviyorum sevgilim.Birbirimize sarıldığımızda arkasında duran kişiyi görmemle ayrılıp ona yönelmiştim. Jimin de gülümseyip kollarını bana sardı bende ona sardığımda gülümseyip ayrıldım.
- Ah Jimin sonunda gelebildin!
Jimin mahçupça gülümseyip elindeki telefona endişeyle baktı arkadan Jungkook'un sesi geldiğinde ona döndüm.
Jungkook
- Sakın Jimin daha on dakika önce aradın !Jimin endişeyle telefonuna bakıp sonun da omuz silkip yine telefonunu kulağına götürdü. Bu hareketine karşı Jungkook'la göz devirmiştik.
Eylül'ün hamile olmasından dolayı her dakika aramasından artık biz bile bunalmıştık hatta bir kere Eylül'e ulaşamayıp ben davadayken telefonumu ısrarla aramasından dolayı ben bile endişelenip açmıştım. Eylül'ün açmama nedeni ise uyuya kalmasıymış.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaza/JJK
Fanfictionİnsanları bilerek sebep olmadıkları şeylere karşı suçlayıp yargılar mısınız? Ben böyle bir kişi tanıyorum işte aşık olduğum adam Jeon Jungkook... Ben onun düşmemesi için uğraşırken bana çelme takmakla meşguldü👎 (Kitapta fazla yazım yanlışı var yaz...